TJK-E Önder Apo'nun özgürlüğü için sahaya iniyor
TJK-E, 3 Mayıs'ta 'Özgür Yaşamla Diyaloglar' kampanyası başlatıyor. Bölgelerin planlamalarını yaptığını belirten TJK-E Sözcüsü Ayten Kaplan, 3 Mayıs'ta yürüyüşlerin yapılacağını paylaştı.
TJK-E, 3 Mayıs'ta 'Özgür Yaşamla Diyaloglar' kampanyası başlatıyor. Bölgelerin planlamalarını yaptığını belirten TJK-E Sözcüsü Ayten Kaplan, 3 Mayıs'ta yürüyüşlerin yapılacağını paylaştı.
TJK-E Sözcüsü Ayten Kaplan, 'Özgür Yaşamla Diyaloglar' kampanyasıyla Önder Apo'nun çağrısı ekseninde demokratik toplumu yaratmak için kadınların görüşünü alarak, süreci destekleyeceklerini söyledi.
Kürt dostlarının 10 Ekim 2023’te başlattığı 'Önder Apo'ya Özgürlük, Kürt Sorununa Çözüm' hamlesiyle küresel çapta büyük eylem etkinlikler yapılmaya devam ediyor. Bu eylemlerin büyük bölümüne ise kadınlar öncülük etti. Önder Apo'nun kadın özgürlükçü paradigmasını sahiplenen kadınlar, yaptıkları eylem etkinliklerle Önder Apo'nun özgürlüğünü talep ediyor. Türkiye'de Ekim’den devam eden çözüm odaklı tartışmalar sonrası Önder Apo ile yapılan görüşmelerde de kadın mücadelesi ön plana çıktı. Önder Apo, kadınlara özel mesaj göndererek kadın direnişinin ve kadın özgürlüğünün önemine bir kez daha vurgu yaptı. TJK-E (Avrupa Kürt Kadın Hareketi) yaptığı açıklamada, Önder Apo'nun özgürlüğü talebiyle küresel hamle içinde yeni bir kampanya başlattığını duyurdu. TJK-E'den yapılan açıklamada 3 Mayıs'ta başlayacak kampanyaya 'Özgür Yaşamla Diyaloglar' adı verildi.
TOPLUM, KADININ ÖZGÜRLEŞMESİYLE DEMOKRATİKLEŞEBİLİR
Kampanyaya ilişkin ANF'nin sorularını yanıtlayan TJK-E Sözcüsü Ayten Kaplan, Önder Apo'nun 27 Şubat’taki çağrısıyla önemli bir inisiyatif aldığını ve bu süreci yürüttüğünü fakat bu süreç karşısında toplumun demokratikleşmesi için kadınların da önemli bir misyonu olduğunu kaydetti. Önder Apo'nun paradigmasını yaymak; farklı çevrelerin de görüş ve önerilerini almak istediklerini ifade eden Ayten Kaplan, "Kadın konusunda platformlar kurup, kadının toplum içindeki yerini, kimliğini, iradesinin kabulünü, kadının toplum içinde kabulünü tartışacağız. Demokratik bir toplum, ancak kadının özgürlüğü ve kadının toplumdaki yeriyle olabilir" dedi.
HER BÖLGE KENDİ ÖZGÜNLÜĞÜNE GÖRE EYLEMLER GELİŞTİRECEK
Kampanya kapsamında eylem etkinliklerden önce nasıl bir yol izleneceğinin tartışılacağını söyleyen Ayten Kaplan, belirlenen yol haritasına göre, kültürel ve sanatsal etkinlikler ile tartışmalar, atölyeler, açık hava etkinlikleri, yürüyüş ve basın açıklamaları da dahil olmak üzere çok çeşitli planlamaların ortaya çıkacağını ifade etti.
Her bölgenin kendi özgünlüğüne göre eylem ve etkinlikler yapacağını söyleyen Ayten Kaplan, güncel sürece ilişkin tartışmalar ile Önder Apo'nun bu süreçteki rolü ve özgürlüğünün olası sonuçlarının da değerlendirileceğini kaydetti.
Bölgelerin kendi planlamalarını yapmaya başladığını söyleyen Ayten Kaplan, 3 Mayıs'ta pek çok merkezde yürüyüşlerin yapılacağını paylaştı.
FARKLI ÇEVRELERİ BU SÜRECE DAHİL ETMEK İSTİYORUZ
Eylem etkinliklerin zamanla genişleyeceğine işaret eden Ayten Kaplan, farklı çevreleri de bu kampanyaya dahil etmek gibi bir hedeflerinin olduğunu aktardı. Yine İranlı, Asuri-Süryani, Ermeni kadınlarla da ortak hareket edeceklerini ifade eden Ayten Kaplan, şunları söyledi: "Tek tek yerellerde görüşmelerle kadının iradesini bir araya getiren, ortaklaştıran ve güçlendiren bir çalışma olacak. Önder Apo'nun çağrısı ekseninde demokratik toplumu yaratmak için kadınların görüşünü alarak süreci destekleyeceğiz.”
Önder Apo'nun çağrısına rağmen devletin henüz somut bir adım atmadığını hatırlatan Ayten Kaplan, Kadın Özgürlük Hareketi'nin örgütlü toplumu yaratmak için önemli bir misyonu olduğunu altını çizdi. Kürt halkının örgütlü olduğunu, ancak bu örgütlülüğün farklı toplumsal kesimlerle ilişkilenerek daha da genişletilebileceğini belirten Ayten Kaplan, "Değişim dönüşümü geliştirmek istiyorsak başka kadın oluşumları ile ortaklaşmamız gerekiyor" dedi.
HERKES BU SÜRECE KATILMALI
Ayten Kaplan, bu sürece herkesin katkı sunabileceğini ve sunması gerektiğini söyleyerek, şunları ekledi: “Bu tür tartışmalar sürecinde ya da diyalog sürecinde başlayan bu tür çalışmalarda en ufak görüş bile özgür geleceğin örgütlenmesi için büyük katkılar sunabilir. Kadınları ve toplumumuzu da bu tartışmalara katılmaya davet ediyoruz. Herkes bu sürecin doğru gelişmesi ve demokratik bir toplumun örgütlenmesi için katkı sunmalıdır."