İsviçreli 3 siyasi partiden ortak çağrı: Harekete geçin!

İsviçreli 3 siyasi parti, İsviçre Federal Konseyi ve Cenevre Kanton Hükümeti başta olmak üzere uluslararası topluma açlık grevleri noktasında harekete geçme çağrısı yaptı.

İsviçre Sosyalist Parti (SP), Yeşiller ve Ensemble à Gauche (Sol Birlik) milletvekilleri geçtiğimiz günlerde açlık grevlerine dikkat çekmek amacıyla yaptıkları basın toplantısının ardından, ortak bir bildiri yayınladı. Sosyalist Parti Ulusal Parlamento Milletvekili Carlo Sommaruga, Cenevre Kanton Milletvekillerinden SP’li Caroline Marti, Sol Birlikten Jean Burgermeister ve Yeşillerden Jean Rassiaud partileri adına yayınladıkları ortak bildiriyle, İsviçre Federal Konseyi ve Cenevre Kanton Hükümeti başta olmak üzere uluslararası toplumu açlık grevleri noktasında Türkiye’ye karşı harekete geçmeye çağırdı.

‘TÜRKİYE’YE KARŞI NET TAVIR ALINMALI’

HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven ve cezaevleri öncülüğünde birçok merkezde kritik aşamayı aşacak şekilde devam eden açlık grevlerinin geldiği aşamaya dikkat çekilen bildiride devamla, “Binlerce insan bugün siyasi tutsakların serbest bırakılması ve Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması talebiyle bir açlık grevi yürütüyor. Bu açlık grevlerinin temel amaçlarından birisi de Türkiye’nin tekrardan gerçek bir barış masasına oturmasıdır. Kritik aşama göz önüne alındığında, artık İsviçre Federal Konseyi ve Cenevre Kanton yönetimi temel insan haklarının korunması noktasında Türkiye karşı net tavır almalıdır” denildi.

‘SİSTEMATİK ŞEKİLDE BASKI VE ŞİDDET ALTINDA TUTULUYOR’

Kürt halkının 4 parçada bağlı bulundukları ülkelerin büyük bir baskısı ve şiddeti altında olduğuna değinilen bildiride, “Türk devletinin Efrîn’i işgalinde bu şiddeti gördük. Erdoğan rejimi, otoriter yapısını sürdürüyor. Kürdistan’da gün geçtikçe asker, polisi şiddeti yaygınlaşarak devam ediyor. Aynı zamanda HDP’ye yönelik büyük baskılar var. Selahattin Demirtaş’ın arasında olduğu binlerce Kürt siyasetçi şu an cezaevinde tutuluyor. Ne yazık ki bunlar bizlerin gözü önünde gerçekleşiyor” denildi.

‘ULUSLARARASI TOPLUM SESSİZ KALAMAZ’

“Kürt halkı bu sistematik saldırılarla karşı karşıya kalırken, temel insan hakları ve demokrasinin savunucusu konumunda olan uluslararası toplum sessi kalamaz” denilen bildiride devamla şunlar ifade edildi: “Kürt halkının kendi kaderini tayin etme hakkı ve siyasi tutsakların serbest bırakılması konusunda acil bir birlikteliğe ve harekete geçmeye ihtiyaç var. İnsan haklarına olan tarihi taahhüdü nedeniyle, Cenevre Kanton yönetimine bu konuda büyük görev düşüyor. Ama ne yazık ki, Cenevre Kanton yönetimi bugüne kadar bu sorumluluğu yerine getirmekten kaçındı.”

Mehmet Ali Koçak tarafından Cenevre Kürt Toplum Merkezi’nde yürütülen açlık grevine de değinilen bildiride, Koçak’ın eyleminin Birleşmiş Milletler Cenevre Ofisi önünde devam etmesi için izin verilmesi gerektiğine vurgu yapıldı.

Konunun aynı zamanda parlamento oturumlarına da taşınacağına vurgu yapılan bildiride, son olarak İsviçre Federal Konseyi ve Cenevre Kanton yönetimine yaşanan açlık grevlerinin geldiği kritik aşama göz önüne alınarak acil bir şekilde Türkiye’ye karşı harekete geçmesi gerektiği çağrısında bulunuldu.