Van’da (Wan) Barış ve Demokrasi Partisi (BDP), Kürtlerin Mayıs ayında hayatını kaybedenleri andığı 18 Mayıs vesilesiyle kitlesel yürüyüş düzenledi. Yürüyüşte konuşan BDP Van İl Eşbaşkanı Musa İtah, hükümeti barış sürecinde anti demokratik uygulamalara son vermeye çağırdı.

Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) tarafından 18 Mayıs “Şehitler Günü” dolayısıyla yapılan yürüyüşe BDP Van Milletvekili Nazmi Gür, BDP'li Van Belediye Başkanı Bekir Kaya, BDP Van İl Eşbaşkanları Musa İtah, Figen Yaşar, BDP PM Üyesi İhsan Coşkun, STÖ temsilcileri, Barış Anaları İnisiyatifi ve vatandaşlar katıldı.

Yürüyüş esnasında Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile Amed zindanlarında yaşamını yitiren Kemal Pir, Mazlum Doğan ve 1977 yılında Antep'te (Dîlok) öldürülen Haki Karer’in posterleri taşındı. 9 Ocak günü Paris’te katledilen üç kadın devrimciden biri olan Sakine Cansız’ın posterleri de yer aldığı yürüyüşte,  "Devrim şehitleri ölümsüzdür", "Uyuşturucuya ve fuhuşa son", "Şehitlerin yolunda yürüyoruz" ve  " Hesap soracağız" yazılı pankartları ile PKK bayrakları açıldı.

Sebze halinde toplanıp Beşyol kavşağına kadar yürümek isteyen kitleye polis “Taşkınlık olacak” gerekçesiyle izin vermeyince BDP'lilerle polisler arasında uzun süren görüşmeler yapıldı. Görüşmelerin sonucunda kitlenin Nuda Kültür Merkezi'ne kadar yürümesine karar verildi. Ardından "Biji Serok Apo" sloganları atan grup Sebze halinden Hacıbekir Mahallesi'nde bulunan Nuda Kültür Merkezi önüne kadar yürüdü.

"KÜRT HALKI TARİHİ BİR SÜREÇTEN GEÇMEKTEDİR"

Burada yapılan basın açıklamasını BDP Van İleşbaşkanı Musa İtah okudu. Kürdistan, Türkiye ve tüm Ortadoğu’yu ilgilendirecek siyasi ve askeri gelişmelerin yaşandığını belirten İtah, şöyle konuştu:  "Bu yaşanan gelişmelerde hiç şüphesiz Kürtler önemli bir etkendir. Kürt halkı olarak tarihi bir süreçten geçtiğimiz tartışmasızdır. Bu tarihi sürecin mimarının Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan olduğu herkes tarafından bilinmektedir. Kürt halkı olarak bizim her zamankinden daha çok bir ulusal birliğe ihtiyacımız olduğumuz bilinmelidir. Bizim bu süreçte bütün bireysel iç tartışmalarımızı bir kenara bırakıp Kürt Halk Önderliğinin başlatmış olduğu Demokratik Kurtuluş hamlesi etrafında kenetlenmeliyiz. Kürt Halk Önderinin demokratik siyasetin önünü açmak için gerilla güçlerinin sınır dışına çekmesi herkes tarafından iyi okunmalıdır. Özellikle de Türkiye hükümeti ve devleti olmak üzere bütün egemen güçlerin bunu iyi okuması gerekir. Çünkü bu güçler süreci yeterince anlamamakta ve gereken önemi göstermektedir. Bunun kanıtı olarak devletin başlatmış olduğu askeri hareketlilikler ve koruculuğun lağvedilmesi yerine yaygınlaştırılması, cezaevlerinde baskıların artırılması gibi daha bir anti demokratik uygulamaları gösterebiliriz. Oysa başlatılan geri çekilme  ya 
da demokrasi yürüyüşü küçümsenemez derecede tarihi önem arzetmektedir. Ülkemizin ve bölgemizin barışçıl ve demokratik geleceği için yeni bir dönemin kapısını aralamaktadır."

"DEVLET SAYIN ÖCALAN'IN TARİHİ ÇAĞRISINA UYMALI"

İtah konuşmasını şöyle sürdürdü : "Buradan devlete çağrımız şudur; Kürt Halk Önderi'nin tarihi çağrısına uygun olarak hareket edip anti demokratik uygulamalarına son verip bu sürecin ruhuna denk demokratikleşme adımlarını atmalıdır. Başta kadın ve gençlik olmak üzere bütün halkımız ve demokratik kitle örgütleri her zamankinden daha güçlü bir şekilde demokrasi ve barış taleplerini dile getirmelidir. Ayrıca Mayıs ayında şehit düşen Haki Karer şahsında tüm Kürdistan şehitlerini de minnetle anıyoruz." Açıklamanın ardından grup dağıldı.