Van "KCK" davasının duruşmasında konuşan Av. Zafer Ertaş, Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay'ın, "Sınır ötesi operasyonlardan, KCK operasyonlarına hepsi koordinasyon içinde, tartışılmış, kararlaştırılmış, planlanmış ve yürütülmektedir" sözlerini hatırlatarak, "Bu iddianame Beşir Atalay ve diğer siyasetçilerin söylemleri ile hazırlanmıştır. Eğer mahkeme bunun aksini iddia ediyorsa biz burada Atalay hakkında yargıyı etkilemekten suç duyurusunda bulunuyoruz. Mahkeme bunun gereğini yapsın" dedi. 

Van ve ilçelerinde 7 Haziran 2012 tarihinde "KCK" adı altında yapılan operasyonlarda tutuklanan ve aralarında Van Belediye Başkanı Bekir Kaya'nın da bulunduğu 10'u tutuklu olmak üzere 13 kişinin yargılandığı davanın ilk duruşmasının üçüncü oturumu Van 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam ediyor. Avukatların savunması ile başlayan duruşma da, Van Barosu Başkanı Av. Murat Timur söz alarak, iddianame üzerinde değerlendirme yaptı. Timur, "Bu dava siyasi olduğundan dolayı hiçbir aşamada müvekkillerim ifade vermediler. Bundan sonra da ifade verilmeyecek. Binlerce sayfalık iddianamede müvekkillerime yönelik tek olumlu bir delil bulunmamaktadır. Oysa iddia makamının görevi lehte ve aleyhte olan delilleri toplamaktadır. Ama maalesef biz bunları görmekteyiz. Biliyoruz ki Van'daki seçim sonrası Van'daki atmosfer, siyasetçiler tarafından ciddi bir şekilde tartışıldı. Bu soruşturmanın başlangıcı da bu seçim sonrasıdır. Bunun için bu iddianamenin hukuksal olarak hazırlandığını söylemek imkansızdır. Siyasetçiler her türlü siyaseti yapabilirler. Fakat savcı ve hakimler bunun içine girerse kaos olur. Müvekkillerim halen, 'barış olacaksa biz içerde kalırız' diyorlar bu da samimiyetin göstergesidir. Savcı bu iddianameyi tamamen siyasetçilerin söylemleri ile hazırlamış. Savcı beyin siyasete girme gibi bir niyeti varsa buyursun siyasete atılsın" dedi. 

Ardından söz alan Av. Erhan Aksoy, "1980 darbe dönemindeki uygulamaları burada görüyoruz. Orada gençler bizler haklıyız, davamızın arkasındayız dediler, idam edildiler. Burada da benzer bir atmosfer söz konusudur. Bakın burada en büyük delil olarak gösterilen güya belediye başkanının yangını söndürmek için gelen itfaiyeyi engellendiği söyleniyor. Oysa Bekir Başkan'ın iddianamelerde de yer alan konuşmaları ayın 19'unda olmasına rağmen, 21'nde bankaya molotof atılmış gibi gösterilmiş. Biz bunun montaj olduğunu teyit ettik. Bunu daha önce de iddia makamı olan Cumhuriyet Başsavcısı'na da bildirdik. Ancak bu bilinmesine rağmen en büyük delil olarak dosyaya konuldu" dedi. 

Bunun üzerine söz alan Van Belediye Başkanı Bekir Kaya, "Ben bu görüntülerin kimler tarafından nasıl ve nerede montajlandığını çok iyi biliyorum. Fakat bu konuda açıklama ihtiyacı duymuyorum. Vicdanım çok rahattır" diye konuştu.

Ardından söz alan Av. Fehmi Otlak, gizli tanık skandallarına ilişkin çıkan haberleri hatırlatarak Dicle Haber Ajansı’nın (DİHA) da abonelerine servis ettiği "Gizli tanığın polis olduğu" ve "Emniyetten istenen gizli tanığın kayıtlarda olmadığı" gibi haberleri mahkemede okuyarak, "gizli tanıkların" nasıl oluşturulduğu üzerinde durdu. 

Ardından söz alan Av. Zafer Ertaş, Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay'ın, "Sınır ötesi operasyonlardan, KCK operasyonlarına hepsi koordinasyon içinde, tartışılmış, kararlaştırılmış, planlanmış ve yürütülmektedir" şeklindeki sözlerini hatırlatarak, "Bu iddianame Beşir Atalay ve diğer siyasetçilerin söylemleri ile hazırlanmıştır. Eğer mahkeme bunun aksini iddia ediyorsa biz burada Atalay hakkında yargıyı etkilemekten suç duyurusunda bulunuyoruz. Mahkeme bunun gereğini yapsın" dedi. 

Yapılan savunmaların ardından duruşmaya öğle arası verildi.