FEDA ve DAKB’den tarihi çağrıya tam destek: Sürece katılım Alevi toplumunun sorumluluğudur

Önder Apo’nun tarihi çağrısını sonuna kadar desteklediklerinin altını çizen FEDA ve DAKB, “Gelin hep birlikte bu çağrıya barışla cevap verelim. Barış bu ülkenin en hakiki ihtiyacıdır” dedi.

Demokratik Alevi Federasyonu (FEDA) ve Demokratik Alevi Kadınlar Birliği (DAKB) ortak yaptığı yazılı açıklama ile Önder Apo’nun bugün yaptığı çağrıya desteğini açıkladı; barışa giden yolda Alevi toplumunun taleplerini sıraladı.

FEDA ve DAKB’ın ortak açıklaması şöyle:

Bugün Türkiye’de tarihi bir dönemece giriyoruz. Sayın Abdullah Öcalan’ın 19 Haziran 2025 tarihli açıklamasıyla birlikte “Barış ve Demokratik Toplum Süreci” adı altında yeni bir dönem başlamaktadır. Silahların bırakılması, demokratik siyasetin ön plana çıkması, toplumsal barışın esas alınması ve çoğulculuk anlayışının güçlenmesi; tüm halklar ve inanç toplulukları için umut vericidir.

‘BU YAKLAŞIM ALEVİLİK DEĞERLERİYLE ÖRTÜŞMEKTEDİR’

Sayın Öcalan’ın "eleştiri, öneri ve katkı" çağrısını destekliyoruz. "Demokratik modernite" yaklaşımı, Aleviliğin çoğulcu, eşitlikçi ve barışçıl değerleriyle örtüşmektedir. Bu süreci yalnızca izlemek değil  sürece katılım, Alevi toplumunun sorumluluğudur.

Alevilik, tarih boyunca nefrete, ayrımcılığa ve savaşa karşı durmuş; barışı, adaleti ve eşitliği esas almıştır. Kadını ve erkeği “can” olarak gören, doğaya ve insana sevgiyle yaklaşan, bir dalı dahi incitmeyen  bu yol, barışı sadece savunmaz . Alevilik barışın kendisidir.

Nasıl ki “İyilik iyidir” sözü Alevi toplumunda içselleşmişse, “Barış iyidir” anlayışı da Alevi yaşamının temelidir. Çünkü barış varsa yaşam vardır, barış varsa insan vardır.

‘REYA HAQ İNANCI BARIŞÇI DURUŞUNU DAHA YÜKSEK SESLE İFADE ETMELİDİR’

Reya Haq inanç toplumu, bu barışçı duruşunu daha yüksek bir sesle, kararlılıkla ve ısrarla ifade etmelidir. Bizler barışı bir seçenek değil, bir yaşam biçimi olarak benimseyen bir inanca sahibiz. Alevilik; doğaya, insana ve tüm canlılara eşitliği esas alan, savaş ve nefrete karşı durmuş kadim bir yoldur. Biz bu yola baş koymuşuz.

Demokratik Alevi Federasyonu (FEDA) ve Demokratik Alevi Kadınlar Birliği (DAKB) olarak; bu tarihi çağrıyı sonuna kadar destekliyoruz.

Silahların susmasını, sözün ve siyasetin konuşmasını istiyoruz.

Ancak şunu da açıkça soruyoruz: Aleviler bu ülkede var mı, yok mu? İnancımız tanınıyor mu?

ALEVİ TOPLUMUNUN TALEPLERİ

Barış kalıcı olacaksa taleplerimiz de karşılık bulmalıdır:

* Toplumsal barıșın önündeki engel, Tekke ve Zaviyeler kanunu lağvedilmelidir.

* Cemevleri, cami, kilise ve sinagogla eşdeğer ibadethane olarak anayasal güvenceye alınmalıdır.

* Zorunlu din dersi uygulamasına son verilmeli, inançlar arası eşitlik sağlanmalıdır.

* Din hizmetleri devletin tekeline bırakılmamalı, inanç toplulukları kendi hizmetlerini yürütmelidir.

* Tüm inançlara, kimliklere ve topluluklara eşit mesafede duran özgürlükçü bir anayasa inşa edilmelidir.

* Barış ancak eşit yurttaşlıkla, inançların tanınmasıyla, taleplerin anayasal güvenceye alınmasıyla mümkün olur.

 Bir kez daha yüksek sesle diyoruz ki; gelin hep birlikte bu çağrıya barışla cevap verelim. Barış bu ülkenin en hakiki ihtiyacıdır.