TJA, HDP Kadın Meclisi, İHD, TİHV ve FEDA, İzmir'deki faşist saldırıya karşı açıklamalar yaptı.

TJA, "Bu katliamı gerçekleştirenler, '90'lı yıllarda Cizre'de Binevş Agal'i, 2013 Paris'te Sakineler'i, 2016 Silopi'de Sêvêler'i, Cizre'de Asyalar'ı ve bugün de İzmir'de Deniz Poyraz'ı katleden zihniyetle aynıdır ve sadece tetikçilerin isimleri değişmiştir" dedi. Açıklamada şöyle denildi: "İnsanlık tarihinden bugüne kadar kadınlar olarak erkek-devlet zihniyetin karşısında boyun eğmedik, bugünden sonra da eğmeyeceğiz. Bu zihniyet her gün bizi karşısında başı dik olarak görecektir. Biz kadınlar olarak sokaklardan çıkmayacağız, sokaklarda direnerek ve mücadelemizi büyüterek kendimizi savunacağımızı yineliyoruz. Kadın özgürlük mücadelesinde ölümsüzleşen Sakineler'in, Sêvêler'in, Asyalar'ın ve Denizler'in hesabını sorana kadar her yerdeyiz.”

'HESABINI SORACAĞIZ'

HDP Kadın Meclisi de sanal medya hesabından yaptığı açıklamada, "İzmir İl Örgütü’müze yapılan silahlı saldırıda Deniz Poyraz arkadaşımızın katledilmesine neden olan iktidar ve yandaşları bütün hedef göstermelerinin hesabını verecektir. Kadınlar bu katliamın hesabını soracaktır” dedi.

POLİSİN ROLÜNE DİKKAT ÇEKİLDİ

İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) ise ortak yazılı açıklama yaptı.
AKP-MHP iktidarının HDP’ye dönük nefret söylemlerine dikkat çekilen açıklamada, “Bu tarz nefret söylemlerinin etkisiyle HDP binaları sık sık fiziki saldırıya uğramaktadır. Daha bir hafta önce HDP Genel Merkezi, 3 saldırganın taşlı saldırısına maruz kalmıştır. HDP’ye yönelik nefret söyleminin çeşitli boyutları bulunmaktadır. HDP’nin yasa dışı ilan edilmek istenmesi ve özellikle MHP’nin zorlamasıyla HDP’ye yönelik kapatma davası açılmıştır” denildi.
Polislerin nöbet tuttuğu ve “koruduğu” HDP binalarında bu tür saldırıların yaşandığının vurgulandığı açıklamada, şunlar belirtildi: "HDP’yi her fırsatta hedef haline getiren tutum sergileyen başta İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun istifa etmesi veya derhal görevinden azledilmesi gerekmektedir. Siyasi iktidar sözcülerinin bu tutumundan da güç alan kimi kişilerin HDP İzmir İl Binası önünde de herkesin tanıklığında zaman zaman fiziksel saldırıya da ulaşan eylemleri olmuştur. Parti yöneticileri polisi defalarca uyarmıştır. Ancak görüldüğü gibi saldırgan kişi bir parti görevlisini parti binası içinde öldürebilmiştir.

KAMUOYUNA ACİL ÇAĞRI

İHD İstanbul Şubesi ise şunları kaydetti: "Uzun süredir, iktidar temsilcileri tarafından düşmanlaştırılan ve hedef haline getirilen HDP’ye yönelik, bugün gerçekleştirilen saldırının sorumlusu, ülkeyi yönetenlerin düşmanlık ve nefret üzerinden geliştirdiği politika ve söylemleridir. Saldırıyı kınıyor, saldırı sırasında vurularak yaşamını yitiren parti aktivisti Deniz Poyraz için başsağlığı diliyoruz. Göz göre göre gelen bu saldırının HDP ile sınırlı kalmayacağı tüm muhalifleri tehdit ettiği bilinmektedir. Bu tehlikeli gidişatın durdurulması için alınacak acil önlemler konusunda demokratik kamuoyunu aktif tutum almaya ve bugün yaşanan saldırının faili ve sorumlularının derhal yargı önüne çıkartılması için savcıları göreve çağırıyoruz."

'SALDIRININ ARKASINDA ERDOĞAN VAR'

Avrupa Demokratik Güç Birliği (ADGB), "Faşist Erdoğan ve ittifakları kanlı tarihlerine bir yenisini eklediler. Bugün İzmir’de, Suriye’de eğittikleri AKP’nin 'iyi çocukları' katil çetecilerden bir tanesi HDP il binasına saldırı gerçekleştirdi. Bu planlı ve örgütlü saldırının arkasında başta faşist Erdoğan olmak üzere devletin olduğunu biliyoruz" dedi.

"Erdoğan, 'Bu daha iyi günleriniz' diyerek savurduğu tehditlerden de anlaşılacağı üzere bu silahlı saldırının azmettiricisidir. Süleyman Soylu, uzun süredir HDP il binalarını özel hedef haline getirmişti" vurgularında bulunulan açıklamada, "Avrupa’da yaşayan tüm ilerici, demokrat, sosyalist ve yurtseverleri sokağa çağırıyoruz" denildi.

'BİRLİK OLMAYA ÇAĞIRIYORUZ'

Demokratik Alevi Federasyonu (FEDA) ise "Faşizm kana doymuyor" diyerek, "Bu katliamcı faşist zihniyeti şiddetle kınıyor, demokrasi güçlerini birlik olmaya, dayanışmaya çağırıyoruz" dedi.
FEDA'nın açıklamasında, şunlar da belirtildi:
"Her gün onlarca gözaltı ve tutuklama ile HDP’yi işlevsiz ve iş yapamaz hale sokmak isteyen iktidar, bununla yetinmeyip hem HDP’yi kapatmak hem de bu tür saldırı ve cinayetlerle Türkiye halklarının, inançlarının, feminist ve emek hareketlerinin tek direniş kalesini düşürmek istiyor.  Aleviler, Kürtler, feministler, emekçiler ve tüm ezilenler bu oyunu bozmak zorundayız."