İlk yenilgisini Kobanê'den aldıktan sonra YPG/YPJ ve QSD'den darbe üstüne darbe alan DAİŞ, sonunu geciktirmek için Kuzey Kürdistan ve Avrupa'da çeşitli katliamlar gerçekleştirdi. DAİŞ'i himayesine alan Türk devleti, Kürtlerin binlerce şehit vererek, elde ettiği kazanımları kaybettirmek için DAİŞ'in yerini almaya hazırlanıyor.

Ortadoğu'da karanlığın hükümranlığını kurmak için 2014 yılında özellikle Irak ile Suriye'de palazlandırılan önce "hilafet" ardından da "devlet" ilan eden Irak Şam İslam Devleti'nin (DAİŞ) saltanatı, Kobanê'de ilk darbesini aldıktan sonra örgüt için sonun başlangıcı oldu.

Ortadoğu'nun en önemli kentlerinden biri olan Musul'u ele geçirdikten son "hilafet" ve Suriye'nin en kadim kentlerinden biri olan Reqa'yı da ele geçirerek, "İslam Devleti"ni ilan eden DAİŞ, Türk devletinin de kışkırtmasıyla belki de kendileri için en büyük hatayı yaparak, yönünü Kobanê'ye çevirdi.

Kobanê'de YPG/YPJ savaşçıları, başta Kuzey Kürdistan olmak üzere dört parçadaki Kürt halkını seferberliği ve direniş karşısında sessiz kalmayan dünya halklarının enternasyonal dayanışmasıyla DAİŞ ilk yenilgisini aldı.

KOBANÊ'DEN SONRA DAİŞ İÇİN SONUN BAŞLANGICI

Kobanê'de YPG/YPJ karşısında yenildikten sonra tüm dünyada ilk kez "DAİŞ'in yenilebileceği" inancı doğdu ve birçok yerde DAİŞ'e karşı operasyonlar başlatıldı. DAİŞ'in 15 Eylül 2014 tarihinde Kobanê'ye başlayan saldırıları, 27 Ocak 2015 tarihinde 134 günlük tarihi bir direnişle kırıldı.

Kobanê'nin özgürleştirilmesinin ardından sırasıyla; Girê Spî, Eyn Îsa, Tişrîn, Sirîn, Minbic, Tabqa, Reqa, Til Hemis, Til Berak, Hol, Şedadê, Şehba ve Dêrazor'un doğu kırsalında binlerce yerleşim yeri ve milyonlarca sivil, DAİŞ'ten kurtarıldı.

Bazı bölgesel ve uluslararası güçlerin "varlığı üzerine" planlar yaptığı DAİŞ, Kürtler tarafından yenilgiye uğratılınca söz konusu güçler şimdi de "DAİŞ'in yokluğu üzerine" planlar yapmaya başladı.

Yazı dizimizin birinci bölümünde DAİŞ'in dünü, bugünü, ideolojisi, icraatları ve yükselişi ele alınmıştı. Bu bölümünde ise DAİŞ'in Kobanê yenilgisiyle başlayan "çöküş sürecini", Kürt halkına karşı giriştiği kanlı katliamlar, Avrupa kentlerinde yaptığı kanlı saldırılarını ve "sakallarını keserek" Türk devletinin paralı askerleri olmaları sürecini derledik.

DAİŞ YENİLİNCE TÜRK DEVLETİ HAREKETE GEÇTİ

Kobanê işgal girişiminde dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan'ın "Kobanê düştü, düşecek" beklentisi gerçekleşmedi, Halk Savunma Merkezi Karargah Komutanı Murat Karayılan'ın Kobanê'de çatışmaların en şiddetli olduğu günlerde dile getirdiği "Kobanê düşmeyecek, Girê Spî düşecek" sözleri, 15 Haziran 2015'te gerçekleşti.

Kobanê'nin düşmeyişi ve Türk devleti ile DAİŞ arasındaki en önemli ticaret kapısı olan Girê Spî'nin özgürleştirilmesi sonrası Türk medyası attığı "PYD, DAEŞ'ten daha tehlikeli" ve "Güneyimizde büyük bir savaşa hazır olmalıyız" manşetleriyle artık DAİŞ'e ihale edilen savaşı kendilerinin yürüteceğinin işareti oldu.

DAİŞ'İN TÜRKİYE VE KUZEY'DE KÜRTLERE YÖNELİK KATLİAMLARI

Erdoğan'ın tehditleriyle birlikte DAİŞ'in özellikle Kuzey Kürdistan ve Türkiye'de Kürtlere ve demokrasi güçlerine yönelik kanlı saldırılarının fitili ateşlenmiş oldu.

- 5 Haziran 2015: Seçimlere bir gün kala DAİŞ'in HDP'nin Amed mitinginde patlattığı bomba sonucu 4 kişi yaşamını yitirdi, yüzü aşkın kişi yaralandı.

- 20 Temmuz 2015: Kobanêli çocuklara oyuncak götürmek için yola çıkan Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SDGF) üyesi genler Suruç'ta hedef alındı. DAİŞ'in saldırısında 34 genç katledildi, onlarcası yaralandı. Saldırıdan 4 gün önce Erdoğan, Çöktürme Eylem Planı'nın hayata geçirdi.

- 10 Ekim 2015: Demokrasi güçlerinin Ankara'da düzenlediği barış mitinginde DAİŞ tarafından yapılan bombalı saldırıda aralarında çocukların da bulunduğu 103 sivil katledildi, yüzü aşkın kişi ise yaralandı. 1 Kasım seçimleri öncesi Erdoğan, saldırıyla Türkiye'deki toplumsal dinamiklere gözdağı verdi.

- 20 Ağustos 2016: DAİŞ çeteleri Antep'in Şahinbey ilçesinde bir Kürt düğününe düzenlediği bombalı saldırıda çoğu çocuk 59 kişi katledildi, 90'ın üzerinde kişi yaralandı. Erdoğan, saldırıyı "Fırat Kalkanı" işgal saldırısının gerekçesi yaptı.

DAİŞ'İN AVRUPA SALDIRILARI

Sadece Kürtlere değil, dünyanın başına bela olan DAİŞ çeteleri başta Avrupa olmak üzere dünyanın birçok kentinde sivillere yönelik katliamlar gerçekleştirdi.

Avrupa başkentlerindeki katliamların özellikle Erdoğan'ın tehditleri sonrası gerçekleşmesi ve saldırıları gerçekleştiren DAİŞ üyelerinin büyük kısmının Türkiye üzerinden Avrupa'ya geçmiş olmaları da "TC-DAİŞ" ortaklığına ilişkin belgeler olarak kayda geçti.

DAİŞ'in 7 Avrupa ülkesinde gerçekleştirdiği saldırılarda aralarında kadın ve çocukların da olduğu en az 331 kişi yaşamını yitirdi, yüzlerce kişi ise yaralandı.

Fransa'daki 10 saldırıda 227 kişi, Belçika'daki 3 saldırıda 36 kişi, İngiltere'deki 4 saldırıda 36 kişi, Danimarka'daki 2 saldırıda 2 kişi, Almanya'daki 4 saldırıda 13 kişi, İsveç'teki 2 saldırıda 4 kişi ve İspanya'daki bir saldırıda 13 kişi DAİŞ ve türevleri tarafından katledildi.

- 7 Ocak 2015: Fransa'nın başkenti Paris'te hiciv dergisi Charlie Hebdo'nun ofisine silahlı saldırı düzenlendi. Saldırıda 12 kişi katledildi, 11 kişi yaralandı.

- 9 Ocak 2015: Bir DAİŞ üyesi Paris'te bir polisi öldürdükten sonra Vincenne bölgesindeki bir Yahudi marketinde müşterileri rehin aldı ve burada 4 kişiyi katletti.

- 13 Kasım 2015: Fransa'nın başkenti Paris'te eş zamanlı silahlı ve bombalı saldırılarda 7'si saldırgan 137 kişi katledildi, 300'den fazla kişi yaralandı.  Erdoğan'ın tehditleri sonrası gerçekleşen saldırıyı DAİŞ üstlendi.

- 22 Mart 2016: Belçika'nın başkenti Brüksel'de havalimanı ve bir metro istasyonundaki intihar saldırılarında 32 sivil öldü, 300'ü aşkın kişi yaralandı. Erdoğan'ın Belçika'yı tehditleri sonrası gerçekleşen saldırıyı DAİŞ üstlendi.

- 14 Temmuz 2016: Fransa'nın en önemli milli bayramı olan Bastille Günü'nde Nice kentinde kamyonla insanları eze eze ilerleyen DAİŞ üyesi 84 kişiyi katletti.

- 19 Aralık 2016: Almanya'nın başkenti Berlin'de bir TIR Noel pazarına girerek, 12 kişiyi katletti. 56 kişinin ise yaralandığı saldırılar öncesi Erdoğan, mülteciler üzerinden Almanya'yı tehdit etmişti. Saldırıyı DAİŞ üstlendi.

- 22 Mayıs 2017: İngiltere'nin Manchester kentinde sanatçı Ariana Grande'nin konser verdiği Manchester Arena'yı hedef alan saldırıda 23 kişi hayatını kaybetti, 250 kişi yaralandı. Saldırıyı DAİŞ üstlendi.

3 Haziran 2017: İngiltere'nin başkenti Londra'da üç kişi minibüsle Londra Köprüsü'ndeki yayaları hedef aldı. Saldırıda 8 kişi katledildi, 48 kişi yaralandı. Saldırıyı DAİŞ üstlendi.

17 Ağustos 2017: İspanya'nın Barcelona kentinde bir minibüsün kaldırıma çıkarak kalabalığın arasına dalması sonucu 13 kişi öldü, 100'den fazla kişi yaralandı. Saldırıyı DAİŞ üstlendi.

DAİŞ'İN DÜŞÜŞÜNÜN KRONOLOJİSİ

Kobanê zaferinden sonra DAİŞ'e yönelik "Nerede olurlarsa olsunlar hedefimizdir" şiarıyla hareket eden YPG/YPJ (Sonradan QSD ilan edildi) başlattığı hamlelerle Fırat nehrinin kuzeydoğusunda DAİŞ'e yönelik operasyonlara başladı ve bölge karış karış DAİŞ'ten temizlendi.

7 Mart 2015: Kobanê'nin batısındaki Şêxler kasabası özgürleştirildi.

15 Haziran 2015: Girê Spî özgürleştirildi.

23 Haziran 2015: Eyn Îsa kasabası DAİŞ'ten temizlendi.

25 Haziran 2015: DAİŞ çeteleri Türkiye tarafından Kobanê saldırarak, katliam yaptı. Saldırılarda toplam 233 sivil yaşamını yitirdi, 273 sivil ise yaralandı.

27 Temmuz 2015: YPG/YPJ savaşçıları Kobanê'nin güneyindeki Sirîn kasabasını DAİŞ çetelerinden temizledi.

1 Ağustos 2015: Hesekê kent merkezi DAİŞ çetelerinden tamamen temizlendi.

12 Ekim 2015: Suriye halklarından 13 devrimci güç, Demokratik Suriye Güçleri (QSD) çatısı altında kuruluşlarını ilan etti.

31 Ekim 2015: QSD, Hesekê'nin güneyinde ilk operasyonunu başlattı ve birçok yerleşim yeri DAİŞ'ten temizlendi.

11 Kasım 2015: QSD, Xatuniyê kasabası ve gölünü tümden DAİŞ'ten temizledi.

12 Kasım 2015: QSD, Hesekê'nin güneyindeki Hol kasabasını DAİŞ'ten temizledi.

18 Kasım 2015: Şengal-Musul-Hasekê-Reqa dörtyol kavşağı çetelerden temizlendi.

23 Aralık 2015: QSD, Kobanê'nin güney kırsalını DAİŞ'ten temizlemek amacıyla yeni bir hamle başlattı ve birçok bölge DAİŞ'ten temizlendi.

26 Aralık 2015: QSD, Tişrîn Barajını özgürleştirdi.

15 Ağustos 2016: Minbic özgürleştirildi.

10 Mayıs 2017: Tabqa Barajı DAİŞ'ten temizlendi.

17 Ekim 2017: Reqa vilayeti ve ona bağlı onlarca kasaba ve yüzlerce köy 5 aşamalı operasyonlar sonucu DAİŞ'ten temizlendi.

9 Eylül 2017: Dêrazor'un doğu kırsalına başlatılan "Cizre Fırtınası" operasyonunun ilk aşaması başladı.

DAİŞ YENİLDİ AMA ZİHNİYETİ YAŞIYOR

Demokratik Suriye Güçleri (QSD) Dêrazor'un Hecîn kasabasına bağlı köyleri de DAİŞ'ten temizleyerek, örgütünün Fırat Nehri'nin kuzey ve doğu yayı üzerindeki tüm alanlarda varlığına son verdi.

Ancak uzmanlar, DAİŞ'in uyuyan hücreleri ve zihniyetinin uzun zamana yayılan bir mücedeleyi gerektirdiğini belirtiyor. Öte yandan Türk devletinin himayesine giren birçok DAİŞ üyesinin de hala Fırat Kalkanı, Efrîn ve İdlib gibi yerlerin yanı sıra Türkiye'de de varlık gösterdiği biliniyor.

Nitekim, DAİŞ ile Türk devleti arasında Cerablûs'ta yapılan devir teslimin ardından Indipendient'a konuşan bir DAİŞ emiri, "Bizler Cerablûs'tan çekilmedik, sadece sakalımızı kestik, kamuflajlarımızı değiştirdik" demişti. Bu durum da DAİŞ'in fiziksel olarak yenilgiye uğratıldığını ancak zihniyet olarak devam ettiğine ve kapsamlı bir mücadeleyi gerektirdiği şeklinde yorumlanıyor.