Zilar Sterk: Sorun evrensel ise çözümü de orada aramalı
Zilar Sterk: Sorun evrensel ise çözümü de orada aramalı
Zilar Sterk: Sorun evrensel ise çözümü de orada aramalı
Kadını demokratik ulus içerisinde konumlandırmayı amaçladıklarını ifade eden PAJK Koordinasyon Üyesi Zilar Stêrk, KJK'nin toplumun bütün hücrelerine girip kadının gücünü açığa çıkaran konfederal bir örgütlenme sistemi olduğunu kaydetti.
Kürt kadın örgütlerinin çatı örgütlenmesi Koma Jinên Bilind (KJB), içinden geçtiğimiz süreçlerde Kürdistan Kadınlar Topluluğu (Komelên Jinên Bilind-KJK) olarak değişikliğe gitti. Kadın özgürlüğünü daha ileri boyuta taşımak amacıyla atılan bu adımı, yeni hedef ve planlamalarını Kürdistan Özgür Kadın Partisi (PAJK) Koordinasyon Üyesi Zilar Stêrk değerlendirdi.
Neden böyle bir değişimi öngördünüz?
40 yıllık bir mirası bulunan Kürt Kadın Özgürlük Hareketinde KJB, ilk aşama olarak ele alınabilir. 9 yıldır KJB çatısı altında faaliyet yürütülüyordu. Bu çatı altında 2005’ten bu yana kapsamlı plan ve programlar hayata geçirildi. Bu anlamda kadın tarihinde rolünü oynadı.
Kadın hareketi olarak her dönem olduğu gibi 7. kurultayımızda da kendi pratiklerimizi değerlendirdik; 'KJB sistemi ile nereye geldik, hangi aşamadayız, bu aşamadan sonra önümüze çıkacak sorunlar neler olabilir' sorularına cevap aradık. KJB sistemi ile güçlü adımlar atıldı ama daha ileri aşamalara götürülmesi lazım. Yeni dönemde kadınlar kendilerini demokratik ulus içerisinde nasıl, hangi tarzla konumlandıracak? İşte bu sorulara cevap temelinde KJK sistemi oluşturuldu. Biz KJK'yi kadınların konfederal sistemde kendi örgütlenmelerini sağlama temelinde geliştirdikleri bir sistem olarak ele alıyoruz.
KJB hangi konularda yetersiz kaldı?
KJB, içerisinde birçok kadın örgütünü barındırıyordu. Adeta Kürdistan özgürlük mücadelesi içerisinde ortaya çıkan kadın örgütlerinin bir koalisyonu gibiydi. Örgüt içinde örgütlerin olmasıydı aynı zamanda.Örgüt içinde örgüt faaliyeti yürütmek, onları koordine etmek gibi durumlar içerisine girilmişti. Bunlar artık sürelerini doldurmuşlardı. Bu örgütler kendilerini yeterli buluyorlardı, kendini tamamlama aşamalarını gerçekleştiriyorlardı. Gelinen aşamada demokrasi ve özgürlüğün kadın yaşamında bir bütünlük kazanması, yaşamı ile bütünleşmesi gerekiyor. Artık toplumsallaşan bir sisteme ihtiyaç var. Bu sistem de konfederal bir sistem olabilir ancak.
KJB de bunları hedefliyordu, belli bir düzeyde hedeflerine doğru yol da aldı. Ancak şimdi önüne koyduğu hedefi gerçekleştirmesi lazım. Bu çerçevede kadın örgütlerinin koalisyon ya da koordinasyonu dışında, toplumda kadınların politik, ekonomik hak sahibi, karar mekanizmalarında söz sahibi olmaları gerekiyor. Örgüt mekanizmalarının olması gerekiyor ki, toplum içerisinde hangi yaşamın ağır, hangi yaşamın hafif olduğuna politik bir şekilde kendisi karar versin, yaşamının her alanında karşılaştığı sorunlara çözüm bulabilsin. Bütün bunlar için de kadının yaşadığı her yerde, her mahallede, her sokakta komünlerin, ocakların kurulması lazım.
KJK sistemi ile yeni bir toplumu yaratmaya çalışıyoruz. Kadın sadece bir eve ya da bir aileye mahkum olmasın diye böyle bir sistem gereklidir. Komünde yer alan kadınlar, günlük yaşadıkları sorunları dile getirecekler ve bu sorunlara çare bulmak için tartışma yürütecek. Hiç kimse onun adına karar almasın, kendi yaşamı konusunda kendisi karar alsın.
Ekonomi, hukuk gibi erkek tekelinde olan alanlar KJK sisteminde ifadesini nasıl bulacak?
Bu sistemin bir amacı da politik alanda kadına zemin oluşturmaktır. Politik alan denildiğinde siyaset içerisinde, parlamentoda yer almak anlaşılıyor. Biz yüksek siyaset denilen olgudan kadını kurtarmak istiyoruz. İstiyoruz ki kadınlar demokratik siyasette yerini alsın, ahlaki ve politik bir mekanizma ile siyaset yürütsün. Demokrasi ile politika birbiri ile bağlantılıdır. Kadınların yaşadıkları her yeri politik alanlara dönüştürmelerini istiyoruz. Kendi yaşamları hakkında karar sahibi olanlar, kendi kaderlerini tayin edenler politik insanlardır.
Ekonomi, eğitim, hukuk vb. birçok alan erkek tekelindedir. Kadınlar bu alanlarda da yer alarak, kendilerine ait kılmalıdır. Yönetimlerini oluşturmalı, kendi kendisini yönetmelidir. Bugüne kadar toplumda kadının kendi kendisini yönetemeyeceği, baba, abi veya eşinin onu yönetebileceği inancı hakimdi. Bugüne kadar kadına dair yasalar toplumda yaşam bulmadı. Bu haliyle yasaların kitap raflarında kalması bir anlam ifade etmez, dolayısıyla toplumun pratikleşmesi lazım. Bunun için de KJK yeni bir sözleşme çıkarttı. Daha çok kadının sözkonusu alanlarda kendilerini nasıl örgütleyeceklerinin formülasyonu yapıldı.
Yerelden evrensele örgütlenme esprisine göre, KJK'nin diğer kadın hareketleri ile ilişkileri nasıl olacak?
Bugüne kadar farklı örgütlerle belli bir dayanışma, ittifak söz konusuydu. Öyle bir zaman diliminde yer alıyoruz ki, kadın özgürlük mücadelesinde her türlü fırsatı ve olanağı yakalamış durumdayız. Bunu iyi değerlendirmemiz lazım.
Kadın özgürlük mücadelesinde Kürt kadınlar, Ortadoğu genelinde en önemli aktör durumunda. Özellikle savunma alanında ön saflarda. Yüzyıllardır saklı kalan potansiyel açığa çıktı. Kadın için 'yapamaz, edemez, olmaz' teorileri yerle bir edildi. Kadın hangi işe el atsa, duygu ve düşüncesi ile yeteneğini ve enerjisini birleştirerek her türlü işi başarılı bir şekilde yerine getireceğini gösteriyor. Eğitim alanından savunmaya kadar her işi kendisi yapabiliyor. Ortadoğu’nun, hakeza dünyanın ilgisi, gözü kulağı hareketimizin üzerindedir.
Ortadoğu'da bazı kadın örgütleri kendi kendilerini yönetmek, kendi savunmalarını yapmak istiyorlar. Özellikle de katliamcı DAİŞ’in politikalarına karşı öz savunmalarını yürütmek istiyorlar. Kürt kadınlardan cesaret alıyorlar, bir dayanak olarak görüyorlar, faydalanmak istiyorlar. Bizim bunlara kapımız açık. Ama sadece tecrübe sahibi olmak için değil, kendi güçlerinin farkına varmak, örgütlenmelerini daha iyi yapmak gibi arayışların içerisine girmeleri lazım.
Kürdistan özgür kadın hareketi olarak dünyadaki tüm kadınlarla ilişkide olmak istiyoruz. Onlarla birlikte yaşamak, dayanışmak istiyoruz. Tecrübe ve birikimlerden yararlanan bir birliktelik kurmak istiyoruz. Kadın sorunu evrensel bir sorundur. Sadece Kürt, Arap, Türkmen, Süryan, Ermeni kadınları ezilmemiş. Amerika, Almanya, İngiliz kadınları da aynı şiddete maruz kalıyor. Dünyanın neresinde olursanız olun, eğer kadın iseniz şiddete maruz kalacaksınız demektir. Kadınsınız diye şiddete maruz kalıyorsunuz, sokakta, savaşta tecavüz ediliyorsunuz.
Kadınlar üzerindeki düşünce evrenseldir, Dünyanın her yerinde erkek egemen zihniyet anlayışı aynıdır ve varlığını hep sürdürüyor. Dünyanın hiçbir yerinde erkek zihniyetinden kurtulmuş, kadının özgür yaşadığı bir yer yoktur. Hele hele yaşadığımız bu zaman diliminde kadının özgürlüğünden bahsetmek mümkün değildir. Kadınların sorunları bir olduğu için dünyada aramak gereklidir. Bunun için yereli aşmamız lazım. Yerelden kadınların birlik olması lazım ki, Ortadoğu kadınları ile birlikte dünya kadınlarıyla da aynı sorunları tartışalım, değerlendirelim ve çözüm bulalım. Bu açıdan KJK böyle bir sistem ki, hem yerelden hem de dünyadan kadınları bir araya getirebiliyor.
Aynı zamanda hukuksal olarak da her kadına açıktır. KJK sistemi her kadının üyeliğine açıktır. Kadın özgürlüğü konusunda mücadele eden tüm kadın ve örgütler bu sisteme başvuru yapabilir.
Her hareket kendi rengi ile KJK sistemine dahil olabilir mi?
Elbette. Ama kendi sistemine ilişkin sözleşmesinde belirlemiş olduğu belli ölçü ve ilkeler var. Kadın özgürlüğü için çalışmak, faşist olmamak, erkek egemen zihniyeti, iktidarı reddetmek, sosyalist ve demokrat olmak, kadın özgürlüğünün savunucusu olmak gibi... Bu ölçü ve ilkeler temelinde herkes bu sisteme dahil olabilir. Hem şahsiyet hem örgüt hem de yapı olarak başvuru yapabilirler.