Eskişehir'de bulunan Anadolu Üniversitesi ve Osmangazi Üniversitesi'nde okuyan yaklaşık 150 öğrencinin Kredi ve Yurtlar Kurumu (KYK) tarafından verilen bursları çeşitli eylem ve etkinliklere katıldıkları için kesildi. Öğrenciler burslarının kesildiğini eğitim döneminin sona ermesi ardından evlerine gelen tebligatla öğrendi.

Öğrencilere gönderilen tebligatta bursların kesilme gerekçesi olarak, "Terör ve anarşi olaylarına karışmak" ifadesi kullanıldı. Ayrıca bursları kesilen birçok öğrenci hakkında da dava açıldığı öğrenildi.

Öte yandan tebligatta dikkat çekici bir nokta olarak, öğrenicilere şimdiye kadar verilen bursun, 2019 yılı itibariyle devlete geri ödenmesi istendi.

Öte yandan bursu kesilen öğrenciler, yaşadıkları mağduriyete dair dava açmaya hazırlanıyor. Daha önce de 2016 yılında 1 Mayıs etkinliklerine katılan Osmangazi Üniversitesi'nde okuyan 7 öğrencinin bursu emniyetin talebi üzerine kesilmişti.

'TAMAMEN KEYFİ BİR ŞEKİLDE BURSUMUZ KESİLDİ'

Osmangazi Üniversitesi'nde Özel Eğitim Öğretmenliği bölümü ikinci sınıf öğrencisi Caner Yıldırım da bursu kesilen öğrenciler arasında. Yıldırım, bursların kesilmesine dair şunu söyledi: "Tamamen keyfi bir tutumla bursumu kestiler. Yazdıkları tek şey 'Terör ve anarşi olayların katılmak' ama hangi eylemle, hangi hareketin terör ve eylemlerine katıldığımı dahi belirtilmemiş. Yazdığımız dilekçeye bile aynı maddeyi ekleyerek cevap verdiler. Biz Nuriye Gülmen ve Semih Özakça için eylem ve etkinlikler düzenledi. Referandumda 'Hayır' kampanyası düzenledi. Bu sebeple eğitim hakkımın elimden alındığını düşünüyorum. Çünkü hükümetin, aleyhine yapılan demokratik protestolara karşı kullandığı silahlardan biri bu. Toplumsal muhalefetin her kesimine karşı saldırıya geçiyorlar. Üniversite de ise gözaltı, ailelerimizi tehdit ederek, burs keserek saldırıyorlar."

'NURİYE VE SEMİH İÇİN DİLEK FENERİ UÇURDUK. KİMSEYE ZARAR VERMEDİK'

Bursu kesilen Ayşe Babaoğlan ise iki yıldır Anadolu Üniversitesi'nde öğrenim görüyor. Babaoğlan'ın hakkında, Gülmen ve Özakça için yapılan eylemlere katıldığı için "Valilik kararlarına uymamak" gerekçesiyle hakkında dava açılmış. Diğer öğrenciler gibi aynı gerekçeyle bursu kesilen Babaoğlan, "Katıldığım eylemler ya basın açıklamalarıydı ya da Nuriye ve Semih için dilek feneri uçurmak gibi eylemlerdi. Biz iki insanın hayatına devam edebilmesi, işini kazanabilmesi için bir şeyler yapmaya çalıştık ve bununla da kimseye zarar vermedik" dedi.

'BU ÜLKENİN GELECEK NESİLLERİYİZ'

Babaoğlan şunları söyledi: "İlk başta bursumuzu kestiler. Ve bize şunu söylüyorlar; Nuriye ve Semih demeye devam ederseniz, hak aramaya devam ederseniz ailenizi de tehdit ederiz, okuldan da uzaklaştırırız her türlü baskı yöntemini uygularız. Onların bu korkutmalarına karşı boyun eğecek değiliz, öğrenciyiz ve bu ülkenin gelecek nesilleriyiz."