Yazılı bir mesaj yayınlayan YPG Genel Komutanlığı, “8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nü, mücadeleci, emekçi, direnişçi tüm kadınlara, yüreklerimize özgür yaşam sevgisini aşılayan kadın özgürlüğünün arayışçısı Önder Apo'ya kutluyoruz” dedi.
Mesajda devamla şu ifadeler yer adı: “Tarihin başlangıcından bugüne her türlü tacize, işkenceye, şiddete karşı direnen, direnişleriyle toplum hafızasında yer edinen ve gurur kaynağı olan tüm kadınları selamlıyoruz. Mücadelesiyle Clara, bilimiyle Hypatia, kalemiyle Newal El-Sadawi, militanlığıyla Sakine Cansız kadın özgürlüğüne öncülük etmiştir. Bu kahraman kadınlar şahsında, Rojava’daki zorlu savaşın şehitleri, şehit Komutan Arjin Kobanê’yi, Ronahî Yekta’yı, Beritan Şoreş’i, Jinda Botan’ı, Arjin Efrîn’i, Beritan Ereb’i ve tüm kadın özgürlük şehitlerini minnet ve saygıyla anıyor, cesaretleri önünde saygıyla eğiliyoruz. Kadın Savunma Birlikleri (YPJ) olarak nasıl ki kadınları ve halkları koruma temelinde örgütlendiysek; 14 yıldır büyük bir mücadele, savaş ve fedakarlıkla direndiyse, bundan sonra da direnmeye devam edecek ve 2025 yılını halklar için özgürlük, barış ve eşitlik yılı yapacağız.
8 Mart direniş kültürü, bugün YPJ öncülüğünde Kuzey ve Doğu Suriye devam etmektedir. Kadınlar hayatın her alanında eşsiz bir fedakarlık, kahramanlık ve dirençle kendilerini ve toplumlarını savunmaktadır. Bu topraklarda binlerce güzel can kahramanca mücadele etti, özgürlük mücadelesinde şehit oldu. Dünyanın dört bir yanından, Kürdistan'ın dört bir yanından kadınlar devrime akın akın katıldı ve cesaretleriyle destan yazdı. Demokratik Ulus ruhuna sahip olan bu direnişçi topraklar, kutsallığına kutsallık kattı. Bir kez daha her inançtan, her etnik gruptan, her renkten insan birbirine sarılarak bu tarihi mücadeleye tanıklık etti. Kadınların inancı, bilgisi, iradesi ve gücüyle bu mücadele zaferle taçlanacaktır.
Önder Apo paradigmasıyla kendini inşa eden ve aydınlatan kadınlar, dün demokratik toplumu inşa etmek ve savunmak için nasıl mücadele ettiyse, bugün de ve gelecekte de öncülük görevini üstlenecektir. Bu da YPJ’nin öncülüğünde gerçekleşecektir. Savaşın sürdüğü bu anlarda, 8 Mart bayramımızı kutladığımız bu anlarda, kadın savaşçılarımız, yoldaşlarımız, savaş meydanlarında yoğun bombardımanlara maruz kalmaktadır. Türk devleti ve çeteleri her gün savaş uçaklarıyla, SİHA'larla, tanklarla, toplarla bölgelerimize saldırmaktadır. Bir başka deyişle, 8 Mart direniş ruhu bugün her zamankinden daha yükselmekte, işgal saldırılarını boşa çıkarmaktadır.
Önder Apo'nun çağrısı bütün halkımızın ve kadınların yüreğinde büyük bir coşku ve heyecan yaratmıştır. Bu heyecan 8 Mart ruhuyla daha da artmaktadır. Önder APO'nun çağrısını anlamlı ve değerli buluyoruz. Kürt sorununun çözümü konusunda bugün yaşanan tartışmaları yakından takip ediyoruz. Türk devleti bugün Tişrîn Barajı ve Qereqozax Köprüsü'ne yönelik yoğun saldırılarıyla sürece karşı tutumunu göstermektedir.
Suriye son 14 yıldır büyük acılar, ızdıraplar yaşadı. Bu toplumsal acılar HTŞ ve başındaki Colani tarafından giderilemez. Şam'da kurulan hükümet cihatçı ve selefi zihniyetle sorunları çözemez. 14 yıllık yıkımı ve acısını ortadan kaldıramaz. Bu yönetime muhalif olanlar bugün Suriye genelinde sistematik saldırılara, şiddete ve soykırıma tabi tutuluyor. Dürzi halkı baskı ve saldırılara maruz bırakılıyor, Alevi halkı soykırıma uğratılıyor, Kürt halkı inkar ediliyor. Arap halkı da iradesiz ve seçeneksiz bırakılıyor. Herkesi sessiz kalmaya ve zulme boyun eğmeye zorlayan bir zihniyet, sorunları çözemeyeceği gibi, Baas rejiminin başına gelen akıbetten de kendisini kurtaramaz. Dolayısıyla aynı yol ve yöntemi çözüm olarak benimseyenlerin sonu Baas rejiminin sonu gibi olacaktır.
Bu anlamda Suriye'nin demokratikleşmesi için üzerimize düşen görevi yerine getirmeye hazır olduğumuzu, bu konuda çözümlerimizin ve projelerimizin hazır olduğunu belirtiyoruz. Toplumun demokrasiye, eşitliğe ve özgürlüğe ihtiyacı vardır. Tüm renklerin, dillerin, inançların yer aldığı bir sistemle Suriye’yi demokratik temeller üzerinde yeniden inşa edebiliriz. Böylesi bir Suriye herkesin arzusu ve temennisidir. Bunun öncüsü de savaşın en büyük mağduru olan ve savaşı bitirebilecek güce sahip olan kadınlardır.
YPJ olarak bizler yalnızca Kuzey ve Doğu Suriye'nin savunma gücü değiliz, aynı zamanda Suriye'deki tüm halkların, inançların, dillerin ve kültürlerin savunucusuyuz. Bu anlamda, Kuzey ve Doğu Suriye’de halkımıza yönelik vahşi saldırılar devam ettiği sürece, kimse bizden silah bırakmamızı bekleyemez. Kadınlar, halkımız ve bu topraklar tehdit ve tehlike altındayken meşru savunma, en meşru hakkımızdır. Meşru savunma hakkı en doğal yaşam hakkıdır, hiç kimse kadınları ve halkı savunmasız bırakamaz.
Bir kez daha 8 Mart ruhuyla, kesintisiz kadın direniş kültürüyle, tüm kadınlara olan bağlılığımızı ve kararlılığımızı belirtiyor, 2025 yılının tüm dünya kadınları için dayanışma ve büyük mücadele yılı olacağına inanıyoruz. Bu mücadele bizi kadınların öncülük ettiği Demokratik Toplum çağına taşıyacaktır. Bu inançla bir kez daha 8 Mart Direniş ve Özgürlük Savaşı Günü’nü tüm kadınlara kutluyoruz.”