IKEA'dan ilticacılara hazır konut
IKEA'dan ilticacılara hazır konut
IKEA'dan ilticacılara hazır konut
Dünyanın en büyük mobilya mağaza zinciri IKEA ilticacıların barınmaları için hazır konut yapma projesinin tamamlandığını, üretilen 60 konuttan 28’inin bu ayın sonunda Etiopya’da Somalilerin kaldığı Dollo Ado İltica Kampı’na, diğerlerinin de Lübnan ve Irak’ta bulunan kamplara deneme amacıyla monte edileceğini açıkladı.
Karton paketler içinde 40 parçadan oluşan 20 metrekare genişliğindeki bir konutun inşası için en az dört kişinin 4 ila 6 saat çalışması gerekiyor. Yağmur, ısı ve fırtınaya dayanıklı olduğu söylenen konutların damına monte edilen güneş enerji sistemi sayesinde ilticacıların ısıtma ve elektrik sorunlarının çözüleceği belirtiliyor. 5 kişinin barınabileceği konutlar gerektiğinde yeni parçaların eklenmesiyle genişletebiliyor.
IKEA’nın hayır vakfı olduğu söylenen “IKEA Foundation”ın Genel Müdürü Per Heggenes, yaptığı basın açıklamasında “IKEA’nın günlük yaşamı insanlar için daha kolaylaştırmak amacıyla yaratıcı çözümler arayışı içinde. Aynı şeyi IKEA Foundation iş birliği yaptığı kurumlarla ev ve güvenliklerini kaybeden zor durumda kalan aileler için de yapıyor” diyor.
Heggenes’in ilticacılara konut sağlamak için işbirliği yaptıklarını söylediği kurum ise Birleşmiş Milletler Mülteci Yüksek Komiserliği (UNHCR). IKEA büyük bir hayır olarak lanse ettiği 4 milyon Euro’luk projenin yarısını UNHCR karşılıyor. İnşa edilecek evlerin mağazalarda satışa sunulmayacağı ve sadece hayır amacıyla kullanılacağı söylense de IKEA’nın uzun vadede bu konutları piyasaya sürerek çok büyük karlar edeceği tahminleri yapılıyor.
KAMPRAD’IN GÜNDEMİ DEĞİŞTİRME STRATEJİSİ
IKEA’nın sahibi Ingvar Kamprad sadece vergi kaçırmakta değil, aynı zamanda gündemi değiştirme ve lehine değiştirmede de oldukça deneyim sahibi. Konutların bu ayın sonunda inşa edileceğinin açıklanması tesadüf değil. Bu yılın Mayıs ayı sonlarında 16 ülkeden 40 sendikayı bir araya getiren UNI IKEA Küresel Sendikalar Birliği Stockholm’de düzenlediği konferansta IKEA’nın sendika düşmanı tutumunu protesto etmek amacıyla uluslararası eylem kararı aldı. Geçtiğimiz ayının sonlarında da İKEA’nın kurucusu Kamprad, 40 yıl yaşadığı İsviçre’den İsveç’e dönme kararı aldığını açıkladı. Ancak Kamprad 50 milyar doları aşan servetini vergisini vermemek için İsveç’e getirmeye niyeti yok. Yıllar önce IKEA’yı vakıflara bağışladığını ve IKEA’da hissesi olmadığını açıklamıştı. Nitekim geçtiğimiz günlerde İsveçli kurumlara servetinin sadece 750 milyon kron olduğunu bildirdi.
Sendikaların eylem hazırlığı içinde olduğu ve İsveç’e dönüşünü açıkladığı bir dönemde IKEA’nın ettiği karların vergilerinin kaçırılmasının ve sendika düşmanı tutumunun gündeme getirileceğini tahmin eden Kamprad ilticacılara konut projesini gündeme getirerek medyada IKEA ve kendisi için yer alacak olumsuz imajı tersine döndürmeye çalışıyor.
NAZİ GEÇMİŞİ AÇIKLANINCA İLTİCACILARA 62 MİLYAR DOLAR BAĞIŞLADI
Kamprad aynı şeyi ırkçı ve faşist örgütlerle ilişkisinin açığa çıktığı 2011 yılında da yaptı. İsveçli Gazeteci Elisabeth Åsbrink 2011 yılının ortalarında Kamprad’ın geçmişini araştırıp aktif bir Nazi olduğunu ortaya koyan kitabını yayımladı. Kısa sürede pek çok dile çevrilen kitap IKEA ve sahibinin kirli geçmişini kamuoyuna gösterdi. Medyada tartışmalar sürerken Ağustos ayı sonlarında IKEA Vakfı’nın Afrika’daki ilticacılara 62 milyon dolar bağışladığı açıklandı. Açıklamayı Cenevre’de Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiseri Antonio Guterres yaptı. “İlk kez bir özel örgütün doğrudan iltica kamplarına yardım yaptığını ve bu yardımdan dolayı çok müteşşekir olduklarını” belirten Guterres, IKEA Vakfının çok kritik bir dönemde, Afrika boynuzunda hümaniter durumun kötüleştiği ve insanların yaşamlarını kurtarmanın söz konusu olduğu bir dönemde bağış yaptığına dikkat çekti.
Ancak, Guterres esas kurtarılmak istenin Kamprad olduğunu, medyada Kamprad’a yönelik olumsuz eleştirilerin servetiyle kıyaslandığında hiç de fazla sayılmayacak bir bağışla etkisiz hale getirilmek istediğini görmezden geldi.
Göçmenlere konut kurma projesi de tam da Kamprad’ın sıkıştığı ve IKEA’ya yönelik eleştirilerin arttığı ve artmaya devam edeceği bir dönemde gündeme gelmesi bir tesadüf değil, Kamprad’ın geçmişten beri sürdürdüğü olumsuz eleştirileri yok etmeye yönelik stratejinin yeniden uygulamaya konulmasıdır. Bu stratejinin figüranı ise tıpkı geçmişte olduğu gibi bugün de Birleşmiş Milletler İlticacılar Yüksek Komiserliği.