‘Önder APO'nun fiziki özgürlüğü gerçekleşene kadar mücadeleyi yükseltmeliyiz’

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın doğum gününü kutlayan PAJK, “tüm kadınları, tüm gücümüzle ‘Özgürlük Zamanı’ hamlesine katılmaya ve Önder APO’nun fiziki özgürlüğünü gerçekleştirene dek öncülük görevimizi yerine getirmeye çağırıyoruz” dedi.

PAJK Koordinasyonu Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın doğum günü vesilesiyle internet sitesi üzerinden yazılı bir açıklama yaptı.

PAJK açıklaması şöyle:

“Önder APO’nun doğum gününü, yeniden doğuşun gününü öncelikle özgür yaşamın yaratıcısı olan Önder APO’ya kutluyoruz. Kürt halkının yeni miladı olan günü, Kürt kadınının yeniden doğuş gününü, tüm direnişçi kadınlara, tüm Kürdistan ve Ortadoğu halklarına kutluyoruz. Önder APO’nun doğum gününü enternasyonal kadınlara, bugün Önder APO’nun fiziki özgürlüğü için mücadele eden tüm dostlara kutluyoruz. Üveyş ana şahsında, tanrıça ana kültürünü koruyan ve yaşatan tüm analara Önder APO’nun doğum gününü kutluyoruz. Önder APO’nun yoldaşı ve ona yürekten bağlı olan Şehit Nuda Karker şahsında Özgür Önderliği yaşayan ve yaşatan tüm onurlu şehitlerimizi saygı ve minnetle anıyoruz ve Önder APO’nun fiziki özgürlüğünü gerçekleştirme sözümüzü yineliyoruz.

YENİ DOĞUMUN ADI ÖNDER APO’NUN DOĞUM GÜNÜ OLDU

1949 baharında, Kürdistan topraklarında yeni yaşamın doğumu gerçekleşti. Yeni doğumun adı, Önder APO’nun doğum günü oldu. Önder APO’nun doğuşu soykırım kıskacında olan bir halk gerçekliği içerisinde oldu, anlamın gücünü ve onurlu yaşamı yarattı. Önder APO çocukluk yaşlarında yaşamı sorgulamaya tabi tuttu. Bu sorgulamaların cevabına ulaşmak için, büyük çelişkiler yaşadı ve asla özgür yaşama ulaşma hayallerinin peşini bırakmadı. Önder APO, Kürt kadınını, Kürdistan halkını ve Mezopotamya topraklarında yaşayan tüm kadim halklar için tarih oldu, özgür ve eşit yaşamın umudu ve inancı oldu. Önder Apo’nun doğuşuyla, Kürdistanda ruhu çekilmiş olan bedene ruh geldi, kendi yaşam aşkına, özüne ve varlığına karşı yabancılaşmış olan bilinci yeniden yaşam buldu.

Tarihte direnen kadınlar, Kürt halkı ve devletleşmenin dışında yaşayan topluluklar varlık, kimlik, kültür ve kendi özlerini koruyabilmek için sömürgeci güçlere, erkek aklı ve onun devlet sistemine karşı büyük mücadele sergilemişlerdir. Önder APO insanlığın mücadele geleneğini kendi doğum günüyle ruh ve beden olarak bütünleştirdi. Yaşamı ve özgür kişiliğinin hakikatiyle, insanlığın tarihsel değerlerinin, kültür ve kimliğinin temsili oldu ve bunu yaşattı. Önder APO doğum gününü, kendi şahsında özgür insanın yaratılması ve bilince ulaşmanın sırrıyla, üç doğuş olarak adlandırdı. Fiziksel doğuşu ve Kürt halkının ilk yeni doğumunu tanımladı. Kürt halkının yeni doğuşuyla, insanlığın doğuşunu mücadelesinin amacı haline getirdi. Önder APO ikinci ve üçüncü doğuş ile, tarih ve an eksenli derin çözümlemeler geliştirdi. Beş bin yıllık erkek egemen zihniyet ve ideolojisini, toplumsal yaşam ve kadın üzerindeki en büyük tehlike olarak tanımladı. Bu tarihsel tespit karşısında, en zor ve radikal mücadele yolunu seçti. Önder Apo kendi şahsında zihin ve vicdan devrimini gerçekleştirdi. Bu büyük yaratımla demokratik modernite paradigmasını, felsefe ve fikrini geliştirdi, özgür kadın ve özgür insanı yarattı. Önder APO tarihsel görev ve fedakarlığıyla, bu kültürün sorumluluğunu ve temsilini üstlendi. Bu yüzden kapitalist modernist sistem onu hedef aldı ve komplo gerçekleştirdi. Önder APO’ya dönük uygulanan komplo esas olarak Önder APO’nun temsilini yaptığı büyük hakikatten kaynağını alıyor. Bugün de Önder APO’ya yönelik uygulanmakta olan ağırlaştırılmış tecrit, Önder APO’nun direnişçi kişiliğindendir. Bizler Kürt kadınları olarak, Önder APO’nun doğumuna böylesi bir anlam yükleyerek, kendi kişiliğimizde yaşıyor ve yaşatıyoruz.

ÖNDER APO’NUN FİZİKİ ÖZGÜRLÜĞÜNÜ GELİŞTİRME MÜCADELESİNİ RADİKAL YÜRÜTMELİYİZ

Bizler Kürt kadınları olarak, varlığımızı, kimliğimizi ve özümüzü Önder APO’nun doğuşuyla yeniden elde ettik. Önder APO’nun bizlerin özgürlüğü için verdiği emeğe karşı herkesten daha fazla kendimizi borçlu görüyoruz. Bizler Kürt kadınları olarak herkesten daha fazla kendimizi Önder APO’nun fiziki özgürlüğünde sorumlu görüyoruz ve bunun mücadelesinde kararlıyız. Önder APO’nun özgür yaşamı ve özgür toplumu yaratma uğruna sergilemekte olduğu direniş, günümüzde tarifsiz bir emekle devam etmektedir. Önder APO’nun gerçekleştirmiş olduğu üçüncü doğuş sürecinde yaşamaktayız. Bu üçüncü ve en büyük doğuş, omuzlarımıza tarihsel sorumluluklar yüklemektedir. Bizler Önder APO’nun üçüncü doğuşunu yaşamsallaştıran militan ve öncüleri olarak, her zamankinden daha fazla çalışmalı ve mücadelemizi yükseltmeliyiz.  

Yaşamakta olduğumuz bu tarihsel süreçte, Önder APO’nun yaşamı ve güvenliği tehlike altındadır. Her ne kadar görüşmeler yapılsa da, bu tehlikenin sona erdiği anlamını taşımaz. Çünkü Önder APO İmralı’da tutulduğu sürece bu tehlike devam edecektir. Kapitalist uygarlığın hegemon güçleri, Önderliğimize karşı büyük bir savaş yürütüyorlar ve bu AKP-MHP faşizminin eliyle daha kirli yöntemlerle pratiğe geçiriliyor. Bizler Kürt kadınları ve halkı olarak, bu savaş gerçekliğini ve bu savaşın tehlikelerini doğru görmeli ve buna göre bir mücadele tarzıyla, Önder APO’nun fiziki özgürlüğünü gerçekleştirme mücadelesini daha da yükseltmeli ve radikal yürütmeliyiz. Bu tarihsel görevimizin aciliyeti, her dönemden daha fazla bu yıl zorunlu kılıyor.

Önder APO’nun fedaileri kararlılığını Gare direnişinde gösterdi, kadınların 8 Mart’ta erkek egemen sisteme karşı sergilediği mücadeleci duruşu ve Önder APO’nun çizgisine bağlılığımız, Newroz alanlarında bir kere daha ‘Önderliksiz yaşamı kabul etmeyeceğiz’ kararlılığını açığa çıkardı. Bizlerden beklenen bu bilinç etrafında Önderliğin doğum gününü anlamlandırmak. Öncelikle Kürt kadınları, Kürt halkı olarak  Önder APO’nun Demokratik Modernite Paradigması, felsefe ve fikrini kendi kişiliğimizde gerçekleştirelim ve yaşamın yeni yöntemi haline getirelim.

Özgür yaşama olan inanç, bağlılık ve kararlılıkla, halkımız yaşadığı her yerde 4 Nisan’da Önder APO için, devrim şehitlerimiz için ve Özgür Kürdistan güzelliğinin korunması uğruna kahramanlıkla canını veren halkımız için, özgür yaşamın fidanlarını ekmeli. İnsanlık düşmanları ve sömürgecilere karşı, özgür yaşam alanlarını yeşilleştirelim ve Önder APO’ya armağan edelim. 

Bu temelde bir kere daha Önder APO’nun doğumunu, özgür Önderliğimize, direnişçi kadınlara ve Kürt halkına kutluyoruz. Tüm Kürdistan, Ortadoğu ve dünya özgürlükçü kadın ve insanlığına sesleniyoruz ki özgür ve eşit bir yaşamı yaratmak için, birlik olarak özgürlük mücadelesini yükseltelim. Özellikle tüm kadınları, tüm gücümüzle ‘Özgürlük Zamanı’ hamlesine katılmaya ve Önder APO’nun fiziki özgürlüğünü gerçekleştirene dek öncülük görevimizi yerine getirmeye çağırıyoruz.”