Gabar Dağı'na yönelik 2007 ve 2008 yıllarında Türk ordusu tarafından düzenlenen operasyonlarda yaşamlarını yitiren ve 26 gün boyunca İstanbul Adli Tıp Kurumu'nda bekletilen gerillalar Vesile Nas'ın (Ülkem İdil) cenazesi İdil’in Dirsekli (Xirabeşeref) köyünde, Fuat Koç'un (Deniz Bingöl) cenazesi ise Karlıova’nın Kalencik köyünde kitlesel törenlerle toprağa verildi.

Şırnak'ın Gabar Dağı kırsalında 2007 yılında çıkan çatışmada yaşamını yitiren ve 29 Temmuz'da cenazesi İdil kırsalında ailesi tarafından teslim alınan HPG gerillası Vesile Nas'ın (Ülkem İdil) cenazesi İstanbul Adli Tıp Kurumu'nda 26 gün bekletildikten sonra ailesi tarafından alınarak İdil'e getirildi.

Aralarında BDP Amed Milletvekili Nursel Aydoğan, BDP PM üyeleri Rabia Tekas ile Niyazi Çevrim, BDP Şırnak il eş başkanları, MEYADER yöneticileri, bölge belediye başkanları ve belediye meclis üyelerinin de bulunduğu binlerce kişi tarafından karşılanan Nas'ın cenazesi, daha sonra defnedilmek üzere Dirsekli (Xirabeşeref) köyüne doğru yola çıkarıldı. Yolda da onlarca aracın dahil olduğu konvoyun geçiş güzergahı adeta insan seline dönerken, yol boyunca cenazeyi alkış, zılgıt ve sloganlar ile karşılayan halk da konvoya katıldı. Köy girişinde yüzlerce kişi tarafından Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ve gerilla Nas ile Fuat Koç'un (Deniz Bingöl) posterlerinin yanı sıra PKK ve KCK bayrakları ile karşılanan cenaze daha sonra kadınlar tarafından zılgıtlar eşliğinde omuzlarda taşınarak doğduğu eve götürüldü. 

CENAZEYİ KADINLAR OMUZLADI

Bir süre evde ağıtlar yakıldığı cenaze töreninde ardından Nas'ın cenazesi köy camisine götürülerek, cenaze namazı kılındı. Camiden tekrar kadınların omuzlarında çıkarılan Nas'ın cenazesi binlerce kişi tarafından yürüyüşle köy mezarlığına doğru yola çıkarıldı. Öcalan'ın büyük bir posterinin en önde taşındığı yürüyüş boyunca, "Şehîd namirin", "Bijî Serok Apo" ve "Gençlik Apo'nun fedaisidir" sloganları atıldı. Köy mezarlığında dini vecibeleri yerine getiren Nas'ın cenazesi daha sonra dualar eşliğinde toprağa verildi.

Defin işlemi ardından özgürlük mücadelesinde yaşamını yitirenler anısına saygı duruşunda bulunuldu. Ardından kısa bir konuşma yapan MEYADER yöneticisi Mele Kasım Yiğit, Nas ailesi başta olmak üzere tüm Kürt halkına başsağlığı dileklerinde bulundu.

Törende konuşan BDP Amed Milletvekili Nursel Aydoğan da Vesile Nas şahsında devrim mücadelesinde yaşamlarını yitirenleri minnetle andıklarını belirterek, yaşamını yitirenlerin anılarına bağlı kalacaklarının ve tüm sorumluluklarını yerine getireceklerinin sözünü verdi. 

Kürt halkının 30 yıl boyunca sürdürdüğü mücadelenin final aşamasına geldiğini belirten Aydoğan şunları söyledi: "Kürt halkı 30 yıldır büyük bedeller ödeyerek, Sayın Öcalan'ı muhatap alacaksınız dedi. İşte devlet, 30 yıldır yapmam dediğini yaptı. Şimdi muhatap almam dediği Sayın Öcalan'la İmralı'da demokratik bir çözüm için müzakere masası kurdu. Elbette bu müzekkerelerin başlamasında tüm Kürt halkının büyük payı vardır. Ama en büyük pay Kürt halkının özgürlüğü için canını veren bu yoldaşlarımızındır" dedi. 

Son olarak kısa bir konuşma yapan ağabey Mehmet Nas ise kardeşinin mücadelesine bağlılık sözü vererek, kardeşinin tüm Kürt halkının şehidi olduğunu dile getirdi. Konuşmaların ardından kitle gerilla Nas için ailesi tarafından kurulan taziye çadırını ziyaret ettikten sonra köyden ayrıldı. 

DENİZ’İ BİNLER UĞURLADI

Türk ordusunun Gabar Dağı'na yönelik 2008 yılında düzenlediği operasyon sonucu yaşamını yitiren ve cenazesi İstanbul Adli Tıp Kurumu'nda Vesile Nas'ın (Ülkem İdil) ile birlikte alınarak Bingöl'e doğru yola çıkarılan HPG'li Fuat Koç'un (Deniz Bingöl) cenazesi Bingöl-Elazığ yolu üzerinde bulunan Yado Çeşmesi (Çirê Yad) mıntıkasında yüzlerce kişi ve onlarca araçlık konvoy ile karşılandı.

Aralarında BDP Grup Başkan Vekili, Bingöl Milletvekili İdris Baluken, BDP Bingöl il ve ilçe örgütleri, MEYADER yöneticilerinin de bulunduğu konvoy Karlıova yolu üzerinde bulunan Soğuk Çeşme (Kayna Sar) güzergahında yüzlerce kişi tarafından "Şehîd namirin", "Bijî Serok Apo", "PKK halktır halk burada" sloganları eşliğinde karşılandı. Ardından doğduğu köy olan Kalencik köyüne doğru yola çıkarılan Koç'un cenazesi, yol güzergahında bulunan Hacılar (Hacîyan) ve Sudüğünülü (Azîzan) köylerinde bulunan halk tarafından "Şehîd namirin" sloganları ile karşılandı. Kalecik köyüne getirilen ve Kalecik Camisi'nde dini vecibeleri yerine getirilen cenaze yüzlerce kişi  tarafından alınarak köy mezarlığına doğru yürüyüşe geçildi. Yürüyüş sırasında Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile gerilla Koç ve Nas'ın posteri, PKK ve KCK bayrakları taşınarak "Şehîd namirin", "Ey şehîd xwina te li erdê namîne", "Bijî Serok Apo" ve "PKK halktır halk burada" sloganları atıldı. Yürüyüş sırasında "Çerxa Şoreşe" marşı okundu. 

Defin işleminin ardından konuşan İdris Baluken, "Bizler Kürt özgürlük mücadelesinin neferleriyiz. Bu büyük özgürlük mücadelesinde yüz yıllardır hangi bedel gerektiyse hangi acıların çekilmesi gerektiyse, bu halk o bedellerin verilmesi noktasında o acıların çekilmesi noktasında hiçbir tereddüt göstermedi. Bu en büyük acıların yaşandığı dönemde Kürt halkı kendi coğrafyasında özgürce, kardeşçe yaşama istemini bütün dünyaya gösterdi. Bugüne kadar Kürt halkının uzattığı barış eli maalesef bağrımıza cenazeler gönderilerek cevaplamıştır. Bu gün burada bir araya gelişimizin nedeni de uzatılan barış elinin maalesef egemenlerin ve iktidar sahiplerinin savaş zihniyetiyle cevap vermesinden başka bir şey değildir" dedi.

Gerilla Koç'un ağabeyi BDP PM üyesi Zeki Koç, "Şehit Fuat Koç'un ve onun bütün yoldaşlarının yürüttüğü özgürlük mücadelesi bugün bizleri burada buluşturdu. Eğer yüz yıldır devam eden inkar ve asimilasyon politikası 1980'den bu yana devam etmiş olsaydı bugün Kürt kimliğiyle burada bir araya gelemeyebilirdik. İnkar ve asimilasyona karşı filizlenen direniş ruhu yoldaşlarımız bize özgürlüğün, demokrasinin ve dört parçada birlikte var olmanın tadını yaşattılar. Bu anlamda ben bu kutsal değerlerden birinin ailesi olmaktan onur duyuyorum" dedi.

Konuşmalardan sonra Kalencik köyü yasevinde taziye kuruldu.