Wuppertal’daki halk buluşmasında konuşan Baluken, Kürt halkının inkâr politikalarını boşa çıkardığını ve barış sürecinin stratejik bir dönemece girdiğini vurguladı.
Almanya’nın Wuppertal kentinde, Önder Apo’nun “Demokratik Toplum ve Barış Çağrısı” temelinde gelişen sürecin halka anlatılması ve bu sürecin sorumluluklarının paylaşılması amacıyla bir buluşma gerçekleştirildi.
Siyasetçi Dr. İdris Baluken’in konuşmacı olarak katıldığı etkinliğe yoğun katılım sağlandı.
Halk buluşması, Kürdistan Özgürlük Şehitleri anısına yapılan bir dakikalık saygı duruşuyla başladı.
Ardından söz alan Baluken, Kürt halkının uzun yıllara dayanan mücadelesi ve bölgedeki güncel siyasi gelişmeler üzerine değerlendirmelerde bulundu.
Baluken, Kürt halkının inkâr politikalarını artık boşa çıkardığını ve bunun hem bölgesel hem de küresel güçler tarafından fark edildiğini belirterek, “Kürt halkı tarih sahnesinde yeni bir sayfa açmıştır” dedi.
Baluken, Önder Apo’nun 27 Şubat’ta yaptığı “Demokratik Toplum ve Barış Çağrısı”na dikkat çekerek, bu çağrının yalnızca bir parti ya da örgüte değil, tüm Kürt halkına yönelik stratejik bir süreci başlattığını vurguladı.
Baluken, Öcalan’ın 30 yılı aşkın süredir savunduğu çözüm perspektiflerinin bugün muhataplık düzeyine ulaştığını ifade etti ve bu çağrının, Kürt halkının yüzyıllık mücadelesinin doğal bir sonucu olduğunu dile getirdi.
Kürt Özgürlük Hareketi’nin, bu çağrıyı sahiplenerek önce ateşkes ilan ettiğini, ardından kongre süreciyle demokratik çözüm iradesini ortaya koyduğunu hatırlatan Baluken, bu adımların Türkiye’de 40-50 yıldır süregelen çatışmaların barışçıl yollarla çözümü için büyük bir fırsat sunduğunu söyledi.
Ancak bu sürecin sadece Kürt tarafının çabalarıyla değil, muhataplarının da bu iradeye uygun şekilde karşılık vermesiyle anlam kazanacağını belirtti.
Baluken şöyle devam etti:
“Kürt halkının yüz yılı aşkın süredir yürüttüğü mücadele, yalnızca geçmişteki bir direnişin hikayesi değildir. Bu mücadele, Şêx Said’den Seyid Rıza’ya, Diyarbakır zindanlarından bugüne kadar uzanan kesintisiz bir irade ve direniş çizgisidir.
Bugün ise bu tarihsel direniş, sadece geçmişteki zulümlere karşı bir tepki olmaktan çıkmış; Kürt halkının bugününü şekillendirme ve geleceğe yön verme iradesine dönüşmüştür.
Kürt halkı artık diliyle, kimliğiyle, kültürüyle sadece bir halk olarak değil, Ortadoğu’daki yeni siyasi mimarinin asli öznesi olarak da masada yer almaktadır.
Bu nedenle bu mücadele, geçmişin bir hatırası değil; geleceği kuracak siyasi, toplumsal ve demokratik bir stratejidir.”
Baluken’in konuşmasının ardından halk buluşması soru-cevap bölümüyle devam etti.
