Yüksekovalılar: Şimdi el ele verme zamanı!

Yüksekova halkı, öz yönetim direnişi sonrası devlet güçlerinin yol açtığı yıkım ve talanın izlerini silmeye çalışıyor. ANF’ye konuşan Yüksekovalılar kenti el birliğiyle inşa etme çağrısı yaptı.

Hakkari’nin Yüksekova ilçesi öz yönetim ilanları ardından sokağa çıkma yasağı uygulamalarıyla yakılıp yıkılarak talan edildi.

Birçok mahallenin çatışmalar sonrası yakıldığı ilçede, yıkımın yaraları da sarılmaya çalışıyor.

Halkın kendi imkanlarıyla inşa çalışmalarına başladığı kentte, acil bir şekilde inşaat malzemesi ve çadıra ihtiyaç duyuluyor.

En kaz haline getirilen mahallerde yaşayanlara zorunlu göç dayatılıyor. Kiraları ödenme karşılığında Yüksekova dışında oturulması dayatılan halk, ilçeyi terk etmemekte kararlı.

En kaz halinde olan binaların bahçesine çadır kurarak yaşamaya çalışan bir çok aile, duygularını ANF’ye anlattı.

‘TERK ETMEYECEĞİZ TOPRAĞIMIZI’

Hatice Tunç, yıllardır eşiyle birlikte çalışarak on bir yılda bu evi inşa ettiklerini ifade ederek, “Ne iş olursa onu yaptım bu eve destek olmak için. Hala bu evin borcu var. Evimiz de sadece üç ay oturabildik. Ben en çok evimizde huzur içinde oturamadığımıza yanıyorum. Hiç kimse derdimizi bilmiyor. Sahip çıkanımız, ev tutacak bir paramızda yok. Neyle geçineceğiz bilmiyorum. Gerçekten çok çaresiziz. Burayı terk etmeyeceğiz beraber Gever’i yeniden inşa edelim. Gever herkes için direndi ama kimse bizim için bir şey yapmadı” diye konuştu.

‘HEPSİ AKP’NİN SUÇU’

Yüksekova’da büyük bir direnişin yaşandığını anlatan Sezgin Aydın ise şunları aktardı: “Yüksekova halkı göç ettirilmek isteniyor. Yakılan yıkılan bu kadar evden biz bunu anlıyoruz. ‘kiranızı verelim başka yerde yaşayın’ diyorlar. Biz bunu kabul etmiyoruz. Burada huzurlu bir şekilde yaşıyorduk, devlet gelip saldırmasaydı, halkın talepleri kabul edilseydi bunlar yaşanmazdı. Çözüm süreci bitirilmeseydi, kendi çıkarlarına uygun kullanmak istediler kabul edilmedi. Bütün bu yaşananalar hep AKP hükümetinin suçudur.”

‘HALKIMIZDAN DAYANIŞMA BEKLİYORUZ’

Ali Yalçın evinin tamamen yıkıldığını ve barınacak yer bulmada sıkıntı çektiklerini söyleyerek, şöyle konuştu: “Evimizde bir kaç parça eşya kalmış onları kurtarmaya çalışıyoruz. Kiraya çıkacak ev bulamıyoruz. Evimizin her yeri kurşun izi. 30 yıl çalışıp bu evi yaptım. Evimiz sağlamdı, çatışmalar bittikten sonra yıkılmış. Yüksekova’da kiralık evlere zam yapılmış. Halkımız biraz duyarlı olsun. Dayanışma içinde bu kenti yeniden yapalım. Yüksekova çok duyarlı bir halktır. Beraber olursak kimse perişanlık yaşamaz. Bu dayanışmayı halkımızdan bekliyoruz.”

‘ÖMRÜMDE İLK KEZ ÖZGÜRLÜĞÜ GÖRDÜM’

Ömrünün en güzel dönemlerini son iki yılda yaşadığını belirten Sultan Aksoy ise, ilk kez özgür yaşadıklarını söyleyerek, “Yaşadığım dönem de Kürler son yıllarda özgür yaşadı. Gençler özgürlüğü getirecekti ama devlet yine saldırdı. Bu seferde buraları boşaltmak istiyorlar. Ama ölsek yine buralardan gitmeyeceğiz. Biz bu topraklarda doğduk, burada öleceğiz. Evdeki her şeyimizi yakmışlar. Bahçeye bir çadır kurup yine burada yaşayacağız. Kürt halkı birlik olursa her şeyin üstesinden gelir. Ben yaşlandım artık ama gençler yine özgürlüğü getirecekler. Bunu gördüm artık bana yeter” dedi.

...