Van'daki ölüm orucu 65. gününde!

Van’da  bir araya gelen sivil toplum örgütleri, Van F Tipi cezaevinde 65. gününe giren ölüm orucuna dikkat çekerek duyarlılık çağrısında bulundu.

Van Barosu, TUHAY-DER, İHD Van Şubesi, Hakkari Tabipler Odası, Türkiye İnsan Hakları Vakfı Van Temsilciliği ve Özgür Hukukçular Platformu, ortak bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıda, Van F Tipi Cezaevinde yaşanan baskıları protesto etmek amacıyla 17 Ağustos'tan bu yana ölüm orucu eylemini sürdüren siyasi tutsaklar Kadir Karabak ve Esat Naci Yıldırım’ın taleplerine ve sağlık durumuna ilişkin yaşanan süreç konusunda kamuoyu bilgilendirildi.

'EN ÇOK İHLALİN YAŞANDIĞI YERLER CEZAEVLERİ'

Van Barosunda yapılan toplantıda konuşan Van Barosu Başkanı Zülküf Uçar, OHAL ve devamındaki süreç içerisinde toplumsal baskı ve sindirme politikalarının her alanda varlığını sürdürdüğünü kaydetti. Her ne kadar OHAL’in sonlandırdığı açıklansa da bunun uygulamada bir karşılığının olmadığını ifade eden Uçar, OHAL ve devamında hak ihlallerinin en çok yaşandığı ve halen ihlallerin sürdüğü en büyük toplumsal alanın cezaevleri olduğunu söyledi. Uçar, "Tutuklu ve hükümlülere yönelik hak ihlalleri giderek artan bir hal almıştır. Yayımlanan raporlar, yapılan tespitler ve basına yansıyan olaylardan anlaşılacağı üzere ceza infaz kurumları tutuklu ve hükümlüler için insani koşullardan uzak alanlar haline getirilmiş, insan onuruyla bağdaşmayan uygulamalara sahne olmaktadır. Bunun son örneği Van F Tipi Ceza İnfaz Kurumunda yaşanmaktadır" diye konuştu.

ÖLÜM ORUCU 65. GÜNÜNE GİRDİ

Uçar, şunları dile getirdi:

"Van F Tipi Ceza İnfaz Kurumu, son olarak tutuklu ve hükümlülerin tutulduğu hücre ve koğuşlarda yer alan, avlu diye tabir edilen havalandırma alanlarının tel örgü ile kapatılmasıyla dikkatleri üzerine çekmiştir. Tutuklu ve hükümlülerin ceza infaz kurumu koşullarında açık havaya erişebildiği tek alan olan havalandırma bölümlerinin bu şekilde kapatılması hak ihlallerinin eriştiği boyutu gözler önüne sermektedir. Bu noktada yaşanan baskı, şiddet ve hak ihlallerini protesto etmek amacıyla tutuklu/hükümlü Kadir Karabak ve Esat Naci Yıldırım 17 Ağustos 2018 tarihinde ölüm orucuna başladıklarını deklare etmişlerdir. Konuya ilişkin olarak Van Barosu ve Özgürlükçü Hukukçular Platformu tarafından ayrı ayrı raporlar hazırlanmıştır.”

ÖLÜM ORUCU SIRASINDA TUTSAKLARA YEMEK ANKETİ!

Uçar, Kadir Karabak ve Esat Naci Yıldırım’ın, avukatları vasıtasıyla yapılan görüşmelerde, ölüm orucuna başladıkları günden itibaren ceza infaz kurumunda tecride alındıklarını aktardığını da belirtti. Yine tutsakların sivil toplum kuruluşlarına gönderdikleri mektuplara cezaevi yönetimince el konulduğu, her gün koğuşlara baskın yapıldığını belirten Uçar, "65. gününe girecek olan ölüm orucundaki hükümlülere yönelik ceza infaz kurumu personelinin de tutumu gayriinsanidir. Öyle ki bu süreçte yemek anketi adı altında ceza infaz kurumu personelleri tarafından, hükümlü ve tutuklulara 'Sizce ceza infaz kurumunda hangi yemekler pişirilmeli' gibi anketler yaptırılmıştır" şeklinde konuştu.

EYLEMCİLERİN TALEPLERİ

Uçar, siyasi tutsakların taleplerini şöyle sıraladı:

“Koğuş havalandırmalarının, diğer adıyla avluların üzerindeki tel örgülerin derhal kaldırılması ve insani olmayan kafes mantığına son verilmesi; her gün sabah ve akşam saatlerinde koğuşların arama adı altında dağıtılmasına son verilmesi; yasal ve bandrollü olmasına rağmen kendilerine verilmeyen kitapların ve günlük gazetelere erişimin sağlanması; herhangi ideolojik ve yasaklı bir içerik olmamasına karşın alınan ve gönderilen mektupların engellenmemesi.”

‘CİDDİ SAĞLIK SORUNLARI VAR'

Konu ile ilgili olarak ceza infaz kurumu yönetimi ile yapılan görüşmelerin sonuçsuz kaldığını açıklayan Uçar, ciddi sağlık sorunlarının görülmeye başlandığını da kaydetti.

'UYGULAMALAR DERHAL SONLANDIRILMALI'

Uçar, Kadir Karabak ve Esat Naci Yıldırım'ın durumu ile ilgili başta Adalet Bakanlığı olmak üzere tüm yetkililerce bir an önce adım atılması, bunun için de ölüm orucuna neden olan tutuklu ve hükümlülere dönük uygulamaların sonlandırılması gerektiğini ifade etti.