3 Rojavalının katledilmesi infazın yaşandığı yerde protesto edildi

3 Rojavalının katledilmesi infazın yaşandığı yerde protesto edildi

Qamişlo’dan Nusaybine geçtikten sonra Özel Harekat Polisleri tarafından katledilen Rojavalı üç sivil için yüzlerce kişinin katılımı ile protesto eylemi gerçekleştirildi. Nusaybin-Kızıltepe yolu trafiğe kapatıldı. BDP Mardin il Başkanı Reşat Kaymaz, yaşanan olayın ikinci Roboski olduğunu söyleyerek, bunun doğrudan bir infaz olduğunu belirtti.

Qamişlo’dan Nusaybin’e geçen ikisi kardeş üç Rojavalı sivilin katledilmesi Mardin ve ilçelerinden gelen yüzlerce kişi tarafından infazın yaşandığı noktada protesto edildi. Kızıltepe, Derik, Mazıdağı ve Dargeçit ilçelerinden onlarca araçlık konvoy eşliğinde infazın yaşandığı noktaya gelen kitle burada Nusaybin’den gelen kitleyle buluştu.

Aralarında  Mardin İl Başkanı Reşat Kaymaz, BDP Mardin Milletvekili Erol Dora, Kızıltepe Belediye Başkanı Ferhan Türk, Nusaybin Belediye Başkanı Ayşe Gökkan, Derik ve Mazıdağı Belediye Başkanları, Belediye meclis üyeleri, BDP MYK Üyesi Faruk Sağlam’ın bulunduğu kitle ‘Şehid namırın’, 'Katil devlet hesap verecek’ sloganları attı. "Ev her sê Kurd hatın infazkırın", "Bıla suikastvan zuka werin darızandın" yazılı dövizler taşıdı.

'BURADA YAŞANAN DOĞRUDAN BİR İNFAZDIR'

Kitle adına açıklama yapan BDP Mardin İl Başkanı Reşat Kaymaz, olayın herhangi bir sınır ihlali uyarısına uyulmaması üzerine gerçekleşmiş bir olay olmadığını belirterek, "olayın yaşandığı yere baktığımızda Türk devleti tarafından doğrudan bir infazın gerçekleştiğini görüyoruz" dedi. 

Yaşanan olayın kendilerine yabancı gelmediğini söyleyen Kaymaz, "bu tür olaylar Kürdistan'da yıllardır Kürtler’e uygulanan katliamların son halkası olmuştur" diye konuştu.

Türk devletinin sınırın geçilmesi durumunda bile böyle bir katliam gerçekleştirme yetkisi bulunmadığına dikkat çeken Kaymaz, "Görüldüğü gibi olay sınır geçildikten sonra açık bir alanda gerçekleştirilmiştir. Devlet güçleri bu üç sivil insanı çok rahatlıkla gözaltına alabilirdi. Ancak bunu yapmak yerine burada olaydan geriye kalan izlerin de gösterdiği üzere bir infaz gerçekleştirilmiştir" dedi. 

Devlet güçlerinin sınırdan geçen üç sivilin geçişinden haberdar olduğunu iddia eden Reşat Kaymaz sözlerini şöyle sürdürdü: "Eğer devletin bu geçişten haberi olmasaydı üç sivil insan geçerken onları yakalayabilirdi. Ancak geçiş sırasında yakalamak yerine geçişlerinden sonra yakalanarak infaz edilmişler."

ONLARDAN GERİYE ÇOCUK TOKASI ŞEKER VE İLAÇ KALDI

Katledilen üç sivilden geriye olay yerinde kalan ilaç kutusu, tespih, çocuk tokası, kağıt para, şeker ve çikolata gibi eşyaları gösteren Reşat Kaymaz "bu insanların üzerinde bu eşyalardan başka hiçbir şey yok. Bu insanlarımız gözaltına alınabilecekken katledilmişlerdir. Türk devleti bir kez daha katliamcı yüzünü göstererek Kürdistan'da ikinci bir Roboski katliamına imza atmıştır" diye konuştu. 

'KİMSE KÜRTLERİ AYIRAMAZ'

Daha sonra söz alan BDP Mardin Milletvekili Erol Dora ise Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Amed’de çözümden bahsettiği bir dönemde burada üç sivil insanın katledilmesinin manidar olduğunu hatılatarak "Qamişlo ve Nusaybin birdir. Kimse bizi ayrı düşünmesin Kürdistan’ın dört parçasını ayırmak için çekilen teller, sınırlar anlamsızdır. Bu sınırlar olmasaydı bu gün burada üç sivil insan hayatını kaybetmeyecekti" diye ifade etti.

Yapılan konuşmaların ardından kitle Nusaybin-Kızıltepe yolunu bir süre trafiğe kapattı. Sık,sık katliamı kınayan sloganlar atan kitleye araçlarından inen yurttaşlarda katılarak destek verdi.

Bu sırada polisin kitlenin içine gelerek görüntü almak istemesine kitle tepki göstererek izin vermedi. Eylem atılan sloganlarla son buldu.