Üniversite öğrencileri Kobanê direnişi için sınırda tutulan nöbet eylemlerine katıldı. Çeşitli üniversitelerden gelen öğrenciler, Türkiye halklarına savaşın yüzünü görmeleri ve Kobanê’ye sessiz kalmayarak sınıra akmaları için çağrıda bulundu.

DAİŞ çetelerinin 35 gündür Kobanê’ye yönelik sürdürdüğü saldırılara karşı YPG ve YPJ güçlerinin görkemli direnişi devam ederken, Suruç sınır hattında bulunan Mehser ve Miseynter köylerine taşınan nöbet eylemleri de sürüyor. Türkiye ve bölge kentlerinin çeşitli üniversitelerinden gelen öğrenciler, hâlâ katliam tehdidi altında olan Kobanê’ye destek için nöbet eylemlerine katıldı.

‘YARDIM KORİDORU BİR AN ÖNCE AÇILMALI’

DAİŞ çetelerinin Kobanê’ye yönelik saldırılarına karşı Kobanê’deki direnişe destek vermek amacıyla Hakkari’den Miseynter Köyü’ne gelerek nöbet eylemine katılan Hakkari Üniversitesi öğrencisi Mazlum Mek, buradaki gözlemlerini, “Türk devletinin IŞİD’e gözle görülür yardımları var. Burada Kobanêli ailelerle konuşuyoruz, hepsi evlerine dönmek istiyor. Bir küçük çocukla konuştuk, ‘Bizi Kobanê’ye götürün’ dedi. Kobanê şuan gerçekten zor durumda” diye özetledi.

Katliam tehdidi altında olan Kobanê’ye yönelik sessiz kalınmaması gerektiğini vurgulayan Mek, “Herkes buraya gelerek Kobanê’deki durumu görmeli ve Kobanê’nin özgürleşmesi için elinden geleni yapmalıdır. İçinde insanlık adına bir şey olan herkes buraya gelerek Kobanê’ye destek vermelidir” diyerek, Türkiye halklarına sınıra akmaları noktasında çağrıda bulundu. YPG ve YPJ güçlerinin Kobanê’nin özgürleşmesi için verdiği görkemli direnişe dikkat çeken Mek, Kobanê’ye yardımların ulaşması için insani yardım koridorunun biran önce açılması gerektiğini vurguladı.

KOBANÊ’DE YAZILMAKTA OLAN DİRENİŞE TANIKLIK EDİYORLAR

Hakkari Üniversitesi Siyasal Bilimler öğrencisi Mahsum Sezgin, sınır hattında bulunan Miseynter Köyü’ne gelme sebebini, “Bu topraklardaki direniş ve özgürlük kokusunu doyasıya içime çekerek, Kobanê’deki direnişe destek olmak ve Kobanê’de yazılmakta olan destana burada tanıklık edip gelecek kuşaklara aktarmak için buradayım” diye açıkladı. Miseynter’e gelmeden önce Kobanê direnişini medya üzerinden takip ettiklerini ancak şimdi Kobanê direnişine tanıklık ettiğini söyleyen Sezgin, YPG ve YPJ güçlerinin direnişi ile Kobanê’nin özgürleşeceğini ifade etti. Sezgin, “Kobanê asla ne IŞİD’e ne de yandaşlarına yenilmeyecek” dedi. “Kobanê sadece Kürtlerin değil ezilen tüm halkların kurtuluşu olacak” diyen Sezgin, başta Kürt halkı olmak üzere Türkiye halklarına, “Kobanê’ye sessiz kalmayın. Daha ne zamana kadar zulme sessiz kalacağız? Yılanın biz sokmasını beklemek yerine yılanın başını kaldırmasına izin vermeden yok etmek gerekiyor” diyerek seslendi.

‘ROJAVA DEVRİMİNİN BAŞARIYA ULAŞMASI İÇİN BURADA KALACAĞIZ’

Antep Üniversitesi’nden Hakim Peker ise, DAİŞ çetelerinin stratejik bir öneme sahip olan Kobanê’ye yönelik saldırılarının amacının Rojava devrimini tasfiye etmek olduğuna işaret ederek, “Başta Türkiye olmak üzere dünya Rojava devrimini boğmaya çalışıyor. Biz Rojava devrimini sahiplenmek, Kobanê direnişine destek vermek için buradayız. Rojava devriminin başarıya ulaşması için Kobanê özgürleşinceye kadar burada kalacağız” diye konuştu. Peker,  halkları Kobanê’yi sahiplenmek için sınıra akmaya çağırdı.

Kobanê sınırından savaşın yüzünü görmek, buradaki yaşamı anlamak ve Kobanêli çocukların psikolojisini anlamak için sınır hattında bulunan Antep’den Suruç’un Miseynter Köyü’ne geldiklerini belirten Mehmet Demir adlı öğrenci de, burada Kobanêli çocuklarla oyunlar oynayarak onların içinde bulundukları savaş psikolojisinden uzaklaşmaları sağlamaya çalıştıklarını söyledi.