Tutsak Akdoğan: Elinizden geleni yapın

Osmaniye Cezaevinde açlık grevinde olan Abdüsselam Akdoğan, "İlk grupta yer alan arkadaşlarımızın durumu git gide kötüye gidiyor. Elinizden ne geliyorsa yapın, durmayın" dedi.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a dönük tecride karşı açlık grevini sürdüren DTK Eşbaşkanı Leyla Güven'in eylemi 199’uncu gününe ulaşırken, ölüm orucuna başlayan tutsakların eylemi de 25’inci gününe girdi.

ÖNCE MEMLEKETİNDEN, SONRA DA AİLESİNDEN AYRILMAK ZORUNDA KALDI

Osmaniye Cezaevinde 1 Mart’tan bu yana açlık grevinde olanlardan biri de Abdüsselam Akdoğan (25). 30 yıl evvel Mardin’in Nusaybin ilçesine bağlı olan köylerinin devlet tarafından yakılıp, yıkılmasının ardından soluğu Adana’da alan Akdoğan Ailesi, köylerinde bulundukları son dönemde işkencenin de her tipi ile tanıştı. 8 çocuklu bir ailenin 2. çocuğu olan Akdoğan, ilkokul 3’üncü sınıfa kadar okula gitti. Daha sonra maddi sıkıntılar nedeni ile okulu bırakan Akdoğan, için daha 10 yaşında iken tekstil yolları görünür. Üstelik Adana’da da değil. Babaannesi tarafından henüz 10 yaşında iken alınıp İzmir Kadifekale’de bulunan dayılarının yanına gönderilen Akdoğan, burada 4 yıl çalıştıktan sonra Adana’ya ailesinin yanına döndü.

Adana’da bir tekstil atölyesi açan Akdoğan, kardeşi ile beraber burayı işletmeye başladı. İlk geldiği zamanlara göre kendilerini oldukça toparlayan Akdoğan, 20’li yaşlarından itibaren de kendini gençlik çalışmalarına vermeye başlar. Zaman içerisinde neredeyse tüm vaktini gençlik çalışmalarına veren Akdoğan, tekstil işlerini de tamamen kardeşine devreder. Kısa bir süre sonra da evden ayrılan Akdoğan, Kürt mücadelesi içerisinde tamamen yer edinir artık.

‘SIRA SİZDE; DURMAYIN!'

Akdoğan evden ayrıldıktan 2 yıl sonra ailesi gelen bir telefon ile oğullarının tutuklandığını ve mahkemeye çıkarılacağını öğrenir. Kürkçüler Cezaevinde birkaç ay yattıktan sonra adli kontrol şartı ile serbest bırakılan Akdoğan, daha sonra İstanbul’da yeniden tutuklanarak Silivri Kapalı Cezaevine konuldu. 3 yıldır tutuklu bulunan Akdoğan için mahkeme 15 yıl ceza verdi. Daha sonra temyize giden dosyası 10 yıla düşen Akdoğan, 140 gündür açlık grevinde. Geçtiğimiz Nisan ayında oğullarının ziyaretine giden aileye, 13 kilo verdiğini ve midesinde ülser olduğunu söyleyen Akdoğan, “Durumumuz çok da iyi değil, ben yine idare ederim ama ilk grupta yer alan arkadaşlarımızın durumu git gide kötüye gidiyor. Anne siz elinizden ne geliyorsa yapın, durmayın. Elimizden geleni biz yaptık, sıra sizde” dedi.

ANNE AKDOĞAN: GURUR DUYUYOR, SAHİPLENİYORUZ

Kanının son damlasına kadar oğlunun ve onun değerlerinin arkasında olduğunu dile getiren Anne Hamidiye Akdoğan, şunları söyledi:

“Oğlum, eğer tecrit kalkmaz ise ölüm orucuna da dahil olacağını söyledi. Hükümet buna da sessiz kalırsa sadece benim oğlumla da kalmaz, tüm cezaevlerine yayılacak bu ölüm oruçları da. Onlar başlarsa biz anneler de başlarız. Ben oğlum ile gurur duyuyorum. Eylemini sonuna kadar destekliyor, dışarıdaki sesi olacağımı da açıkça söylüyorum. İsterlerse yerlerde sürüklesinler, isterlerse oğlum gibi beni de düşüncelerimden, Kürtlüğümden dolayı tutuklasınlar."