Fendik cinayeti bilirkişi raporu: Etkin soruşturma yürütülmedi

Yüksekova'da Necmettin Fendik’i evinde katleden polis hakkında yürütülen yargılamada hazırlanan bilirkişi raporunda, cinayetin yeniden soruşturulması ve olay yerinde keşif yapılması talep edildi.

Hakkari'nin Yüksekova ilçesine bağlı Güngör Mahallesinde 16 Temmuz 2017 gecesi evine yapılan baskın sırasında polis tarafından katledilen Necmettin Fendik davasında hazırlanan bilirkişi raporunda konuya ilişkin 4 yıldır doğru bir soruşturma yürütülmediği belirtilerek, yeniden etkin bir soruşturmanın başlatılmasını talep etti. Prof. Dr Durmuş Tezcan, Dr. Öğretim Üyesi İdris Güzel ve Öğretim Görevlisi İsmail Özkan’dan oluşan bilirkişi heyetinin raporu mahkemeye sunuldu.

Evine yapılan baskın sırasında polisin açtığı ateş sonucu infaz edilen Necmettin Fendik’in davası aradan geçen 4 yıla rağmen hala sonuçlanmadı. Yüksekova Cumhuriyet Savcılığı ve Yüksekova Ağır Ceza Mahkemesi'nin ‘Taksirle adam öldürmek’ suçlamasıyla yargıladığı polis memuru Ali Fuat Kansız hala polis olarak görevini sürdürüyor.

FENDİK POLİS TARAFINDAN İNFAZ EDİLDİ

Necmettin Fendik’in 16.07.2017 tarihinde evinde boynundan vurularak infaz edilmesinin ardından adli ve hukuki süreç ise şöyle gelişti: Ev baskınına gerekçe olarak gösterilen ihbarda iddia edilen şüpheli şahıslar ve mühimmatlara ilişkin herhangi bir bulguya rastlanmadı. Fendik’i infaz eden polis Ali Furkan Kansız ve tanık olarak ifade veren polisler Fatih Polat, Uğur Kurt, İsmail Çetin, Nurullah Dalgın eve girdikleri sırada içeri doğru düştüklerini ve bu sırada polis memuru Kansız’ın elinde bulunan silahın ateş alarak Fendik’in ölümüne neden olduğunu iddia etti.

Yüksekova Cumhuriyet Savcılığı taksirle ölüme sebebiyet vermek suçundan soruşturma başlattı. Yüksekova Cumhuriyet Savcılığı silahlı terör örgütüne üye olma iddiasıyla Polis Memuru Ali Fuat Kansız’ın adli kontrol altına alınmasına karar vererek yurt dışına çıkma yasağı getirdi. Polisler, Fendik’in elinde olay sırasında silah bulunduğunu iddia etti ama Yüksekova Cumhuriyet Savcılığı, Fendik hakkında "Ruhsatsız ateşli silah ve mermiler almak" suçlamasıyla başlatılan soruşturmada kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi.

CUMHURİYET SAVCILIĞI: POLİS MEMURU DİKKATLİ VE ÖZENLİ DAVRANMAMIŞTIR

Cinayete ilişkin hazırlanan iddianamede, "Necmettin Fendik’in taksirle (Tedbirsizlik, ihmal, meslekte acemilikten kusurlu olma durumu” ölümüne neden olma suçundan Ali Furkan Kansız hakkında Yüksekova Asliye Ceza Mahkemesi’ne dava açılmıştır. Soruşturma dosyası kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, şüphelinin dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranışta bulunarak maktulün ateşli silahlı vurmasıyla hayatını kaybetmesine neden olması neticesinde taksirle öldürme suçunu işlediği tüm soruşturma evrakından anlaşıldığında TCK 85/1, 53/6 ve 54/4 gereğince cezalandırılmasına karar verilmesi iddia ve talep olunur" denildi.

KUDRET FENDİK: POLİSLER HEDEF GÖSTEREREK EŞİMİ ÖLDÜRDÜ

Müşteki Kudret Fendik ise ifadesinde, çocuklarıyla birlikte evde olduklarını, gece saat 24.00’da dış kapının camının kırılması ile uyandıklarını, kendisinin elektriği, eşinin de kapıya açmaya gittiğini belirterek, "Polis hiçbir ihtarda bulunmadan kapının kırılan camından içeriye ateş açtı. İçeriye yüzleri maskeli beş polis tarafından ateş edildi, o sırada elektriği açtığım için olayı net gördüm. Eşim kapıya giderken elinde herhangi bir silah yoktu, eşimin hangi polisin silahından çıkan kurşunla öldüğünü bilmiyorum. Eşim kaza ile vurulmadı, polisler hedef gözeterek eşimi vurdu. Eşim boynunun alt kısmından yaralanmıştı. Yaklaşık bir saat boyunca eşime müdahale edilmedi, ambulans çağrılmadı. Israrlarım üzerine ambulans çağrıldı. Şikayetçiyim ve davaya katılmak istiyorum" diye ifade verdi.

MUHTAR: BASKIN SIRASINDA EVDE DEĞİLDİM

Katliamcı polislerin baskın sırasında evde bulunduğunu iddia ettikleri Güngören Mahallesi Muhtarı M. Arif Baykal ise, "O gece arama sırasında polisler ile birlikte Necmettin Fendik’in evine götürülmedim. Bu nedenle Necmettin Fendik’in nasıl ve kim tarafından yaralandığını ve ölüm nedenini bilmiyorum. Ertesi gün emniyetten arandım, olayın olduğunu ve tutanak tutulması gerektiğini söylediler. Polislere güvenerek imzalamam gerektiğini söyledikleri yeri imzaladım" şeklinde ifade verdi.

YÜKSEKOVA MAHKEMESİ GÖREVSİZLİK KARARI VERDİ

Bunun üzerine Yüksekova 2. Asliye Ceza Mahkemesi görevsizlik kararı vererek dosyayı Yüksekova Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderdi. Polis Ali Fuat Kansız’ın avukatı bu görevsizlik kararına itiraz etti. Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesi davanın Yüksekova Ağır Ceza Mahkemesinde görülmesine karar verdi.

MAHKEME BİLİRKİŞİ RAPORU İSTEDİ

Yüksekova Ağır Ceza Mahkemesinde ilk duruşma 14.11.2019 tarihinde Yüksekova Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Yüksekova Ağır Ceza Mahkemesi, 6. celse duruşmasında, "Sanığa isnat edilen eylem nedeniyle kusurlu bulunup bulunmadığı veyahut suç kastının tayin ve tespiti bakımından 2559 polis vazife ve salahiyeti kanunun bağlamında mevzuata uygun hareket edip etmediği, görev ve yetkisinin dışına çıkıp çıkılmadığı" hususunda İstanbul Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesi’ne talimat yazılarak bilirkişi listesinde kayıtlı, hukuk fakültesinde öğretim üyesi olan ve en az doktora seviyesinde uzmanlığı bulunun 3 kişilik bir bilirkişi heyetinden rapor alınmasına karar verildi.

Bilirkişi heyeti ise hazırladığı raporda şu hususlara vurgu yaptı:

* Telefondan gelen ihbar, polisin çeşitli haber kaynakları vasıtası ile teyit edilmeden, haberin doğruluğu araştırılmadan Yüksekova Cumhuriyet Başsavcılığında gecikmesinde sakınca bulunan hal olarak değerlendirilerek konutta arama emri verilmiştir. Telefon ihbarının araştırıldığına ve doğruluğunun teyit edildiğine dair dosyada hiçbir bilgi ve belgeye rastlanmamıştır. Yani gece vakti, saat 00.15 sıralarında gelen bir telefon ihbarı teyit edilmeden, araştırılmadan gece konutta arama yapılması için Cumhuriyet Savcılığından emir alınmış ve özel harekât grubuna operasyon talimatı verilmiştir.

* 5271 sayılı ceza muhakemesi kanununun 116 ve 119 maddesine göre arama kararı yahut arama emri alınarak gündüz saatlerinde arama yapılması gerekiyordu. Bahse konu ihbar araştırılmış olsaydı, ihbarda adı geçen örgüt mensuplarının gece arama yapılan konutta olmadığı anlaşılacak, en az riskle arama yapılmış olacaktı.

* Anayasanın 21. Maddesi gereği, konut dokunulmazlığı sıkı bir koruma altına alınmıştır. Kimsenin konutuna dokunulamaz. Usulüne göre hakim kararı olmadıkça, yine bu sebeplere bağlı olarak gecikmesinde sakınca bulunan hallerde de kanunla yetkili kılınmış merciin yazılı emri bulunmadıkça; kimsenin konutuna girilemez, arama yapılamaz ve buradaki eşyaya el konulamaz. Yetkili merciin kararı 24 saat içinde görevli hakimin onayına sunulur. Hakim kararını el koymadan itibaren 48 saat içinde açıklar. Aksi halde el koyma kendiliğinden kalkar. Konutta, işyerinde ve diğer kapalı yerlerde adli arama gece yapılamaz. Ayrıca bu yerlerde kolluk amirinin yazılı emriyle de arama yapılamaz.

* Yüksekova Cumhuriyet Başsavcılığı’nın arama ve el koyma emrinde suçüstü hali belirtilmemiş, gecikmesinde sakınca bulunan hal belirtilmiş, ancak arama emrinin gerekçesi açık bir şekilde yazılmamıştır.

* Arama tutanağı ve olay yeri inceleme tutanağında maktul Necmettin Fendik’in ailesinden herhangi birinin imzası bulunmamaktadır. Maktul Necmettin Fendik’in sabıkasının olduğuna ve örgüt içerisinde faaliyet gösterdiğine yahut yardım yataklık yaptığına dair dosyada herhangi bir bilgi ve belgeye rastlanmamıştır.

* Dosyada, "Abi biraz önce de aradım sizi. Bu Fikret Fendik’in evine girdiniz siz ama o arka camdan kaçtı atlayıp kaçıyor, arkadan atladı gördüm ben onu" mesajı bulunmaktadır. Polis ev arama tutanağında evin çevresinde tedbir alındıktan sonra aramaya başlandı diyor. Bu mesajın kasıtlı gönderildiği ve hiçbir dayanağının olmadığı açıktır.

* Ev aramasında bulunan ve operasyonu gerçekleştiren polis birimi, özel harekat polisidir. Sanıklar Ali Furkan Kansız, tanıklar Fatih Polat, Uğur Kurt, İsmail Çetin ve Nurullah Dalgın bu birimde görevli polisler değildir. Tanık polisler, Ali Furkan Kansız’ın ifadesini doğrular şeklinde ifadeler vermişlerdir.

* Maktul Necmettin Fendik’in ölümünden sonra düzenlenen otopsi raporunda tek mermi girişi olduğu belirtilmiş. Kişinin vücudunda bir adet ateşli mermi çekirdeği isabet etmiş olup müstakilen öldürücü nitelikte olduğu, boyun sağ taraftan giren mermi çekirdeğinin sağdan sola ve hafif aşağı seyirle boyun damarlarından yırtılmalar, alt servikal ve tebralar ve ilk 3 kotun vertebralar ile eklam yaptığı yerlerde kırıklara sebebiyet vererek sol skapula üst dış kenarı hizasında cilt altında kaldığı belirtilmiştir. Burada bir karşılıklı silahlı çatışma yaşanmamıştır.

* Şüpheli polis Ali Furkan Kansız ve tanık polisler yere düşme esnasında kazara silahın ateş aldığını iddia etse de kapının kırılması sonrasında şüpheli Ali Furkan Kansız’ın tanık Fatih ile birlikte evin içine düşmesi ve atışa hazır halde bulunan tabancanın ateş alarak evin içinde Necmettin Pendik’e isabet etmesi, onu yaralaması ve ölümüne sebebiyet verilmesi polis Vazife ve Salahiyet Kanunun 16. Maddesinde yer alan silah kullanma yetkisi, meşru savunma ve zorunluluk hali ile ilişkilendirilememiştir. Yani henüz silah kullanma yetkisi doğmamış görevli Ali Furkan Kansız da silahı kullanmadı, düşme sonucunda ateş aldığını beyan etmektedir.

* Öldürme olayının bir devlet görevlisi tarafından, adli görev sırasında işlenmiş olması iddiası nedeniyle Cumhuriyet Savcısı tarafından etkin bir soruşturma yapılması gereklidir. Cumhuriyet Savcısının olaydan sonra soruşturma kapsamında sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun 85. Maddesine göre olay yerine gitmesi, burada şüpheli, müdafi, tanıklar, müşteki, müşteki vekili ve konunun uzmanı ile birlikte olayın hemen akabinde, tarafların iddiaları doğrultusunda, olayın başlangıcından sonuna kadar uygulamalı olarak yer gösterme işlemi yaparak kayda alabilirdi.

* Şüpheli Ali Furkan Kansız'ın ifadesinde belirttiği gibi düşüş yeri, maktul Necmettin Fendik’in bulunduğu yer, silahın ateş aldığı yer, atış mesafesi, atış açısı, mermi yolu, duvardan sekmenin olup olmadığı, başka atışın yapılıp yapılmadığı ve ayrıca müşteki Kudret Fendik ve avukatının yukarıda yer alan iddiaları ile otopsi raporunda geçen “… Boyun sağ tarafından giren mermi çekirdeğinin sağdan sola ve hafif aşağı seyirle boyun damarlarında yırtılmalar, alt servikal vertebralar ile 3 kotun vertebralar ile eklem yaptığı yerlerde kırıklara sebebiyet vererek sol skapula üst dış kenarı hizasında cilt altında kaldığı” hususlarının araştırılması gerekmekte idi. Soruşturma sırasında Maktul Fendik’in elinde olduğu belirtilen 705111 seri numaralı pietro beretta 7.65 ibareli tabanca ve mermileri üzerinde balistik inceleme yapıldığı dosyadaki teknik raporlardan anlaşılmaktadır. Olay yerinden alınarak incelenmesi gereken boş kovan ile maktul Fendik’in vücudunda çıkan mermi ile konutta arama yapan ve aramaya katılan görevlilerin silahları üzerinde, kriminal polis ya da jandarma laboratuvarında balistik mukayese incelemeleri yapıldığına ilişkin dosyada bilgi ve belgeye rastlanmamıştır.

RAPORUN SONUÇ BÖLÜMÜ

1. CMK maddelerine uygun bir şekilde konut aramasının gece yapılmasında gecikmesinde sakınca bulunan bir halin gerekçesi dosyada mevcut olmadı.

2. CMK kanunun 85 maddesine uygun olarak Yüksekova C.Başsavcılığınca konutta yer gösterme işleminin yapılmadığı, ifadeler doğrultusunda yukarıda detaylı olarak açıklanan şekilde etkin bir soruşturmanın yürütülmediği.

3. Yüksekova Ağır Ceza Mahkemesinde maktul Necmettin Fendik’in ölümü ile sonuçlanan konut aramasında, sanık Ali Furkan Kansız’ın ihmal veya kastın bulunup bulunmadığının anlaşılması için 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun 83 ve 84. maddesinde yer aldığı şekliyle sanık, tanık, müdafi, mağdur ve mağdur vekilinin hazır bulunması ve bölge adliyede bulunan uzman adlı bilirkişinin de tayin edilmesi ile olay yerinde tatbikat ve keşif yapılmasının kovuşturma evresi bakımından olayın çözümüne katkı sağlayacağı.