Yazarlardan ortak çağrı: Koridoru aç Türkiye
Yazarlardan ortak çağrı: Koridoru aç Türkiye
Yazarlardan ortak çağrı: Koridoru aç Türkiye
Kobanê direnişine destek için Cezayir Toplantı Salon’unda bir araya gelen yazar ve şairler hükümete, “Soykırıma seyirci kalma, derhal yaşam koridorunu aç” çağrısında bulundu. Yazar ve şairler “Kobane için 1 cümle” katkıda bulunduğu toplantıya, Yazar Murathan Mungan “Kobanê’yi savunmak sadece enternasyonalist bir görev değil bir insanlık görevidir. Ben IŞİD’i destekleyen bir ülkenin yurttaşı olmaktan utanç duyuruyorum” dedi.
Kobanê direnişine destek vermek için Beyoğlu Cezayir Toplantı salonunda ortak açıklamada bulunan yazar ve şairler, hükümete “Koridoru aç” çağrısında bulundu. Yazarlar Murathan Mungan, Sema Kaygusuz, Behçet Çelik’in konuşmacı olarak yerini aldığı toplantıda, yazar ve şairler sırayla Kobanê’ye destek için bir cümle kurdu. Video gösterimle yapılan ortak açıklamanın Türkçesini sanatçı Mert Fırat, Kürtçesini de Vural Sönmez okudu.
Yazar, şair, gazeteciler, Melike Koçak, Burhan Sönmez, Behçet Çelik, Sema Kaygusuz, Ayşegül Tözönen, Sema Aslan, Sibel Öz ve Berrin Karakaş'ın çağrısıyla bir araya gelen ve aralarında, Murathan Mungan, Yavuz Ekinci, Aslı Erdoğan, Sibel Oral, Sezai Sarıoğlu, Gönül Kıvılcım, Mehmed Said Aydın, Murat Uyurkulak, Roni Margulies, Emrah Serbest, Halil İbrahim Özcan, Burcu Aktaş gibi yazar, şair ve edebiyatçıların bulunduğu 156 isim, toplantının düzenlediği salonda, Kobanê için düşüncelerini bir cümle ile özetledi.
HAYAT KURTARMAK VARKEN, VAHŞETE KATILMA!
“Kobanê’deki olası katliamı durdurmak için, Kürt olmak şart değil” diye başlayan açıklamada, yazarlar halka “Hayat için, insanlık için, kadim kültürler için soykırıma seyirci kalma” diye sesleniyor. AKP hükümetine “Koridoru aç” çağrısı yapıldığı açıklama şöyle devam ediyor: “Tereddüt ettiğiniz her an ölüm kokuyor, halklar toprağından sökülüyor, kadınlar tecavüze uğruyor, çocuklar sonsuza kadar çocuk kalıyor. Kobanê için dünya ayaklandı. Direnişi ezme, dostluğu horlama, kötülüğü kışkırtma. Bütün hayatlar kutsal, barış hepimizin hakkıdır. Irk, din, dil, cinsiyet farklarını dağlayarak, toplumu yaralama ve koridorunu aç Türkiye. En yakınımızda, göz göre göre soykırım olursa, ağaçlar bile yaprak döker. Gökyüzü utanır bizden. Mezopotamya’mız kanarsa, bundan böyle toprağa tutunamayız. Koridoru aç Türkiye hayat kurtarmak varken, vahşete katılma. Devlet insanlık onurunu bizden çalmasın”.
KOBANÊ HALKINI SAHİPLENMEK İNSAN OLMAKTAN GEÇER!
Video gösteriminin ardından açılış konuşmasını Yazar Murathan Mungan yaptı. “Sınır ötesinde bir halk yok, o bizim halkımızdır” diyen Mungan, “Kürt, Êzidi veya Sünni oldukları için değil, insan oldukları için bizim halkımız. Dünyanın neresinde olursa olsun nasıl ki ezilenler bizim halkımız ise onlar da bizim halkımız” dedi.
Kobanê’nin sadece bir toprak parçası, bir küçük kasaba olmadığını, Kobanê’nin bir enternasyonalizm sembolü olduğunu altını çizen Mungan “Kobanê halkını sahiplenmek için enternasyonalist olmanıza da gerek yok sadece insan olmanız yeterli” diye konuştu. Gezi direnişinin nasıl ki bir dünya olgusuna dönüştüyse bugün Kobanê direnişinin de sadece Kürtlerin, Türklerin mesele olmadığını bir insanlık meselesine dönüştüğünü hatırlattı.
‘KRAVATLI IŞİD’ÇİLERE İHTİYACIMIZ YOK’
“Bugün dünya barışı için çalışanların yanında başkaların başına yıkmaya çalıştıkları bir dünya var. Eğer Kobanê’ye bir yaşam koridoru açılmasa işte başkalarının başına yıkmaya çalıştığınız dünya kendi başınıza yıkılacak” diyen Mungan, bugün eğer Türkiye’de Kobanê sorunu çözülmezse Türkiye’nin bütün sınırlarını kuşatan bu hareketlilik için de hiç de istenilmeyen resimler, durumlar ve olaylarla karşı karşıya kalınacağını da belirtti.
“Bizim bu toprakların insanları, halkları olarak orada, burada yönetim mekanizmasında kravatlı IŞİD’çilere hiç ihtiyacımız yok” diyen Mungan, Kobanê direnişinin aynı zamanda Ortadoğu’yu ile satranç tahtasına dönüştüren emperyalistlerin oyununu bozduğunu da dikkat çekti.
Mungan, Kobanê yönetiminin ırk, dil, din, cinsiyet farkı gözetmeyen, Êzidi, Ermeni, kadınların, erkeklerin eşit bir biçimde söz hakkı aldığı, cephede savaştığı bir direniş hareketi olduğunu vurguladı.
ONLARIN EN BÜYÜK SİLAHI HAKLILIKLARI
Kobanê direnişi karşısında tarafsız veya gözlemci kalmanın mümkün olmadığını ifade eden Mungan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ben Kobanê direnişini, emperyal güçlerin masa başında çizdiği haritaları yeniden düşünmek için bir fırsat olarak görüyorum, kadın direnişi için bir fırsat görüyorum aynı zamanda bütün bu Ortadoğu üzerinde tüm bu hesapları boşa çıkartmak için de bir fırsat olarak görüyor. Dünya halklarına örnek teşkil edecek bir mücadele verdikleri için önemsiyorum. Burada bir avuç insandan söz ediyoruz. Onlar sadece kendileri için değil insanlık onuru için mücadele ediyorlar. Ellerinde ilkel silahlar olsa da onlar en büyük silaha, haklı olmanın silahına sahipler”.
AKP hükümetinin Kobanê’ye dönük politikalarını eleştiren Mungan, “Bugün 49 konsolosluk görevlisini Musul’da rehin bırakan bir ülkeden değil aynı zamanda bütün dış politikasını ve itibarını rehin bırakan bir hükümetten söz ediyorum” dedi.
Mungan, hükümetin kurtuluşunun Kobanê’ye yaşam koridoru açmaktan geçtiğini de sözlerin ekledi. Kobanê’de yaşanan katliama dönük sessiz kalanlara da şöyle seslendi: “Bu ülkede her zaman seyirciler olmuştur. 12 Mart’ta da, 12 Eylül’de de oldu. Kimi zaman zulme ve zalimlere sadece desteğimizle değil daha çok sessizliğimizle yandaş oluruz. Sessizlik ve dilsizlik zulmü yaygınlaştırır zalimleri güçlendirir. Bugün Kobanê’de bunlar yaşanırken sessizliği seçenlerin kendi vicdanları ve ahlaklarını yeniden gözden geçirmesini ümit ediyorum.”
ÖZGÜRLÜK BUGÜN KENDİNİ KOBANÊ’DE HATIRLATIYOR
Twitter de paylaştığı, “Korku bulaşıcı olduğu kadar cesaret de bulaşıcıdır” yazısına değinen Mungan, Türkiye’nin yakın tarihinde Gezi direnişiyle beraber bu korku halkasının kırıldığını söyledi. “Bu giderek pekişmesi, bir yan yanalık yaratması gerekirken, maalesef ki yeterli bir dayanışmanın oluşmadığını görüyorum” diye konuşan Mungan, hüküm süren sessizliğe yazar Tohmas Bernhard’in, “Sadece pazarlık ve dolandırıcılık bulaşıcı olduğu kadar cesaret de bulaşıcıdır. Çok cesur olmamız gerekiyor” sözleriyle cevap verdi.
“Bugün IŞİD’de açık destek veren bir devletin yurttaşı olmaktan ötürü utanıyorum” diyen Mungan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Dünyanın bildiği bir gerçeği ülkemizde bilinmemesinden de utanıyorum. Umarım bu utancımızı hafifletecek gelişmeler olur ve Kobanê kendi özgürlüğüne ve bizde kendi özgürlüğümüze kavuşuruz. Bizim yaşadığımız dünyada hiçbir özgürlük çeşidi bir diğerinden bağımsız değildir. Sadece bir ırkın, bir dilin, bir cinsiyetin özgür olduğu yeni bir ülke bir toplum aslında özgür değildir. Özgürlük bugün kendini yeniden Kobanê de hatırlatıyor.”
Mungan’ın ardından yazarlar ve şairler Kobanê’ye destek vermek için kurdukları 1 cümlesini okudu. Özgür Gündem Gazetesi Yazarı Aslı Erdoğan ise, bütün yazar ve şairlere Kobanê’yi savunmak için sınıra gitmesi çağrısında bulundu.