‘Danıştay’ın kararını tanımıyoruz’

HDP Kadın Meclisi’nden Latife Demirci Kahya, Danıştay 10. Dairesi’nin İstanbul Sözleşmesi’yle ilgili hukuksuz kararını tanımadıklarını söyledi.

İstanbul Sözleşmesi’nin etkin uygulanması için şimdiye kadar kadın hareketleri, feminist kadınlar, Kürt kadın hareketinden kadınlar olarak birlikte mücadele ettiklerini, etmeye devam edeceklerini belirten HDP Kadın Meclisi’nden Latife Demirci Kahya, “İstanbul Sözleşmesini tek adamın insafına bırakmayacağız. İstanbul Sözleşmesi bizimdir, vazgeçmiyoruz. Bizim için bitmedi” dedi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi’nden Latife Demirci Kahya, ANF’ye konuştu. Artan yoksulluk, açlık, işsizlik, kadın cinayetleri ve savaş çığırtkanlığına karşı mücadelenin bastırılmaya çalışıldığını kaydeden Latife Demirci Kahya, “Tekçi erkek egemenliğinin kendilerine çizdiği sınırları kabul etmediği, bu sınırlarla yaşamak istemediğimiz için ya katlediliyoruz ya da yargılanıyoruz” dedi.

ARTIK ÖLMEK İSTEMİYORUZ

Kadınlar olarak, şiddet ve baskı altında yaşamak ya da öldürülmek istemediklerini; özgür ve eşit bir yaşam için çabaladıklarını belirten Latife Demirci Kahya, şöyle devam etti: “Biz kadınlar, ölüm değil, çözüm istiyoruz. Kadınlar olarak barış mücadelesini yürüttüğümüz için tutuklanıyor ve yargılanıyoruz. Hayatımız, emeğimizi, geleceğimiz ve özgürlüğümüz için bir arada mücadele ediyoruz. Yıllarca verdiğimiz mücadeleyle kazandığımız haklarımızı gasp etmeye çalışanlara, çalışma yaşamındaki varlığımızı istihdam paketleriyle daraltmaya, iş yerlerindeki mobbing ve tacizlere erkek dayanışması gösterenlere, birer cinayet olan iş kazalarına karşı emeğimiz bizimdir diyerek mücadele ediyoruz. Biz kadınlar asla ama asla geri adım atmayacağız.”

ŞİDDET ARTSIN, CEZASIZ KALSIN DEMEKTİR

Danıştay 10. Dairesi’nin, İstanbul Sözleşmesi’nin feshi kararının iptali istemiyle açılan davanın reddetmesine ilişkin konuşan Latife Demirci Kahya, dava sürecini bizzat takip ettiğini ifade ederek, şunları dile getirdi: “Sokaklarda, meydanlarda yaşamın her alanında yürüttüğümüz feminist mücadelenin kadın mücadelesinin kazanımı olarak imzalanmış İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmeyeceğimizi, sahip çıkmaya etkin uygulatmaya kararlı olduğumuzu söylüyoruz. Evlerden ve sokaklardan yükselen kadın isyanının sesini ve taleplerini HDP’li kadın vekiller Meclis’e taşıdı. İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmek, erkek- devlet şiddeti artsın, cezasız kalsın demektir. Katil erkekleri suça teşvik etmektir.”

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NDEN VAZGEÇMİYORUZ

Kararın kendilerini şaşırtmadığını söyleyen Kahya, kadınların tek adamın verdiği bu kararı kabul etmeyeceğini kaydederek, şöyle devam etti: “Danıştay, adeta kadınların katline ferman çıkaran bir karara imza atarak bizleri şaşırtmadı. Kadınların binbir emek ve mücadelesiyle imzalanan İstanbul Sözleşmesi, asla etkin uygulanmadı. İstanbul Sözleşmesi’nin iptalini isteyenler, her gün en az 5 kadının katledildiği ülkede, salgın bahanesiyle katilleri ve failleri salanlar, daha fazla kadının katledilmesinin sorumlusudur. İstanbul Sözleşmesi’nin tek adamın bir gece yarısı kararıyla iptali ve bu karara karşı açılan davanın reddedilmesi, devletin kadın cinayetlerine dair sorumluluğu almak yerine katillerin ve faillerin sırtını sıvazladığının kanıtı. Muhakemesi yapılan hukuki bir metin değil, yürürlükten kaldırılan sadece bir sözleşme değil; yargının, yaşam hakkına bakış açısıdır. Kadın örgütleri olarak, Danıştay’ın verdiği hukuksuz kararı tanımıyoruz, kabul etmiyoruz. İstanbul Sözleşmesi’nin etkin uygulanması için şimdiye kadar kadın hareketleri, feminist kadınlar, Kürt kadın hareketinden kadınlar olarak birlikte mücadele ettik, etmeye devam edeceğiz. İstanbul Sözleşmesini tek adamın insafına bırakmayacağız. İstanbul Sözleşmesi bizimdir, vazgeçmiyoruz. Bizim için bitmedi.”

DİRENİŞ KESİNTİSİZ SÜRECEK

HDP Kadın Meclisi Üyesi Kahya, “Kadınlar olarak yaşamlarımızın, bu kadar tehdit altında olduğu bir dönemde en iyi bildiğimiz şeyi yapacağız” diyerek önümüzdeki süreçte kadın direnişinin kesintisiz süreceğinin de altını çizdi, Kahya, şunları ekledi: “Hayatlarımıza, kazanımlarımıza sahip çıkmak için bulunduğumuz her alanda mücadele edeceğiz. Ekonomik, siyasal kriz gittikçe derinleşirken, iktidarını sürdürmek için her türlü yolu deneyen iktidar bloğu, emekçilere, Kürtlere ve kadınlara ve kadın hareketine saldırılarını artırıyor. Kadın kazanımları yok edilmeye çalışılıyor, İstanbul Sözleşmesi, nafaka düzenlemesi, kadın katillerine indirim, kadın örgütlerine kapatma davaları, gibi saymakla bitmeyen uygulamalarla karşı karşıyayız. Tüm bunlara karşı biz kadınlar, kadın örgütleri bu saldırı dalgasını birlikte hareket ederek kıracağımızın bilincini alanlarda, sokaklarda, mecliste deneyimleyerek öğrendik.”