HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Beştaş, ÇED Yönetmeliği’nde yapılan değişikliklerle Anadolu ve Mezopotamya topraklarının atık sahası haline geleceği uyarısında bulundu. Değişikliğin kapitalizmin doğal varlıkları ve yaşamı metalaştırarak sömürmesini, yaşam alanlarını yok etmesini kolaylaştırmak için yapıldığını söyleyen Beştaş, değişikliğin durdurulmasını ve halk iradesinin dikkate alınmasını istedi.
HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş, Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) yönetmelik değişikliğine ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Beştaş, ÇED Yönetmeliği’nin halkın katılımını düzenleyen maddelerinin iptali istemiyle Danıştay’a dava açtıklarını bildirdi.
DEĞİŞİKLİK NELERE YOL AÇACAK?
Beştaş, "ÇED Yönetmeliği’nde yapılan değişikliklerle; enerji projelerinde, maden işletmelerinde, radyoaktif atık gömü sahaları değerlendirmelerinde; suların vadiler arası taşınmasını ve ticarileştirilmesini arttırmak, meraların, ormanların, denizlerin, derelerin, tarım alanlarının şirketler tarafından kullanımını kolaylaştırmak için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın olumlu kararlarını arttıracak, hızlandıracak, yetkiyi valilere dağıtarak ‘ÇED gerekli değildir’ kararları meşrulaştırılacaktır" eleştirisinde bulundu.
Yönetmelik’te son yapılan değişikliklerle; Anadolu ve Mezopotamya topraklarının atık sahası haline getirileceğini; meraların, ormanların, derelerin, yeraltının, denizlerin, tarım alanlarının şirketlere teslim edilmesinin önündeki yasal engellerin etkisizleşeceğini belirten Beştaş, ekolojiyi ve yaşamı korumada halkın karar ve iradesinin de yok sayılacağını kaydetti.
'KAPİTALİZMİN YAŞAM ALANLARINI YOK ETMESİNİ KOLAYLAŞTIRMAK İÇİN'
Bu değişikliklerin, 'kapitalizmin ve şirketlerin doğayı, doğal varlıkları ve yaşamı metalaştırarak sömürmesini, yaşam alanlarını yok etmesini kolaylaştırmak' için yapıldığını ifade eden Beştaş, şöyle devam etti: "Partimiz ve doğa, insan, hayvan, tüm canlıların yaşam haklarının güvence altına alınması için mücadele eden herkes bunun farkındadır. Biz, halkın kendi yaşam alanlarını doğrudan veya dolaylı etkileyen ve tahrip eden projeleri tartışmasının ve karar mekanizmalarına doğrudan katılımının önündeki tüm engellerin kaldırılmasını hedefliyoruz. Her düzeyde halk denetiminin geliştirilmesini, halkın söz ve karar hakkını savunuyor, demokrasiyi temsili sistemle sınırlı görmüyoruz."
HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Beştaş çevresel konularda halkın karar alma süreçlerine katılımının yasal güvenceye kavuşturulması için mücadelelerini hem yerel açıdan hem de Aarhus Sözleşmesi’nin imzalanması ve uygulanması hedefiyle Avrupa Konseyi düzeyinde sürdüreceklerini açıkladı.