KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanlığı, AKP Hükümeti'nin anadil yasağına tepki gösterdi. Kürt halkını kendi okullarını sahiplenmeye ve savunmaya çağıran KCK, "başta Amed halkı olmak üzere, tüm Kürdistan halkı ve dostlarını kendi yaptıkları okulları sahiplenerek açmaya, savunmaya ve boykot eylemini derinleştirerek yükseltmeye çağırıyoruz" dedi. 

KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanlığı, dün açılışı yapılan ancak aynı gün AKP Hükümeti tarafından kapılarına mühür vurulan Kürtçe okullara ilişkin açıklama yaptı.

Yapılanın sıradan bir saldırı olmadığını, “Kürt varlığına karşı bir soykırım uygulaması” olduğunu kaydeden KCK, bu uygulamayla AKP Hükümeti’nin de çözüm konusundaki iki yüzlülüğünü ortaya koyduğunu belirtti.

KCK, Kürt halkına da seslenerek, yasağı tanımama Kürtçe okulları sahiplenerek yeniden açmaya, boykotu derinleştirmeye çağırdı.

KCK’nin açıklaması şöyle:

“Sömürgeci Türk devletinin Kürdistan’da uyguladığı en tehlikeli, en insanlık dışı politikalardan birisi de kültürel soykırım politikasıdır. Kürt çocuklarının hala anadillerinde eğitim görememeleri bunun en somut ifadesi olmaktadır. Kürt halkı ilk kez Kuzey Kürdistan’da birkaç yerde kendi imkanlarıyla okullar açarak, çocuklarını kendi anadiliyle eğitmek istemiştir. Bu amaçla eğitime başlayan okullardan birisi de Amed’in Bağlar ilçesinde eğitime başlayan Ferzad Kemanger Okuludur. Ancak AKP hükümeti açılan okula saldırarak kapatmıştır. Akabinde Gever’de açılan Üveyş Ana Okulu ve Cizre’de açılan Berivan Okulu da mühürlenmiştir.

'SIRADAN BİR SALDIRI DEĞİL'

Sürekli bir biçimde asimilasyonu kaldırdıklarını, dil yasağına son verdiklerini ileri sürerek, Kürt halkını aldatmaya, oyalamaya ve kafa karışıklığı yaratmaya çalışan AKP hükümetinin polisleri, Kürt diliyle eğitime başlayan okullara saldırarak kapısını mühürlemiştir. Bu saldırı,  sıradan herhangi bir saldırı değildir. Bir halkın en doğal hakkı olan kendi çocuklarını kendi diliyle  eğitim hakkına  saldırıdır. Bu,  bir  halkın varlığına ve geleceğine saldırıdır. Bu saldırı, AKP hükümetinin  Kürt halkının kendisini sınırlı bir biçimde ifade etmesine  karşı büyük bir tahammülsüzlük içinde olduğunu ortaya koymuştur. Sömürgeci Türk devletinin bir soykırım suç belgesi olan ‘Şark Islahat Planı’ zihniyetinin hala ne kadar ısrarla Kürt çocuklarına ve toplumuna karşı uygulanmak istendiğini bir kez daha gözler önüne sermiştir. Bu saldırı, Kürt çocuklarını dolayısıyla Kürt ulusal varlığının geleceğini karartmayı amaçlamaktadır. Bu saldırı AKP hükümetinin Kürt ulusal varlığına karşı bir soykırım uygulamasıdır. Soykırım da, insanlığa karşı işlenmiş suçların en büyüğüdür.

'AKP HÜKÜMETİ’NİN İKİYÜZLÜLÜĞÜ BİR KEZ DAHA GÖRÜLDÜ

Kürt halkının en doğal hakkı olan kendi çocuklarını ana diliyle eğitme hakkına tam bir faşist zihniyetle saldıran AKP hükümetinin çözüm, kardeşlik vb. sözlerinin pratikte bir karşılığının olmadığı bir kez daha ortaya çıkmıştır. Hemen hemen her gün Kürt sorunun çözümünden, kardeşlikten ve barıştan söz eden AKP hükümet yetkilileri, Diyarbakır valisine verdikleri talimatla Kürtçe eğitim yapan okulun kapısına kilit vurabilmektedir. Bu saldırı AKP hükümetinin Kürt halkı karşısındaki iki yüzlü ve sahtekar tutumunu bir kez daha gözler önüne sermiştir.

Halkımız anadiline sahip çıkma temelinde, başta Amed halkı olmak üzere, tüm Kürdistan halkı ve dostları, Ferzad Kemanger ve diğer Kürtçe okullara yapılan saldırı karşısında, kendi yaptıkları okulları sahiplenerek açmaya, savunmaya ve başlatılan sömürgeci eğitimi boykot eylemini derinleştirerek yükseltmeye çağırıyoruz.”