DAİŞ'in zulmünden kaçtılar, vahşetine yakalandılar
Recim Selîbî Sınır Kapısı’nda 2 Mayıs'ta yaptığı katliamdan YPG savaşçıları tarafından kurtarılabilenler, vahşeti anlattı.
Recim Selîbî Sınır Kapısı’nda 2 Mayıs'ta yaptığı katliamdan YPG savaşçıları tarafından kurtarılabilenler, vahşeti anlattı.
Hol kasabasının güneyinde Irak-Kuzey Suriye sınırında yer alan Recim Selîbî Sınır Kapısı’nda, DAİŞ zülmünden kaçan 200 göçmen 2 Mayıs'ta yine DAİŞ'in saldırısına uğradı. Sabahın erken saatlerinde saldıran DAİŞ elemanları, aralarında 3 aylık bir bebeğin de bulunduğu kadın, çocuk, yaşlı 37 kişiyi katletti, onlarcasını yaraladı. YPG savaşçılarının müdahale etmesiyle DAİŞ elemanlarını, bazı sivilleri de rehin alarak kaçtı. Savaşçılar, onlarca yaralıyı Hesekê'deki hastanelere yetiştirdi, diğerlerini de kurtardı.
Demokratik Suriye Meclisi (MSD) konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "Saldırı düzenlendiği gibi YPG-YPJ savaşçıları olay yerine ulaşarak göçmenleri çete vahşetinden kurtarmıştır" diyerek, şöyle devam etti: "Korkakça düzenlenen bu saldırıyı kınıyor, saldırının sorumluluğunun faşist Türk devleti ve bölge devletleri üzerinde olduğunu vurguluyoruz. Uluslararası topluma, başta Türk devleti olmak üzere teröre destek verenlere karşı durma çağrısında bulunuyoruz. İnsani kurumların, göçmenlere karşı olan sorumluluğunu yerine getirmesi gerekmektedir.”
YPG: TÜRK DEVLETİ SORUMLUDUR
YPG Genel Komutanlığı da yaptığı açıklamada, Hol Kampı’na geçmek üzere bekleyen Iraklı göçmen ve mültecilerin saldırıya uğradığını hatırlatarak, şunları vurguladı: "Çocuk, kadın ve yaşlıların içinde olduğu onlarca kişi barbarca katliamın kurbanı olmuş ve ayrıca bazı göçmenler de kaçırılmıştır. Güçlerimiz olaya müdahale etmiş, göçmen ve mültecileri kurtarmıştır. Müdahale sonucu DAİŞ'liler alandan kaçmıştır. Bu saldırı, Türk faşizmi ile DAİŞ barbarlığının eseridir. DAİŞ’in gerçekleştirdiği katliam, Türk devletinin güçlerimize yaptığı saldırıyla aynı çerçevededir. DAİŞ'i destekleyen ve DAİŞ’e karşı savaşta önümüze engeller çıkaran Türk devleti bu katliamdan da sorumludur. Dünyanın insanlık vicdanına Türk devletinin teröre desteğini durdurmaları için bir daha sesleniyoruz.”
DAİŞ'İN SALDIRDIĞI GÖÇMENLER ANLATTI
Saldırıda yaralı olarak kurtulan ve tedavileri devam eden bazı göçmenler ANF'ye konuştu.
Sabah saatlerinde, daha uykudayken saldırıya uğradıklarını belirten Mihemed Eli, şunları aktardı: "Üç kişi başıma dikildi ve onlardan bir tanesi beni dövdü. Yerde kalıp ölü numarası yaptım. Önce kadın, çocuk birçok kişiyi öldürdüler ve daha sonra kampta bulunan sağlam araçları kendileri için götürdüler. YPG savaşçıları geldiğinde bizi canlı kalkan yaptılar. YPG'ye karşı direnemediler ve kaçtılar. Heyva Sor çalışanları ve savaşçılar, bizi kurtarıp yardımcı oldular.”
DİREKT ÇADIRLARA GİRDİLER
DAİŞ'lilerin geldikleri gibi çadırlara saldırdıklarını ve insanları öldürdüklerini belirten Beşar ise şunları söyleyebildi: "Direkt çadırlara girdiler. Çocuk kadın demeden herkesi öldürüyorlardı. Sadece benim olduğum çadırda 15 kişiyi öldürdüler. YPG güçleri bizi özgürleştirdi ve bize yardım etti."
KATLİAMDAN GEÇİRDİLER
Iraklı göçmen Tarik Ebid de uykuda olduklarını teyit ederek, "Çadırları parçalayarak ilerliyorlardı. Aileleri katliamdan geçiriyorlardı. Bizim çadırda 30 kişiyi yaraladılar. Bize 'kafirler, hepiniz kafirsiniz' diyerek bağırıyorlardı. Daha sonra YPG güçleri bizi kurtardı ve hastanelere getirdi" dedi.
EŞİNİ VE KAYININI YİTİRDİ
Fatima adındaki göçmen ise 'DAİŞ geldi' feryadıyla uyandıklarını ifade ederek, şu kadar konuşabildi: "Eşim çadırın dışına çıktı ve birçok silah sesi geldi. Eşim ve kardeşi yaralandılar ve daha sonra yaşamlarını yitirdiler. Bizler YPG savaşçıları gelinceye kadar yerimizden kıpırdamadık.”