TEV-DEM: Şehba, Şengal ve Zap’taki saldırılar birbiriyle bağlantılı

Şehba, Şengal ve Zap’a saldırıların birbiriyle bağlantılı olduğunu ve buna karşı bir direniş koridorunun oluştuğuna dikkat çeken TEV-DEM Eşbaşkanları “Zap’taki zafer tüm Kürdistan’ın zaferi olur. Onun için herkes bu direnişi büyütmeli" çağrısında bulundu.

Bir yandan KDP’nin aktif desteğiyle Zap’a dönük başlayan Türk devletinin işgal saldırısı, diğer yandan Kazımi hükümetine bağlı Irak ordusunun Şengal’e saldırısı ile Türk devleti ve çetelerinin Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetim bölgelerinden olan Şehba Kantonu’na bağlı köyleri dönük yoğun hava bombardımanı… Demokratik Toplum Hareketi (TEV-DEM) Eşbaşkanları Ruken Ehmed ve Xerîb Hiso’ya göre, eş zamanlı olarak yürütülen bu üç saldırı, Kürt halkının iradesinin imhasını amaçlıyor.

Her iki eşbaşkan Zap, Şengal ve Rojava’ya dönük saldırıları, etkilerini ve sonuçlarına ilişkin ANF’ye değerlendirmelerde bulundu.

‘HALKIMIZ BARZANİ AİLESİNİN HAKİKATINI BİLMELİDİR’

Türk devletinin 17 Nisan 2022’den itibaren Güney Kürdistan topraklarına dönük başlattığı işgal saldırısı ile Mustafa Kazimi’nin başbakanlığındaki merkezi Bağdat hükümetine bağlı Irak ordusunun Şengal’e dönük saldırısına dikkat çeken TEV-DEM Eşbaşkanı Rûken Ehmed, “Başûrê Kürdistan ve Şengal halkımız bilmelidir ki yalnız değiller. Özellikle anaların direnişleri ve savaşçıların yanında durma ve Şengal’i savunma ısrarı var” dedi.

İşgal saldırılarında KDP’nin de ihanet içerisinde olduğunu belirten Ehmed, Güney Kürdistan halkının bu ihanete tepki göstermesi gerektiğini ifade ederek, şu çağrıda bulundu: “İhanet direnişle örgütlülükle giderilir. Örgütlenir ve büyük direniş sergilenirse ihanetin de yok olacağına inanmalıdırlar. Halkların direnişi faşist iktidarları ve ihaneti yıkacaktır. Halkımız Barzani ailesinin hakikatini bilmelidir. Kendi çıkarları için halkları kurban ettiğini bilmelidir. İhanetin yok olması için Kürdistanlılar direnişlerini büyütmelidir.”

‘GERİLLANIN DİRENİŞİNE DAHA FAZLA SAHİP ÇIKMALIYIZ’

Rûken Ehmed, Türk devletinin işgal saldırısına karşı direnen gerillalara da şu mesajı iletti: “Direnişleri hiçbir zaman yalnız kalmayacaktır. Gerilla halkların umududur. Tüm Kürdistan halkı bilmelidir ki özgürlük yılıdır. Bu zamanda oturmamalıyız, ayakta olmalı ve direnişimizi büyütmeliyiz. Rojava halkına da büyük görev düşüyor. Tüm siyasi parti, Özerk Yönetim, sivil toplum kuruluşları bu direnişi daha da güçlendirmeli ve desteklemelidir.”

TEV-DEM’in diğer eşbaşkanı Xerîb Hiso ise Türkiye, Irak, Suriye ve KDP’nin Kürt halkının kazanımları ve iradesini imhayı amaçlayan saldırılar içinde olduklarını ifade etti. Bu amaçla Şehba’dan Zap’a kadar büyük bir alana savaş yayıldığına dikkat çeken Hiso, “Kazımi hükümeti KDP yardımıyla Şengal’e saldırıyor. Sınır hattı boyunca Kürt ve Ezidî halkının iradesini yok etmek istiyor. Bu saldırılara ve kirli tehlikeye siyasete karşı halkımızın iradesi büyük direniş ve kahramanlığını ön plana çıkarıyor. Biz de TEV-DEM ve çatısı altındaki tüm kurumlar olarak bu direnişi destekliyor ve selamlıyoruz” diye konuştu.

Bazı Kürt partilerinin de AKP-MHP iktidarının hizmetine girerek Kürt halkına karşı harekete geçtiklerini belirten Hiso, bu konuda ise şu değerlendirmelerde bulundu: “Gelecek hesapları yapmadan bunu yapıyorlar. Bu işgali ve ihaneti sadece kınamamalıyız, bunların hakikatini öne çıkarmalıyız. KDP niçin böylesi kirli bir plana dahil oluyor? Herkes bu sürece göre harekete geçmelidir ve görev sorumlulukta tutum sahibi olmalıdır. Tutum sahibi olmamak bu süreçte fayda sağlamıyor. Sürekli eylem içerisinde olmalıyız.”

‘KUZEY VE DOĞU SURİYE GERİLLANIN YANINDA’

Zap ve Avaşîn’de gerillaların büyük moralle mücadelelerini sürdürmelerinin Kuzey ve Doğu Suriye’yi de etkilediğini ifade eden TEV-DEM Eşbaşkanı Xerîb Hiso, herkesin bu mücadeleye sahip çıkması gerektiğini söyledi. Kuzey ve Doğu Suriye’deki halk bileşenlerinin tüm şehirlerde ve ilçelerde bu süreçte işgale ve faşizme karşı tavır aldığını hatırlatan Hiso, bu şu değerlendirmeyi yaptı.

“Zap ve Avaşîn’de gösterilen direnişi ve zaferi kendi zaferi ve direnişi gördü. Çünkü düşman orada kazanırsa Kuzey ve Doğu Suriye’de de kötü şeyler yaşanır. Ancak düşman orada kaybederse Kuzey ve Doğu Suriye’nin iradesi de kazanır. Direniş ve halkların iradesi birbiriyle bağlanmıştır, işgale ve saldırılara karşı ateş topunda birleşmiştir. Kuzey ve Doğu Suriye; Şehba’dan Zap’a kadar süren direnişi geleceğin zaferi olarak görüyor.”