'KCK' ana davasında Batman eski Belediye Başkanı Hüseyin Kalkan'a ilişkin deliler arasında, yurtdışına giriş-çıkışları, akrabasının taziye ziyaretine gitmesi, bir kişinin kanalizasyon için yardım talebi, 12 Eylül askeri darbesi döneminde yaşadıklarını arkadaşıyla paylaşması, spastik oğluyla yaptığı telefon görüşmesi, lokal açılışına katılmak, "KCK faaliyetleri" olarak gösterildi.

Aralarında BDP milletvekilleri, BDP'li belediye başkanları, insan hakları savunucuları ve gazetecilerin de bulunduğu 108'i tutuklu 175 kişinin yargılandığı "KCK" ana dava duruşmasına Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam ediliyor. Duruşmaya, aralarında DTP Diyarbakır eski İl Başkanı Fırat Anlı'nın da bulunduğu 33'ü tutuklu biri tutuksuz olmak üzere 34 kişi katıldı. Diğer sanıkların raporlu olduğu gerekçesiyle katılmadığı duruşmada, avukatlar ve yargılananların yakınları hazır bulundu. 

Duruşma kimlik tespitinin ardından Batman eski Belediye Başkanı Hüseyin Kalkan'a ilişkin deliller okundu. Deliller arasında, yurtdışına giriş-çıkışları, katıldığı yasal eylemler, adının geçtiği ortam dinlemeleri, akrabasının taziye ziyaretine gitme, belediye başkanı iken bir kişinin kanalizasyon için yardım talebi, 12 Eylül askeri darbesi döneminde yaşadıklarını arkadaşıyla paylaşması, DTK'nin toplantılarına katılmak, spastik oğluyla yaptığı telefon görüşmesi, Hasankeyf festivali hazırlık çalışmaları için yaptığı telefon görüşmeleri ve lokal açılışına katılmak, "KCK faaliyetleri" olarak gösterildi. 

Kalkan, Kürtçe yaptığı savunmasında, suç olarak sunulan deliler arasında gösterilen eylemlerin yasal olduğunu belirterek, "Hasankeyf'te yapılması planlanan baraja karşı biz 1999'dan bu yana demokratik eylemler düzenleme kararı aldık. Fakat KCK'nin 2006 yılında kurulduğu söyleniyor. Bu nasıl çelişkidir anlamadım. Akrabamın taziyesine gitmem bu dosyaya delil olarak konulmuştur. HPG'lilerin de taziyesine katıldım. Ben bir belediye başkanı olarak sorumlu olduğum şehirdeki insanların taziyesine giderim. Yurtdışına ise bazı projeler için gittim. İddianamede hayatımda Kilis Sınır Kapısı'ndan giriş-çıkış yapmamış olmama rağmen Kilis Sınır Kapısı'ndan giriş-çıkış yapmışım gibi gösterilmiş. Buna benzer birçok giriş-çıkış örneği var" dedi. 

Avukat Hayrettin Güzel, "Müvekkilimin bir tapesinde 4 cümlelik bir bölüm var. Bu konuşmalarda 'O yani, bu yani' şeklinde geçiyor. O yani bu yaniden müvekkilimin yurtdışına gidip Sabri Ok'la görüştüğü iddia ediliyor. Bu kabul edilemez bir durumdur" diye konuştu. Mahkemeye, Kalkan'ın delil ikamesinin okunmasıyla devam etmek üzere ara verildi.