Rapor: Kadın-erkek eşitliği 123 yıl uzakta
Dünya Ekonomik Forumu'nun yayımladığı 2025 Küresel Cinsiyet Uçurumu Raporu, kadın-erkek eşitliğinde ilerleme olduğunu gösterse de tam eşitliğe ulaşmanın mevcut hızla 123 yıl alacağını ortaya koydu.
Dünya Ekonomik Forumu'nun yayımladığı 2025 Küresel Cinsiyet Uçurumu Raporu, kadın-erkek eşitliğinde ilerleme olduğunu gösterse de tam eşitliğe ulaşmanın mevcut hızla 123 yıl alacağını ortaya koydu.
Rapor, 148 ülkeyi kapsıyor ve cinsiyet eşitliğini ekonomik katılım, eğitim, sağlık ve siyasi güç alanlarında inceliyor.
Raporda öne çıkan bulgular özetle şöyle:
- Küresel cinsiyet eşitliği oranı şu anda yüzde 68,8, pandemi sonrası önemli bir artış olduğunu gösteriyor.
- İzlanda, %92,6 oranla 16. kez üst üste en eşitlikçi ülke oldu. Fransa, yüzde 76,5 ile 35. sırada.
- Kadınlar dünya genelinde iş gücünün yüzde41,2’sini oluşturmasına rağmen, lider pozisyonlarda oranları sadece yüzde 28,8.
- Kadınlar erkeklere göre yüzde 55 daha fazla kariyer arası veriyor, bu da gelir ve terfi fırsatlarını etkiliyor.
TEKNOLOJİK RİSKLER
Yapay zekâ ve ticaretin dönüşümü gibi teknolojik gelişmelerin, özellikle düşük gelirli ülkelerdeki kadınların işlerini riske atabileceği vurgulanıyor. Covid-19 pandemisiyle görüldüğü gibi, kadınlar ekonomik krizlerden daha fazla etkileniyor.
YÖNETİCİLİK POZİSYONLARI
Kadınlar üniversite eğitiminde erkekleri geride bıraksa da, bu başarı üst düzey yöneticilik pozisyonlarına yansımıyor. Bu durum, ekonomik potansiyelin yeterince değerlendirilemediğini gösteriyor.
Raporda, eşitliğin sağlanması için mevcut çalışma modellerinin yeniden düşünülmesi ve kadınların kariyer yolculuklarının daha esnek hale getirilmesi gerektiği vurgulanıyor. Ayrıca, kadın istihdamını koruyacak ticaret ve sosyal politikaların önemi vurgulanıyor.
Raporda, “Eşitliğe yapılan yatırımlar, ülkelerin daha dayanıklı, müreffeh ve üretken ekonomiler kurmalarına yardımcı olabilir. Küresel Cinsiyet Uçurumu Raporu'nun son baskısı, eşitliğin mevcut durumunu ölçerek ve en büyük ilerlemeyi kaydeden ülkeleri belirleyerek karar vericileri güçlendirmeyi amaçlamaktadır. Değişim mümkündür ve ilerleme ulaşılabilir bir hedeftir” denildi.