HDP Ekonomi Komisyonu'ndan zam raporu

HDP Ekonomi Komisyonu, zamlarla ilgili hazırladığı raporunu açıkladı. Raporda, "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi zam ve sefalet sistemidir" denildi.

HDP Ekonomi Komisyonu, "tek adam rejimi" diye nitelendirilen Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçildiği günden bugüne yapılan zamlarla ilgili hazırladığı raporunu açıkladı. Rapor, Ekonomi Komisyonundan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Garo Paylan, komisyon üyeleri Erol Katırcıoğlu, Serpil Kemalbay ve Necdet İpekyüz tarafından Meclis'te düzenlenen basın toplantısında açıklandı.

Raporda, AKP-MHP iktidarında günde 300 esnafın iflas ettiği, geçim zorluğu nedeniyle intiharların arttığı vurgulandı.

ZAMLARIN AYRINTILARI

Raporda, yeni sisteme geçişle birlikte artık ekonomik krizlerin yaşanmayacağının iddia edildiği hatırlatılarak, şöyle denildi:

"Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin uygulanmaya başlandığı 2018 Temmuz ayı itibariyle enflasyon, işsizlik, döviz kuru, cari açık ve yoksulluk tarihi rekorlar kırmıştır. Her ne kadar TÜİK en son enflasyon rakamını %14,60 olarak açıklasa da piyasa fiyatları gerçek enflasyonun %30-40 aralığında olduğunu bize göstermektedir. TÜİK’in 'benim enflasyonum' uygulamasıyla herkesin kendi enflasyonunu hesaplayabileceğinin söylenmesi, TÜİK’e olan güvensizliğin bizzat TÜİK tarafından itirafı niteliğindedir.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçişle birlikte TÜİK’in verilerinin aksine pek çok ürün ve hizmet fahiş biçimde zamlanmıştır.

Örneğin yeni sisteme geçildiğinden beri buğday unu %214, mercimek %184, fasulye %149, tuz %104, makarna ve süt %100, elektrik %71,7, doğalgaz %64,1 oranında zamlanmıştır. Yapılan zamlar neticesinde marketlerde bebek mamalarına ve peynirlere hırsızlığa karşı alarm sistemlerinin konulması noktasına gelinmiştir.

Pandemi ile birlikte gıda ürünlerine yapılan fahiş zamlar yoksulluğu derinleştirmiş, insanlar zaruri ihtiyaçlarını dahi karşılayamaz noktaya gelmişlerdir. Bu dönemde meyve, sebze, yağ ve bakliyat gibi birçok temel gıda maddesinde fahiş artışlar söz konusu olmuştur. Birçok iktidar, yurttaşlarını pahalılık karşısında korumaya yönelik tedbirler alırken, AKP iktidarı sadece borç vererek yoksulluğu derinleştirmiştir.

Böylece hane halkı borcu, kredi miktarları ve haciz dosyaları rekor artışlar göstermiştir."

Raporda, Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından yılsonu itibarıyla uygulanmak üzere ilan edilen 2021 yılı Yeniden Değerleme Oranının %9,11 olarak belirlendiğine dikkat çekilerek, şu ifadelere yer verildi:

"• 1 Ocak 2021 tarihinden itibaren Türkiye’ye getirilen cep telefonu kayıt ücreti, vergi ve harçların toplamı, yüzde 9,11 oranında arttırılarak 2.000 TL’nin üzerine çıktı.

• 1 Ocak 2021 tarihinden itibaren sözleşmeler, mazbatalar, ticari senetler, beyanname, bildirge ve makbuzlardan alınan damga vergileri yüzde 9,11 oranında artırıldı.

1 Ocak 2021 tarihinden itibaren Türkiye’deki tüm araç sahiplerinin MTV vergisi yüzde 9,11 oranında artırıldı.

• 1 Ocak 2021 tarihinden itibaren bina, arazi ve arsalar için ödenen vergi yüzde 4,55 oranında artırıldı.

• 2 Şubat 2021 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı kararında 6/6/2002 tarihli ve 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununun ekli (II) sayılı listede yer alan ve aşağıda tabloda isimleri belirtilen malların özel tüketim vergisi oranları karşılarında gösterildiği şekilde yeniden belirlenmiştir denildi. Karara göre ÖTV artışı yüzde 10’dan yüzde 60 oranında değişerek bazı otomobillere uygulandı.

• Deprem Vergisi olarak alınmaya başlanan Özel İletişim Vergisi de %7,5 oranından %10’a yükseltildi.

Öte yandan kamusal katılımı sağlayan harçlara yapılan zamlar ile yurttaşlıktan müşteriliğe giden yol döşendi. Bu kapsamda, mahkeme, icra ve iflas, ehliyet, işyeri açma ve ruhsat, tapu, noter, pasaport ve konsolosluk, ticaret sicili harçlarına yeniden değerleme oranı baz alınarak yüzde 9,11 oranında zam yapıldı.

Dolayısıyla iktidarın soygun düzeni yeniden değerleme adı altında bir kez daha ortaya çıkmaktadır. Çünkü tüketici enflasyonu %14,6 olmasına rağmen yeniden değerleme oranı, üretici enflasyonu olan %25,15 üzerinden yapılmıştır. Oysa emekli maaşlarına yapılan zam tüketici enflasyonu (%8,46) ve memur maaşlarına yapılan zam ise tüketici enflasyonu farkı (%7,36) üzerinden hesaplanmıştır. Yani yurttaşların kamuya ödedikleri %25,15 üzerinden, emekliler ve memurların aldığı zam ise %14,6 üzerinden hesaplanarak iktidarın yasal hale getirdiği bir soygun gerçekleştirilmiştir."

İNTİHAR VE İFLASLAR

Geçim zorluğu nedeniyle intiharların arttığının vurgulandığı raporda, "2002 ila 2019 yılları arasında resmi kayıtlara göre 4 bin 801 kişi ‘geçim zorluğu’ nedeniyle intihar etti" bilgisi verildi.

Günde 300 esnafın iflas ettiğine de işaret edilen raporda, "2020 yılında her gün ortalama en az yaklaşık 300 esnaf (273) iflas etmiş oldu. 2020 yılında toplamda 80 bin 166 esnaf sicil terkini gerçekleştirirken, 19 bin 422 esnaf ise meslek terkini gerçekleştirdi. 2019 yılında ise bu sayı 114 bindi, yani son iki yılda toplamda en az 213 bin esnaf sicilden ve meslekten terkini yaparak kepenk kapatmış oldu" diye kaydedildi.

HDP Ekonomi Komisyonu, zamlara karşı çözümün HDP'nin "Yeni Yaşam Ekonomisi" olduğunu belirtti.