HDP Hakkari Milletvekili ve DTK Eş Başkanı Leyla Güven öncülüğünde başlatılan açlık grevi eylemlerine de geniş yer veren gazetenin yeni sayısında birçok makale, röportaj ve analiz yer aldı. 

Ocak sayısında 3 Kürt devrimci; Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Şaylemez’in hedef alındığı 9 Ocak 2013 Paris Katliamı’nın arkasındaki hedefleri, kirli pazarlıkları ve kadınların “adalet” mücadelesini değerlendiren Sakine Karakoçan, Kürtlere dönük soykırım savaşı startının Paris Katliamı ile verildiğine işaret ediyor. Cansız’ın 30 yıllık mücadelesinin özgür yaşam ve kadın olmanın savaşımı olduğunu hatırlatan Karakoçan, kirli ellerin hedef almasına karşılık, dünya kadın hareketlerinin Cansız’ı sahiplendiğini vurguluyor.

‘PARİS’TE KAVGA SÜRÜYOR’

Paris’te kavganın devam ettiğine vurgu yapan Fatma Adir ise; “Haince vurulan, giyotinlerden geçirilen, barikatlarda katledilen barış ve kavga yürekli kadınların ahı yerde kalmasın diye direniyor Paris!” diyor. Paris’in (Sarı Yelekliler) iktidar tekellerinin eşitsiz düzenlerine karşı direndiğini hatırlatan Adir; “İktidarların adaletsiz düzenleri var oldukça, Paris’te zuhur eden gerçekliğin adı Olympe de Gouges’lar, Saralar ve de Jeanne D'arc'lar olacak” ifadelerine yer verdi. 

Gazeteye konuşan Ortadoğu, Asya, Avrupa ve Güney Amerikalı birçok kadın örgütü de Paris Katliamı’na ilişkin önemli mesajlar verdi. Yükselen kadın mücadelesinden korkan ataerkil sistemin kadın öncülerini hedef aldığı tespitinin yapıldığı yorumlarda, ortak mücadele çağrısı yer aldı.

Sakine Cansız’ın “Hep Kavgaydı Yaşamım” kitabını “SARA: My Whole Life Was a Struggle” olarak İngilizce’ye çeviren Janet Biehl ile çeviri süreci ve etkilenmeleri üzerine Omedya Welat tarafından yapılan röportaj da Ocak Sayısı’nda yer aldı.

LEYLA VE DİPTEN GELEN DALGA

7 Kasım 2018'de süresiz-dönüşümsüz açlık grevi eylemine başlayan Leyla Güven’in direnişini yorumlayan Rojda Yıldırım, Güven’in dipten gelen bir dalganın öncülüğünü üstlendiğini ifade ediyor. Yıldırım, bu eylemin Kürdistan’da yeni bir direniş sürecine işaret ettiğini belirterek, Güven’in en zor koşullarda bir yol açarak “güzelleşen” kadının sembol isimlerinden biri olduğunu vurguluyor.

POLİTİK OLAN ÖZELDİR

Gazetenin yazarlarından Nazan Üstündağ ise Leyla Güven ve Şebnem Korur Fincancı şahsında kadının direngenliğine dikkatleri çekiyor. “Politik alanda, bir halk önderinin tecridini kırmak adına, mesleğini iyi yapmak adına, sömürgeleşmeye karşı çıkmak adına yapılan her kadın eylemi tüm kadınları ilgilendirir” diyen Üstündağ “Kadınların sözüne, bedenine, eylemine karşı yapılan her saldırı kadınlığa, siyasi olanı kadınlaştırmaya yapılmış bir saldırıdır” tespitini yapıyor.

YEREL SEÇİMLER VE DAHA BİR DİZİ KONU

31 Mart Yerel Seçimler gündemine de eğilen gazete, konuyla ilgili Cizre Belediye Eş Başkanı Leyla İmret ve Sur Belediye Eş Başkanı Fatma Şık’ın yorumlarına yer verdi. Özgürlükçü kadın belediyeciliğini irdeleyen İmret ve Şık, AKP’nin kayyumlar eliyle gerçekleştirdiği saldırılara dikkat çekti.    

Yazarlardan Zerya Gül’ün “Umut taşıyıcısı kadınlar”, Çarçel Engizek’in “Rojava’da ekonomik öz savunma” ve Evîn Zîlan’ın “Helwestek ne demokratîk û zagonî ye” makaleleri ile Fidan Yıldırım tarafından hazırlanan Hindistanlı gazeteci ve kadın hakları savunucusu Gauri Lankesh’in portresi de ilgi çekici.

‘XELEKEK Jİ PÊLA BERXWEDANÊ’

Aynı gündemler, farklı içeriklerle Kürtçe sayfalarına da yedirilmiş. KJK Koordinasyonu Üyesi Mizgîn Amed’in “Sara: Xelekek ji pêla berxwedanê”, Sara Aktaş’ın 6 Ocak 2016’da Sîlopî’de katledilen Sêvê Demir, Pakize Nayir ve Fatma Uyar’a ilişkin kaleme aldığı “Li pey sê kulîlkên berxwedêr” yazılarının yanı sıra birçok yorum ve görüş yer alıyor.