İsveç’te 1 Mayıs’a Kobanê damgasını vurdu

Bu yıl İsveç’te işçi sınıfının birlik, dayanışma ve mücadele günü kutlamalarına Kobanê direnişi ve Kobanê’yle dayanışma damgasını vurdu.

Stockholm’un Medborgarplatsen meydanında düzenlenen ve 15 bini aşkın kişinin katıldığı mitingde Kobanê Kanton yönetimininin mesajı okunurken,  59 yerleşim biriminde yapılan gösterilerde Kobanê’nin yeniden inşası için kumbaralarla bağış  toplandı.

İsveç’te her 1 Mayıs’ta olduğu gibi bu yıl da 1 Mayıs sosyal demokrat, sosyalist, komünist ve otonom grup ve partiler tarafından ayrı ayrı düzenlenen etkinliklerle kutlandı. Sosyal Demokrat İşçi Partisi 80, Sol Parti 60, Komünist Partisi 30 ve otonom gruplar 10 yakın yerleşim biriminde düzenledikleri miting ve yürüyüşlerle işçi sınıfının birlik, dayanışma ve mücadele gününü kutadı.  Akşam saatlerinde de bu partilerin yanı sıra değişik göçmen örgütleri tarafından 100’ü aşkın gece ve panel düzenlendi.

En kitlesel ve çoşkulu 1 Mayıs kutlamaları ise başkent Stockholm’de yapıldı. Sol Parti’nin düzenlediği 1 Mayıs kutlaması saat 12.00 sularında Medborgarplatsen Meydanı’nda başladı. Değişik sol parti ve grupların yanı sıra LGBT ve göçmen örgütlerinin kendi pankratları arkasında toplanmalarından sonra günün anlam ve önemini belirten konuşmalar yapıldı.

Türkiye’li gruplar 1 Mayıs 1977’de Taksim’de açılan pankratın arkasında yer alırlarken Kürdistanlılar da PKK, PYD, PJAK, JPG ve YPJ bayrakları ve PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın büyük boy posteri ve resimlerinin yer aldığı flamaları taşıdı.

İsveç Demokratik Kürt Toplum Merkezi Eşbaşkanı Ayşe Göktepe, Kobanê Kantonu yönetiminin 1 Mayıs katılımcıarına yönelik gönderdiği mesajı okudu. Sevgili yoldaşlar başlıklı mesajda, direnişlerin ve şehitlerin şehri Kobanê’den dünyanın tüm işçileri selamlandıktan sonra şu görüşlere yer veriliyor:

“Rojava devrimi Ortadoğu ve dünyanın diğer yarlerinde yaşayan baskı altındaki halklar için siyasi iktidarı kendi ellerine geçirmeleri için tarihi bir başlangıç noktası olmuştur. Bu kadın, genç ve işçilerin devrimidir. Egemenliği halka devredecek bir sistemin kurulmasını amaçlamaktadır.

Bizlerin DAİŞ terörizmine ve onların koruyucularına karşı gösterdiğimiz direniş sadece yaşamımızı ve halkımızın değerlerini savunmakla sınırlı değil, aynı zamanda halkımızın kendi devrimini savunmasıdır.

Yoldaşlarımızın, YPG ve YPJ’nin kahramanca direnişleri sonucu teröristler il merkezinden sürülmüş ama köylere yönelik saldırıları ve bazı yolları bloke etmeleri devam ediyor. Direnişimiz şimdi yeni ve daha zor bir sahfaya, Kobanê’de sosyal yaşamı yeniden inşa aşamasına gelmiştir.”

DAİŞ çetelerinin saldırısı sonucu Kobanê’nin harabaye döndüğü, yeniden inşası için uluslararası dayanışmanın gerekli olduğu belirtilen mesajda, “Sınıf savaşımlarının tarihi coğrafi sınırların tanınmadığını gösteriyor. Biz barbar terörizm ve onun destekçilerine karşı savaşımımızı dünyadaki tüm insanların savaşımı olarak görüyoruz. Biz işçi sınıfının ortak mücadelesinin yeni bir yaşam ve yeni bir dünya için temel teşkil ettiğinden tamamıyle eminiz. Orada tüm insanlar barış-özgürlük ve eşitlik içinde yaşayabilir. Biz bir kez daha başka bir dünyanın mümkün olduğunu söylüyoruz” ifadelerine yer veriliyor.

İşçi sınıfının uluslararası dayanışmasının ülkenin kazanımlarının savunulması ve kapitalist baskıya karşı mücade için tarihi bir zorunluluk olduğu vurgulanan mesajda, tüm işçiler, sendikalar ve sivil toplum örgütlerine Kobanê’nin yeniden inşası için dayanışmada bulunmaları çağrısı yapılıyor.

1 Mayıs’ın anlam ve önemini anlatan konuşmaların yapılmasının ardından kitle yürüyüşe geçti. “6 saatlik iş günü”, “Yaşasın İşçi Sınıfının Uluslararası Dayanışması”, “Kahrolsun ABD Emperyalizmi”, “Silah satışına son” gibi sloganlar atan yaklaşık 15 bin kişi Kralın Bahçesi olarak adlandırılan parka yürüdü.

Yürüyüş boyunca Sol Partili gençler Kobanê’deki son durumu kamoyuna aktaran Sol Parti’nin bildirilerini dağıttı ve Kobanê’nin yeniden inşasına katkıda bulunmak için kumbaralarla bağış topladı.

Dağıtılan bildirierde Kobanê’deki sistem hakkında kısa açıklamalarda buunulduktan sonra DAİŞ çetelerinin saldırıları sonucu gösterilen kararlı direnişe vurgu yapılıyor.  DAİŞ çetelerinin saldırılarından dolayı halkın büyük bir bölümünün Türkiye’ye sığınmak zorunda kaldığı belirtilen bildiride Türk devletinin DAİŞ çeteleri ile işbirliği yaptığına da dikkat çekiliyor. Tüm insan hakları savunucularına Kobanê’nin yeniden inşası için maddi yardımda bulunmaları çağrısı yapılıyor.