İsveç’in başkenti Stockholm’de dün akşam saatlerinde parlamento binası önünde IŞİD çetelerini protesto etmek için düzenlenen gösteride konuşmalar yapan İsveç, Türkiye ve Kürdistanlı politikacı ve aydınlar, Kobani’de yaşayan Kürt Halkının bir soykırım tehditi ile karşı karşıya bulunduğunu belirterek Birleşmiş Milletler ve uluslararası kuruluşlara müdahale, Türk devletine de IŞİD’a verdiği desteği kesmesi ve sınırlarını Kürtlere açması çağrısında bulundular.

Bir grup Kürt aydınının çağrısıyla düzenlenen, sunuculuğunu Gazeteci-Yazar Kurdo Baksi’nin yaptığı gösterinin ilk konuşmacısı Avrupa Birliği ve Demokrasi Bakanı Birgitta Olhsson, Kürt Halkının bir soykırım riski ile karşı karşıya bulunduğunu belirterek AKP Hükümeti’ne sert eleştiriler yöneltti.

KÜRT HALKI SOYKIRIM RİSKİYLE KARŞI KARŞIYA

Konuşmasına Saddam rejiminin El Anfal ve Halepçe’de yaptığı soykırımının sonsuza kadar tarihin sayfalarında kara bir leke olarak geçmeye devam edeceğini söyleyerek başlayan Ohlsson, Kürt halkının yeni bir soykırım riski ile karşı karşıya kaldığına dikkat çekti.

“Türkiye’den kaçan insanlara sınırlarını açmasını talep ediyoruz. Türkiye terör örgütü IŞİD’a karşı verilen mücadele içinde yer almalı ve IŞİD’dan kaçanlara her türlü yardımı yapmalı. Türkiye’nin böylesi bir durumda sınırlarını kapatması süren soykırımına destek vermektir”  diyen Ohlsson, IŞİD çetelerinin yalnızca şiddet kullanılarak durdurulabileceğini ve bundan dolayı Güney Kürdistan’a yapılan silah yardımların sürdürülmesi gerektiğini ifade etti.

IŞİD ANCAK ŞİDDET KULLANILARAK DURDURULABİLİR

Türkiye’nin IŞİD’a karşı verilen mücadele içinde yer alması gerektiğini söyleyen Ohlsson, IŞİD’ın tek dilden, şiddetten anladığını  ve bu nedenle de şiddet kullanılarak durdurulabileceğine vurgu yaptı. Avrupa Birliği ülkelerinin Kürdistan’a yaptıkları silah yardımlarının kendisini mutlu ettiğini ve İsveç’in de aynı şekilde davranmasını istediğini belirten Bakan, bu silahlar sayesinde Güney Kürdistan’da Kürtlerin IŞİD’ın saldırılarını engellediğini ifade etti.

ABD’nin Suriye ve Irak’taki IŞİD çetelerine yönelik bombalamalarının yetersiz olduğunu, Avrupa Birliği ve İsveç’in de harekete geçmesini, yasalarda değişiklik yapılarak IŞİD ve benzeri terör örgütlerinin safklarına katılanların cezalandırılmaları için yasalarda değişiklik yapılmasını istediklerini söyleyen Ohlsson, konuşmasını ‘Biji Kürdistan’ diyerek sonlandırdı.

IŞİD’IN KATLİAMLARINI DURDURMAK İÇİN HAREKETE GEÇİN

“Biz burada dururken orada IŞİD çeteleri insanların boğazlarını kesiyor. IŞİD terör eylemlerini sürdürüyor insanlar arasında korku ve dehşet yayıyor” diyerek konuşmasına başlayan Sosyal Demokrat İşçi Partisi Milletvekili ve Stockholm İl Başkanı Veronica Palm, IŞİD’ın katliamlarının durdurulması için dış dünyaya harekete geçmesi çağrısında bulundu.

İnsanların katledilme sıralarının kendilerine geleceği, kaçırılacakları, tecavüze uğrayacakları, boğazlarının kesileceği  kaygı ve korkusuyla yaşadıklarını hatırlatan Palm, IŞİD’ın ideolojik ve köktenci bir terör örgütü olduğunu ve durdurulması çin dik durulması ve mücadele edilmesi gerektiğini söyledi.

IŞİD ÇETELERİ DURDURULANA KADAR MEYDANLARDA OLALIM

Palm, devam eden soykırımı durdurma görevinin tüm dış dünyaya düştüğünü, ABD’nin bombalamalarının olumlu bulmasına rağmen yetersiz bulduğunu belirterek “Birleşmiş Milletler müdahalede bulunulması yönünde somut bir karar almalı ve IŞİD’ı durdurmak için müdahale etmelidir. Bu sorumluluk tüm dünyanın, Birleşmiş Milletler ve Türkiye’nin, Avrupa Birliği ve İsveç’in omuzlarındadır ve bu meydanda toplanan bizlere de büyük sorumluklar düşüyor” şeklinde konuştu. IŞİD çeteleri durdurulana ve soykırım tehlikesi ortadan kalkıncaya kadar meydan ve sokaklara çıkmanın gerekliliğine vurgu yaptı.

DÜNYANIN IŞİD’I DURDURMAMASI UTANÇ VERİCİ

Çevre Parti Yeşiller Milletvekili Matts Pertoft, dünyanın IŞİD terörünü durdurmamasının utanç verici olduğunu belirtti ve  IŞİD’ın durdurulması için İsveç Hükümeti’ne de büyük sorumluluklar düştüğünü ifade etti.

İsveç’te yaşayan Suriye ve Irak’tan gelen Kürdistanlıların İsveç toplumunun bileşenleri olduklarını ve bunun İsveç  Hükümeti ve İsveç toplumuna  sorumluluklar yüklediğini belirten Pertoft, “Oralarda etnik ve dini temizlik devam ederken biz burada olanları seyredemeyiz. İsveç harekete geçmeli, herşeyden önce de Birleşmiş Milletler harekete geçmeli” şeklinde konuştu.

Pertoft, ABD’nin bombalamalarının bölge halkına nefes aldırmakla beraber yetersiz kaldığı değerlendirmesini yaptı ve Birleşmiş Milletler’in müdahale etme kararı almasını ve IŞİD’ı dururmasını istedi.

IŞİD KOBANİ’DEKİ DEMOKRATİK SİSTEMİ TASFİYE ETMEK İSTİYOR

İsveç Demokratik Kürt Toplum Merkezi Dış İlişkiler sorumlusu Eda Düzgün, 15 Eylül gününden bu yana IŞİD çetelerinin Musul’dan Irak ordusundan ele geçirdiği ağır silahlarla Kobani’ye yönelik saldırılarını yoğunlaştırdıklarını söyledi.

Kobani değişik etnik köken ve dini inançlardan halkların demokratik sistemi birlikte inşa ettikleri bir kanton olduğunu için IŞİD çetelerinin halkların demokratik sistemini tasfiye etmek  amacıyla Kobani’yi hedeflediklerini, ancak YPG ve YPJ’nin IŞİD’ın saldırılarına karşı kahramanca bir direniş gösterdiklerini ifade etti.

Kobani’nin barış, özgürlük ve insan haklarının sembolü olduğunu söyleyen Düzgün, Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve  İsveç Hükümeti’ne sessizliğini bozması, Kürtlere yönelik vahşice saldırılara karşı Kobani’yi savunmaları, olası bir soykırımını engellemeleri için ekonomik ve siyasal önlemler almaları çağrısında bulundu.

IŞİD KOBANİ’DE SOYKIRIM YAPMAYA HAZIRLANIYOR

Rojavalı olan soykırım karşıtı insan hakları örgütü Kurdocide Watch CHAK Başkanı Azad Heydari, IŞİD çetelerinin Şengal’de Ezidilerden sonra Rojava’daki Kürtleri hedef aldıklarını ve Kobani’de namaz kılmak istediklerini söylediklerini ve bunun yeni bir soykırım anlamına geldiğini dile getirdi.

Kobani Halkının trajik bir soykırım riskiyle karşı karşıya olduğuna dikkat çeken Heydari, IŞİD çetelerinin gelişkin ağır silahlarla Kobani’nin 11 kilometre uzağında olduklarını olduklarını, Katar ve Suudi Arabistan gibi ülkelerin Rojava’da Kürtlerin statülerinin kabul edilmemesi karşılığında ABD’nin oluşturduğu koalisyona katıldıklarını ve Kürtlere silah verilmesine karşı çıktıklarını belirterek şunları söyledi.

IŞİD’DAN KORKMUYORUZ..SADECE DESTEĞE İHTİYACIMIZ VAR

“Çaresiziz. YPG ve YPJ’deki genç kadın ve erkekler Kobani’yi savunuyor. IŞİD’den korkmuyoruz. Biz Rojava’yı 3 yıldır savunuyoruz. Serekaniye’den IŞİD ve El Kaide çetelerini söküp atan ilk güç YPG’dir. bunu tekrar yapacağız. Bunun için sadece desteğe ihtiyacımız var.”

YPG,PJAK,  PKK, PYD ve Kürdistan bayrakları ve IŞİD’ı lanetleyen pankratların taşındığı gösteride Kürt ve Türk yazar, sanatçı ve doktorlar, IŞİD’ı teşhir eden ve Kürtlere destek verilmesini talep eden içerikli konuşmalar yaptılar. Sanatçı Sidar Yiğit de Kobani türküsünü okudu.

720 bin tirajlı Expressen Gazetesi gösteriyi naklen yayınlarken, aralarında İsveç’in en büyük televizyon kanalı Tv 4’nın da bulunduğu çok sayıda televizyon  kanalının çekim yaptığı gözlendi.