Muharrem ayı vesilesiyle Pangaltı Metro çıkışında halka Aşure dağıtan HDK Şişli İlçe Meclis ve HDP Şişli İlçe Örgütü, BDP İlçe Eşbaşkanlarının “terör propagandası “ iddiasıyla savcılığa çağrılmasını protesto ettiler. Başbakan Erdoğan’ın “Cezaevlerini boşaltacağız” açıklamasını hatırlatan eylemciler, diğer yandan operasyonlar ve tutuklamaların sürdüğü tepkisinde bulunarak  “Derhal bu ikiyüzlülüğe son verin”  çağrısında bullundu.

Protesto eyleminde “ Kürt sorununda demokratik çözüm istiyoruz. Hükümet adım at” pankartının açıldı. Sık sık “Baskılar bizi yıldıramaz”, “ Yaşasın hakların eşitliği”, “Rojava halkı yalnız değildir” sloganları atıldığı eylemde  ortak açıklamayı HDK ve HDP adına HDP İstanbul İl Delegesi Özlem Cebe okudu.

AKP hükümetinin çözüm sürecindeki samimiyetsizliğine ve ikiyüzlülüğüne her gün bir yenisinin eklendiğini kaydeden Cebe,  BDP Şişli İlçe Eşbaşkanlarının yarın “terör örgütü propagandası yapmak” iddiasıyla savcılığa çağırılacağını hatırlattı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın bir yandan, “Cezaevlerini boşaltacağız” derken; diğer yandan operasyonlar ve tutuklamaların sessizce sürdürüldüğü tepkisinde bulunan Cebe, hükümetin içi boş paketlerle göz boyamaya çalıştığını ifade etti.

“Müzakere süreci geliştirilmek isteniliyorsa öncelikle yasal zeminler hazırlanmalı” diyen Cebe, “Ancak AKP hükümeti, müzakereyi geliştirmek yerine bildiğini okumaya, inkarcı devlet geleneğini sürdürmeye devam ediyor” diye konuştu.

Müzakere sürecinde siyasetçilerin, “Terör örgütü propagandasından” çağrılmasının kabul edilemez olduğunu vurgulayan Cebe, “Terör örgütü” söylemiyle Kürt sorunun çözülemeyeceğini vurguları.  Cebe, derhal bu ikiyüzlülüğe son verilmesini istedi.  

Kürt sorunun düğünle, nikahla çözülemeyeceği gibi haklar arasında duvar, sınır ve tel örgüleri çekmekle de çözülemeyeceğinin altını çizen Cebe, Başbakan Erdoğan’a şöyle seslendi:  “Çözüm için Kürt halkının ve tüm ezilen kesimlerin taleplerini ciddiye almak durumundasınız. Anadolu ve Mezopotamya hakları barış, eşitlik, adalet istiyor. Gezi’den Rojava’ya dek yükselen bu sese kulak vermek zorundasınız. Sessizce sürdürülen operasyonlar son bulmalı, cezaevlerindeki tutsaklar serbest bırakılmalı ve soruşturmalar sona erdirilmelidir.”