İsveçli vekiller: Türkiye Efrîn'e yönelik saldırılara son vermeli
İsveçli milletvekilleri, Türkiye'nin Rojava'ya yönelik düşmanca tutumuna son vermesini ve Efrîn'e yönelik saldırıları durdurmasını istedi.
İsveçli milletvekilleri, Türkiye'nin Rojava'ya yönelik düşmanca tutumuna son vermesini ve Efrîn'e yönelik saldırıları durdurmasını istedi.
Görüşlerine başvurduğumuz İsveç'te değişik siyasal partilere mensup milletvekilleri, Türk ordusunun Efrîn'e saldırıların Suriye'de iç savaşı daha da şiddetlendireceği uyarısında bulunarak Türkiye'nin Rojava'ya yönelik düşmanca tutumuna son vermesini ve Efrîn'e yönelik saldırıları durdurmasını istedi.
Liberal Parti Milletvekili Fredrik Malm, Türkiye'nin çok sayıda mültecinin bulunduğu Efrîn'e saldırmasının kent ve bölgedeki istikrarı bozacağını belirttikten sonra “DAİŞ ile komşu olduğunda Türkiye'nin herhangi bir itirazı olmadı, ama Kürtler özerk bir yönetim oluşturduklarında bunu durdurmak için askeri yöntemlere başvuruyor” diyerek Türk devletinin Kürt karşıtı politikasına tepki gösterdi.
Türkiye'nin saldırılarını tüm dünyanın kınaması gerektiğini söyleyen Malm, “İsveç'in sesini daha fazla yükseltmesi ve saldırıları protesto etmesi gerekir. Ama her şeyden önce bölgede etkili olan ABD ve Rusya'nın tutum almaları gerekir” şeklinde konuştu.
Malm, Kuzey Suriye'nin bir mozaik oluşturduğunu, değişik inanç ve etnisiteden halkların yanı sıra YPG, DAİŞ, ÖSO ve rejim güçlerinin bölgede bulunduğunu belirttikten sonra “Bölgeye yönelik saldırı yeni sığınmacı dalgalarına neden olabilir. Burada yaşayan Êzidîler DAİŞ'ın yeniden bölgeye gelmesinden kaygıya kapılabilir. Türkiye'nin saldırıları durumu daha da karmaşık hale getirir” dedi.
ERDOĞAN EFRÎN'İN ÖRNEK OLUŞTURMASINDAN RAHATSIZ
Sol Parti Milletvekili Daniel Riazat, Türk devletinin Rojava'ya yönelik saldırıya geçmesinin sürpriz olmadığını ve kendisini şaşırtmadığını belirterek, “Kürtler DAİŞ'i bölgeden çıkardıktan sonra dış dünyanın bölgeye ilgisi azaldı ve Türkiye bölgeye yönelik saldırı hazırlıklarını yoğunlaştırdı” dedi.
Türk devletinin Suriye'nin en istikrarlı ve örgütlü kenti olan Efrîn'i hedef almasının tesadüf olmadığını söyleyen Riazat, “Efrîn değişik halkların bir arada kardeşçe yaşadıkları ve birlikte yönettikleri bir kent. Erdoğan halkların bir arada yaşamasından ve Efrîn'in Ortadoğu'da örnek oluşturmasından rahatsız” dedikten sonra şunları kaydetti:
“Erdoğan bölgede demokratik bir sistem olmasına tahammül edemiyor. Batılılar bir yandan terörizme karşı olduklarını söylüyor ama aynı zamanda terörizmi yenilgiye uğratan güçlere Türkiye saldırdığında sessiz kalıyor. Sivillerin katledilmesini izlemekle yetiniyor.”
Türk devletinin saldırılarına meşruiyet kazandırmak için YPG'yi PKK ile ilişkide olmakla suçladığını hatırlatan Riazat, “Sorun dış dünyanın büyük ve kitlesel bir Kürt örgütü olan PKK'yi terörist olarak damgalamasıdır. Erdoğan Kürtlere karşı savaş açtığında her zaman bu argümanı kullanıyor. Teröristlere karşı savaştıklarını söylüyor ki, biz bunun böyle olmadığını çok iyi biliyoruz” dedi.
BATILILAR, PKK’Yİ TERÖR ÖRGÜTLERİ LİSTESİNDEN ÇIKARMALI
“Batı dünyası gerçekten Kürtlerin mücadelesini desteklemek istiyorsa öncelikle PKK'yi terör örgütleri listesinden çıkarmalı” diyen Riazat, Batılıların Türkiye'ye silah satışlarını durdurmaları gerektiğini söyledi.
ABD'nin silahlandırdığı Özgür Suriye Ordusu içinde yer alan güçlerin Türk ordusu ile birlikte Efrîn'de Kürtlere saldırdığına dikkat çeken Riazat, “Bir zamanlar Esad'a karşı silahlandırılan bu güçlerin şimdi Türkiye'den para ve silah alarak kendi bölgelerini yöneten Kürtlere saldırması kabul edilemez” şeklinde konuştu.
TÜRK ORDUSU VE ÖSO HEZİMETE UĞRAYACAK
Geçmişte Kobanê ve Reqa'da DAİŞ'ı yenilgiye uğratan YPG/YPJ'nin Efrîn'de Türk ordusu ve ÖSO güçlerini hezimete uğratacaklarına inandığını söyleyen Riazat, “Bunu gerçekleştirmeleri için desteğimize ihtiyaçları var. Biz bu konuda üzerimize düşenleri yapacağız” dedi.
Riazat, İsveç Hükümeti'nin ne yapabileceği sorusunu da “Türk hükümetine karşı daha sert bir tutum takınmalı. Sığınmacı anlaşması kapsamında Türkiye'ye yaptığı ödentileri durdurmalı. Türkiye'ye silah satışına son vermeli. Türk Büyükelçiyi makamına çağırarak Efrîn'e yönelik saldırıları protesto etmeli” diyerek yanıtladı.
TÜRKİYE KÜRTLERE YÖNELİK SALDIRILARA DERHAL SON VERMELİ
Sosyal Demokrat İşçi Partisi Milletvekili ve Parlamento Dış Komisyonu Üyesi Anders Österberg, Afrin’e yönelik saldırılarının Suriye’yi daha istikrarsızlığını belirterek Türk Hükümeti’ne kente yönelik saldırıları durdurması çağrısı yaptı.
Şiddetlenen çarpışmaların askeri ve sivil kayıplara yol açtığına dikkat çeken Österberg, “Türkiye Kürtlere yönelik saldırılara derhal son vermeli. Saldırılar Suriye’deki krizi daha da derinleştiriyor” dedi.
Kuzey Suriye’de Kürtlerin büyük bir çoğunluğunu örgütleyen PYD’nin barış görüşmelerinden dışlanmasının Suriye’de barış sağlanmasını güçleştirdiğini belirten Österberg, “Eğer Suriye’de kalıcı bir barış sağlanmak isteniyorsa aralarında PYD’nin de bulunduğu tüm güçler masada olmalı. Bir tarafın barış görüşmelerinden dışlanması kabul edilemez” dedi.
Türkiye’nin Rusya ve İran’ın desteğiyle Efrîn'i bombaladığını hatırlatan Österberg, “Eğer bu iki ülkenin onayı olmasaydı Türkiye bunu yapamazdı. Büyük bir oyun oynanıyor ve insanlar bu oyuna kurban ediliyor. Daha önce savaştan zarar görmeyen Efrîn’e Türkiye’nin örgütlediği ve desteklediği Özgür Suriye Ordusu diye adlandırılan gruplar saldırıyor” diyerek Türkiye’nin saldırılarına yeşil ışık yakan Rusya ve İran’a tepki gösterdi.
EFRÎN'E SALDIRI TÜRKİYE'NİN AB ÜYELİĞİNİ OLUMSUZ ETKİLEYECEK
“Efrîn'deki durumun yeniden BM'nin gündemine getirilip tartışılması gerekir. Efrîn'e yönelik saldırılar Türkiye'nin AB üyeliğini de olumsuz etkileyecek. İsveç Hükümeti olanları yakından takip ediyor ve şiddetin son bulmasını istiyor” şeklinde konuşan Österberg, Türkiye'den uluslararası yasalara saygı göstererek Efrîn'e yönelik saldırıları durdurmasını istedi.