Gençlik Dayanışması DTK’yi ziyaret etti
Gençlik Dayanışması DTK’yi ziyaret etti
Gençlik Dayanışması DTK’yi ziyaret etti
"Gezi'den Lice'ye gençlik barışa köprü oluyor" sloganıyla İstanbul'dan yola çıkan Barış İçin Gençlik Dayanışması üyeleri, Demokratik Toplum Kongresini (DTK) ziyaret etti.
Barış İçin Gençlik Dayanışması üyelerini DTK Daimi Meclis Üyesi, ve Başkanlık Divanı üyesi Edip Yaşar , DTK Daimi Meclis Üyesi ve Başkanlık Divanı üyesi Filiz Cizreli ve Gençlik Meclisinden Mustafa Karataş karşıladı.
Ziyarette konuşma yapan Edip Yaşar, ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek gençlerin onurlu bir gelecek ve barış için elini taşın altına koyduğunu vurguladı. Bu girişimin toplumun her kesimi tarafından örnek alınması gerektiğini söyleyen Yaşar, "Bu gençleri kutluyorum. Farklı düşüncelerin biraraya gelebildiği ortak bir gelecek, barış ve insan onuruna yakışır bir yaşam adına mücadele verdiği bir ruh ortaya koydular. Gezi direnişiyle başlayan bu uyanış, ezilen halkların gasp edilmiş haklarının tekrar kazanılması mücadelesini bir adım öteye götürdü. Gezi sonrasında hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Toplumun farklı düşünen kesimlerinin biraraya gelmesi, bunun en önemli göstergesidir" diye konuştu.
Dayanışma üyeleri adına konuşan Rıdvan Öztürk de, demokrasi ve özgürlük mücadelesinde gözaltına alınıp işkenceye, taciz ve tecavüze maruz bırakılan; hücrelere atılan ve katledilen yoldaşlarının mücadelelerini yükseltmek ve aileleri ile dayanışmak için bu yola çıktıklarını ifade etti. "Gezi ile başlayan Haziran ayaklanmasının kazanımları ve öğretileri ile 40 yıldır mücadele eden Kürt Özgürlük Hareketi'nin yarattığı barış ikliminde, barışa köprü olmak amacıyla buradayız" dedi.
Çözüm sürecine de dikkat çeken Öztürk, "Anadilinde eğitim hakkı tanınmadan, KCK adı altında gerçekleştirilen siyasi soykırım operasyonları kapsamında zindanlara hapsedilen yoldaşlarımız özgürlüklerine kavuşmadan, Kürdistan coğrafyasında 'halkların kendilerini yönetme hakları' tanınmadan, barış sürecinin ilerlemesinden söz edemeyiz" diye belirtti.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın "Kürtçe konuşmak isteyen Irak'a gitsin", Başbakan Erdoğan'ın ise "ağaç isteyen ormanda yaşasın" sözlerini de hatırlatan Öztürk, "barış sürecinin sorumluluk alan, adım atan bir tarafı olmak yerine; Kürt halkının anadil talebine 'Kürtçe konuşmak isteyen Kuzey Irak'a gitsin', Gezi'nin doğanın talanına karşı tutumuna 'Ağaç isteyen ormanda yaşasın' şeklinde trajikornik ve ciddiyetsiz yanıtlar veren AKP hükümetinin tavrını kınıyoruz. AKP iktidarının buyurduğunun aksine yaşam alanlarımıza dilimizle, kimliğimizle, kültürümüzle sahip çıktık, sahip çıkmaya devam edeceğiz" şeklinde konuştu.
Gezi direnişinin Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın demokratik, cinsiyet özgürlükçü, toplum paradigmasının bir örneğini oluşturduğunu ve bu pratiğin halkların yoldaşlaşması anlamına geldiği belirten Öztürk, “Bu yoldaşlaşma Lice'de kalekol yapımını protesto ederken devlet tarafından katledilen Medeni Yıldırım için İstanbul'da Kadıköy'de, Beşiktaş'ta on binlerin sokağa dökülmesiyle kendini gösterdi” dedi.
Öztürk son olarak, Barış İçin Gençlik Dayanışması olarak, bulundukları her yeri direniş alanına çevireceklerini belirterek her türlü inkâr, imha, baskı ve asimilasyon politikalarına karşı mücadeleyi yükseltmeye çalıştıklarını kaydetti.