Amed'te direnişin sembolü haline gelen Fiskaya Mahallesi akşam karanlığının çökmesiyle, 1990'lı yılları hatırlatan görüntülere sahne oluyor. Mahalleye giden cadde ve yanından geçen yol boyunca onlarca zırhlı aracın sürekli bir bekleyiş içinde olması dikkat çekiyor. Bu da "Fiskaya baskıyla boşaltılmak mı isteniyor?" sorusunu akıllara getiriyor.

Toplumsal olaylarda gösterdiği refleksle adından söz ettiren Fiskaya Mahallesi'nin sakinlerinin büyük çoğunluğu 1990'lı yıllarda devlet baskısı sonucu köylerinden zorla göç ettirilerek, Amed'e yerleşen mağdurlardan sadece bir kısmı. "Fiskaya isyandır, Önderliğe selamdır" sloganıyla özdeşleşen mahallede 7'den 70'e herkes evlerinde, sokaklarında, mahallelerinde hemen hemen her toplumsal olayda yerini alıyor. Özellikle mahallenin yanından geçen ve Dicle Üniversitesi ile Amed merkezini birbirine bağlayan yola çıkan mahalle sakinleri, tepkilerini yol kapatma eylemleriyle sık sık dile getiriyor. Fiskaya'da yapılan her toplumsal gösteride, polisin onca zırhlı araç ve yoğun takviyesine rağmen Fiskaya'nın asi ruhlu gençleri eylemlerinden geri durmuyor. Son iki yılda, yapılan her eylemde polisin yoğun olarak kullandığı gaz bombaları, plastik mermi ve zaman zaman gerçek mermilere rağmen Fiskayalılar, direnişlerinden vazgeçmiyor.

Fiskaya'da özel bir uygulamanın hayata geçirildiği ise apaçık ortada. Mahallede, herhangi bir gösteri veya eylem olmasa dahi, polisler zırhlı araçlar cadde boyunca sıraya dizilerek, mahalle sakinlerine yönelik yoğun bir psikolojik baskı uyguluyor. Hatta mahalle aralarına zırhlı araçlarla giren polisler evlerine çekilen mahalle sakinlerini GBT kontrolünden geçiriyor, darp ediyor.

Son olarak 13 Ekim akşamı yol boyunca dizilen akrep tipi zırhlı araçların görüntüsü, mahallede adeta bir kuşatmayı andırıyordu.

1990'lı yıllarda bölgenin kırsal alanlarında ve köylerinde devletin uyguladığı baskı sonucu göç ettirme politikası şimdi de Fiskaya'da uygulanıyor. Ancak Fiskaya halkı, bütün bu baskılara rağmen, mücadelesinden bir adım dahi geri atmıyor.

FİSKAYALILAR MALÇOK’UN AYDINLATTIĞI YOLDA

Fiskaya 90’lı yıllardaki direniş geleneği kadar yakın tarihte de adını duyurmaya devam etti. Fiskaya mahallesinden 17 yaşındaki Mustafa Malçok, 2011 yılında Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a yönelik 15 Şubat Komplosu’nun 12. yıldönümünde Dicle Nehri kıyısında bedenini ateşe verdi. Malçok'un yanında "15 Şubat karanlığını yanan bedenler aydınlatacak" yazılı bir not bulunmuştu. Fiskayalılar bugün Malçok'un aydınlattığı yolda yürümeye devam ediyor.