Nuri Mehmud: Hol’deki operasyonla DAİŞ zihniyetini bitirmeyi hedefliyoruz

YPG Sözcüsü Nuri Mehmud: Hol Kampı’nda çok sayıda tehlikeli kişinin bulunduğu bilgisi üzerine operasyon başlatıldı. Teröristlerin yerleri tespit edildi. Yaklaşık 15 gün sürecek operasyonla kamptaki DAİŞ zihniyetini bitirmeyi hedefliyoruz.

Kuzey ve Doğu Suriye İç Güvenlik Güçleri, 28 Mart tarihinde Hesekê’nin doğusundaki Hol Kampı’nda “İnsani ve Güvenlik Operasyonu” adıyla kapsamlı bir operasyon başlattı. QSD, YPG ve YPJ güçleri de operasyona destek veriyor.

YPG Sözcüsü Nuri Mehmud, Hol Kampı’nda başlatılan operasyonun içeriğini, kapsamını ve beklenen sonuçları ANF’ye değerlendirdi.

23 Mart DAİŞ’in toprak bütünlüğünün sonlandırıldığı günün yıldönümüne yakın bir tarihte Hol Kampı’nda DAİŞ’e karşı kapsamlı bir operasyon başlatıldı. Bu operasyonun içeriği ve kapsamı nedir?

Hol Kampı bilindiği gibi uzun süredir kurulan bir kamp. Kampta Baxoz ve Hecin bölgelerinden çoğunluğu DAİŞ’li aileler kalıyor. Burada da gördüğümüz gibi DAİŞ zihniyeti halen devam ediyor. Aynı zamanda kampın içerisinde DAİŞ’e ait gizli hücrelerde bulunuyor. Kampta çoğunluğu çocuk olmak üzere siviller de yaşıyor. DAİŞ’liler kamptaki çocukları da etkiliyor. Bu durum böyle devam ederse ileriki süreçte “terörist” kişilerin yaratılması potansiyeli bulunuyor. Operasyonu kampta “terör” faaliyetleri yürütenlere karşı yapıyoruz. Kampta mahkeme kuruyorlar. Bu da kamptakiler üzerinde tehlike oluşturuyor. Buradan dışarıya “terör” yayma endişesi yaratıyor. Bu yıl içerisinde 47’den fazla kişi farklı şekillerde (silah, bıçak vb.) katledildi. Bu operasyonlar tehlike potansiyeli yaratanlara dönük gerçekleştiriliyor. Aynı zamanda bu zihniyetin tehlikesi altına giren toplumda bu etkiyi bitirmek için düzenleniyor. Esas olarak DAİŞ’li aileleri o zihniyetten kurtarmak istiyoruz. Hedefimiz budur ve bu doğrultuda operasyonlar yapılıyor.

Operasyonda nasıl bir sonuç bekleniyor ve YPG bu operasyonun neresinde yer alıyor?

Bize ve İç Güvenlik Güçleri’ne gelen bilgilere göre kampta çok sayıda tehlikeli kişi bulunuyor. İç Güvenlik Güçleri bu doğrultuda bir operasyon başlattı. QSD, YPG ve YPJ güçleri de bu operasyona destek veriyor. İç Güvenlik Güçleri kamp içerisinde çalışmalarını yürütüyor. Müdahale etmemiz gereken bir durum olursa güçlerimiz yardımcı olacaktır.

Bir dereceye kadar güvenlik güçleri bilgi sahibidir. QSD, YPG ve YPJ güçlerimiz de aynı şekilde bilgi sahibidir. Bize gelen bilgiler doğrultusunda teröristlerin olduğu yerler tespit edilmiştir. Elimizden geldiğince sivilleri ve çocukları bunlardan kurtarmaya çabalayacağız. Bunların etkisinden kurtulmalarını sağlayacağız. 15 gün gibi bir süre içerisinde bu operasyonu bitirmeye çalışacağız.

Hol Kampı, kamp olduğu kadar DAİŞ’li ailelerin kaldığı bir nevi cezaevi olarak da görülüyor. Kampın bölge için büyük tehlike arz ettiği sürekli dillendiriliyor ancak bir çözüm haritası da oluşturulmuyor. Bundan kimler sorumludur ve çözüm için ne gerekiyor?

Hol Kampı, bir cezaevi gibi değildir. Tüm uluslararası kuruluşlar ve dünya basını ziyarette bulunuyor. Hol Kampı için uluslararası bir hukuk sistemi gerekiyor. Çünkü kampta kalanlardan büyük bir kısmı yabancılardan oluşuyor. %60, %80’i Suriyeli değil yabancı. Bunların durumu uluslararası hukukça net değil ve bu kişiler üzerinde tehlikeli zihniyetler bulunmaktadır. Ciddi güvenlik önlemleri alınıyor. Özerk Yönetim imkânları doğrultusunda kampta kalanların yaşamsal ihtiyaçlarını karşılıyor. Özerk Yönetim ve kampın güvenliğini sağlayan güvenlik güçleri için ağır bir yüktür.

Ancak sonuç olarak dünya sorumluluğunu üstlenmiyor, bu yük Özerk Yönetim, güvenlik güçleri ve bizlere kaldı. Burada kalan insanlar psikolojik hastalık yaşıyor, sosyolojik eğitim görmeleri gerekiyor. Onlara göre ‘kendi görüşlerinde olmayanlar ölmelidir’. Bu tehlikelerin ortadan kalkması için büyük güç gerekiyor. Bu tehlike potansiyeli ve zihniyet ortadan kaldırılmalıdır. Bu yükü Özerk Yönetim, QSD-YPG ve YPJ güçlerine yıkmak vicdani olmaz. Ayrıca dünya da bu duruma çözüm bulması gerekiyor. Dünya bu kampın dünya için de tehlike oluşturduğunun farkındadır. Sivil olmalarına rağmen bu zihniyet tehlikeleri de ortaya çıkarıyor. Aynı şekilde ciddi bir tedbir de alınmamıştır. Ya da sorumluluğunu yerine getirmemiştir. Ya da dünya hukuku işlevli kılınmamıştır.

DAİŞ karşıtı Uluslararası Koalisyonu’nda operasyona destek verildiği söyleniyor. Bu operasyon DAİŞ’lilerin yargılanması konusunda bir gelişme yaratabilir mi?

DAİŞ süreci uzun bir süredir başlamıştır. Bu süreçte onlarca uluslararası ülkelerin vatandaşı olan teröristler yakalandı. Bunlar sadece Kuzey ve Doğu Suriye’de değil tüm dünyada suç işlemiştir. Hukuk çerçevesinde bu kişilerin yargılanması için şu ana kadar da dünya ülkelerince bir sorumluluk üstlenilmemiştir. Bu yük sadece Kuzey ve Doğu Suriye yönetimi üzerine bırakılmıştır. Bu vesileyle uluslararası hukuk çerçevesinde bu kişilerin yargılama sürecinin başlaması çağrısını yapıyoruz.