Ortadoğu ve Kuzey Afrika Bölgesel Demokratik Kadın Koalisyonu’nun (NADA) 1. Kongresi kapsamında düzenlenen “3. Dünya Savaşına Karşı Yeni Dönem Mücadele ve Çözüm Perspektifi” başlıklı oturumda, DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları konuştu.
Tülay Hatimoğulları, konuşmasında NADA’nın enternasyonalist bir kadın yapılanması olarak önemine dikkat çekti. Kadınların savaş süreçlerinde cinsel şiddet, kaçırılma, zorla göç ve mültecilik gibi çok boyutlu mağduriyetler yaşadığını vurgulayan Tülay Hatimoğulları, kadın bedeninin hâlâ savaşın bir ganimeti olarak görüldüğünü ifade etti.
Ayrıca DAİŞ ve Boko Haram gibi radikal örgütlerin, kadın hareketinin zayıf olduğu ülkelerde kolaylıkla örgütlendiğini söyleyen Tülay Hatimoğulları, antidemokratik rejimler ve siyasal İslam’ın kadınlar için büyük bir tehdit olduğunu belirtti.
Tülay Hatimoğulları, Önder Apo’nun 27 Şubat’ta yaptığı barış çağrısını da hatırlatarak, bu çağrının ardından PKK’nin kongre topladığını ve 12 Mayıs’ta fesih kararı alarak demokratik siyaset yolunda adım attığını aktardı.
Tülay Hatimoğulları, “Bu gelişmeler sadece Türkiye’ye değil; Irak, İran, Suriye’ye de etkisi olacaktır. Barış ve demokratik siyaset için tarihi bir sayfa açılmıştır. Bizler de başta Kadın Meclisimiz olmak üzere hem Türkiye kadın hareketi hem Kürt kadın hareketi ortak bir mücadeleyle bu sürecin ilerlemesi için çalışıyoruz” dedi.
Kuzey ve Doğu Suriye Kadın Meclisi Eş Başkanı Leyla Mohammed, bölgedeki kadınların DAİŞ’e karşı büyük bir direniş sergilediğini ifade etti. Leyla Mohammed, kadınların sadece savaş değil, çözüm süreçlerinin de öznesi olması gerektiğini belirtti.
Mısır Kadınlar Birliği Temsilcisi Saeeda Nasser, Mısır ve Kuzey Afrika’daki otoriter rejimlerin kadın haklarını nasıl bastırdığını anlattı. Siyasal İslam’ın kadınlar üzerinde oluşturduğu baskıya dikkat çekti.
Ürdün Demokratik Kadın Hareketi’nden Rim Hamdan, Filistin’de yaşananlara dikkat çekerek, Gazze’de kadınların ve çocukların açlık, şiddet ve bombardıman altında hayatta kalmaya çalıştığını söyledi. Rim Hamdan uluslararası toplumun sessizliğini eleştirdi.
Güney Kürdistanı’dan kadın aktivist Avin Murad, Kürt kadın mücadelesinin tarihsel birikimini ve bölge kadınlarına ilham verdiğini anlattı. Avin Murad, kadınların sadece kurban değil, aynı zamanda çözümün taşıyıcısı olduğunu belirtti.
İran Kadın Özgürlük Hareketi temsilcisi Kader Karabulut, Jina Emini’nin ölümünün ardından İran’da kadınların direnişinin rejimi sarstığını söyledi. Kader Karabulu, kadın mücadelesinin ulusal sınırları aştığını ve ortaklaştırılması gerektiğini vurguladı.
