Tarihçi ve şair Mustafa Reşîd'ten birlik çağrısı

Efrîn'i işgal eden Türk devletinin aynı planları Başur için de devreye koyduğunu söyleyen Rojavalı tarihçi ve şair Mustafa Reşîd, Başur'un Efrîn olma tehlikesi ile karşı karşıya olduğuna dikkat çekti.

Türk devletinin Güney Kürdistan'a yönelik işgal saldırılarına tepkiler devam ediyor. Rojavalı tarihçi ve şair Mustafa Reşîd, Türk devletinin işgal saldırılarına ve saldırılara karşı yaşanan sessizliğe tepki gösterdi. Türk devletinin zaten Başur'da askeri üslerinin bulunduğunu hatırlatan Reşîd, Başur ve Irak hükümetinin işgal saldırılarına yönelik bir tutum alması gerektiğini vurguladı.

Kürt halkının dünyada izole edildiğini ve bundan cesaret alan Türk devletinin saldırılarını arttırdığını söyleyen Reşîd, "Kürtlerin izole edilmesinden dolayı Türk devleti ne isterse yapıyor dünya da buna sessiz kalıyor. Başur'un sessizliği de çok dikkat çekici. Türk devletinin Güney'deki işgalinin bir örneği yok. Ağaçları kesiyor, satıyor, ormanları yakıyor yani böyle bir sömürgecilik yok. Ne İngiltere sömürgeciliğine, ne Fransa sömürgeciliğine, ne de Hollanda sömürgeciliğine benziyor. Türk devleti bunu Efrîn'de de yapıyor, Başurê Kürdistan'da da yapıyor. Bir Kürt olarak topraklarımıza yönelik bu saldırıları şiddetle kınıyorum. Bu saldırılara karşı tutum almak yeterli değil, önemli olan sorunun nasıl çözüleceğidir" diye konuştu.

KÜRT HALKINA DESTEK OLMUYORLAR

Türk devletinin saldırılarına karşı Kürt halkına ciddi bir desteğin verilmediğini vurgulayan Reşîd bunu sebebini ise şu şekilde anlattı: "Başur ve dünyanın sessiz kalması dediğim gibi izole edilmemizle alakalı. Kimse bize destek olmuyor. 1990'lı yıllarda hareketimiz 'terör örgütü' listesine alındı. Bundan sorumlu kişilerden hesap sorulması gerekir, bizi neden bu aşamaya getirdiler? O dönem yapmayın, etmeyin dediğimizde bize, 'kimse önümüzde duramaz' diyorlardı. Bunlardan hesap sorulmalı.

Bu sorunlar halledilmediği taktirde dünya her zaman sessiz kalacaktır. Adımız 'terör örgütü listesi'nden çıkmadığı sürece bu durum değişmeyecek. Böyle konuştuğum için bazı arkadaşların zoruna gidiyor, bunun nedenini anlamıyorum. Çözüm mü istiyoruz, yoksa 'hayır şimdiye kadar yaptığımız her şey doğru' mu diyeceğiz. Dünyada böyle bir şey yok. Çalışma yürüten insanlar hata da yapıyor, yanlış da yapıyor. Bir kez daha söylüyorum 1990'lı yıllarda yapılan bazı eylemler yanlıştı ve hareketimize zarar verdi. Eğer dünyada hala izole edilmiş durumdaysak, bu yanlışların düzeltilmemesinden kaynaklıdır."

BAŞUR VE IRAK HÜKÜMETİ İŞGALE KARŞI TEPKİ GÖSTERMELİ

İşgalin ardından Türk devletinin Efrîn'i talan ettiğini hatırlatan Mustafa Reşid, aynı talanın Başur'da da yapılmak istendiğini söyledi. Güney Kürdistan'ın da Efrîn olma tehlikesi olduğunu vurgulayan Reşîd, konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı: "Türk devleti Efrîn'de halkın olan zeytin ağaçlarına, bağ ve bahçelere el koydular. Yaptıkları zulüm ve işkencelerden dolayı insanlar bir şey de diyemiyor çünkü işgalcilerin ellerinde silahlar var, Kürtler ise silahsız.

Türk devleti Efrîn'deki işgal planını Başur'da da hayata geçirmek istiyor. Başur halkı da bir çok kez bunu dile getirdi. Başur halkı işgal saldırılarından dolayı köylerini terk etmek zorunda kalıyorlar. Türk devleti şu an 30 km Başur topraklarına girmiş durumda, daha da ileri gitmeye çalışıyor. Zaten Başur'da askeri üsleri bulunuyor. Bütün bu saldırılara rağmen ne Başur, ne de Irak hükümeti tepki gösteriyor.

Başur ve Iraklı bakanlar tepki açıklaması yaptı ama bu yeterli değil asıl tepkiyi hükümetin göstermeli. Başur ve Irak hükümetinin bu saldırılara karşı bir tutum almaları gerekir. Ama maalesef bu yaşanmıyor. Bütün bunlar da dünyada izole edilen bir halk olmamızla bağlantılıdır. Bazı arkadaşlar DAİŞ ile mücadelenin ardından tüm dünyada kabul edildiğimizi düşünüyor ama bu doğru değil çünkü hala 'terör örgütü listesi'ndeyiz ve hala kimse bize destek olmuyor."