Kılıçdaroğlu’ndan Perwer'e: Sanatçı zalimin yanında yer almaz

Kılıçdaroğlu’ndan Perwer'e: Sanatçı zalimin yanında yer almaz

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Şivan Perwer'in Amed gezisini eleştirerek, “Ben Şivan Perwer'e sormak isterim. Diyarbakır'a gittin sahneye çıktın. Roboski'de öldürülen yurttaşların hesabı sorulmadan sen hangi yüzle Erdoğan'a övgüler düzüyorsun" dedi.  Kılıçdaroğlu Başbakan Erdoğan'ın "Qamişlo'nun derdi benim derdimdir" sözüne de, "O Nusaybin'de örülen duvarı peki kim örüyor. Oralarda yakılan ağıtların bütün sorumlusu sensin bunu nasıl bilmezsin” şeklinde yanıt verdi. 

Partisinin grup toplantısında konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Sanatçı Ahmet Kaya'nın 13'üncü ölüm yıldönümünü hatırlatarak  "O bir sanatçı, devrimci ve müzisyendi. Hiçbir zaman zalimin yanında olmadı. Zulme uğrayanların yanında oldu. Hapislerde işkence gören, hapse atılan binlerce insanın türküsü oldu. Haksızlığa ve hukuksuzluğa karşı direnen birisiydi. Onu saygın kılan bu duruşudur. Zalimin değil mazlumun yanındaydı. 'Ben devrimciyim' dedi. Halkın çıkarlarını savundu. İktidar yalakasından sanatçı çıkmayacağını çok iyi biliyordu. Diktatörler her şeyi kendi çıkarları uğruna istismar ederler. Erdoğan, Ahmet Kaya'yı da istismar etti. Diyarbakır'da 'Ahmet Kaya yaşasaydı aramızda olurdu' diyor. Ahmet Kaya yaşasaydı Gezi eylemcilerinin yanında olurdu ve şimdi hapisteydi" diye konuştu. Kılıçdaroğlu, Ahmet Kaya'nın bütün mücadelesini demokrasi ve özgürlük üzerine inşa ettiğini, Başbakan Erdoğan'ın ise bunu istismar ettiğini söyledi.

Kılıçdaroğlu, Ahmet Kaya konusunda konuşan Başbakan Erdoğan’a yüklenerek şunlara yer verdi: "Ahmet Kaya yaşasaydı, Ethem Sarısülük, İsmail Korkmaz için türküler yazardı. Sen Ahmet Kaya'yı bilmiyorsun. Onun türkülerini bile dinlememişsin. Sen içinden geldiği gibi konuşamıyorsun. Cama yazıyorlar oradan okuyorsun. Camdan adam olmaz. Ahmet Kaya'yı sen nasıl ağzına alabilirsin. Bir diktatör Ahmet Kaya'yı nasıl ağzına alabilir. Ahmet Kaya devrimcidir, yüreklidir. Senin o özel yetkili mahkemelerin Ahmet Kaya'nın dışarı çıkmasına yol açtı. Sen bunları savunmuyor musun?" dedi. Kılıçdaroğlu, Ahmet Kaya'nın bir parçasını okuyarak Erdoğan'a yanıt verdi.

ŞİVAN PERWER’E ROBOSKİ HATIRLATMASI

Şivan Perwer'in önemli bir sanatçı olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, "Halepçe'yi en iyi anlatan sanatçıdır. Kürtçeyi bilmesek bile o ağıtı dinleyince tüylerimiz diken diken oluyor. Ben Perwer'e sormak isterim. Diyarbakır'a gittin sahneye çıktın Roboski'de öldürülen yurttaşların hesabı sorulmadan sen hangi yüzle Erdoğan'a övgüler düzüyorsun. Kanları dahi kurumadı. Tek takipçisi varız, biziz. Dışarda Roboski için üzüleceksin ama o meydanda failleri orada ona övgü düzeceksin. Sen sanatçısın. Sanatçı zalimin yanında yer almaz. Ahmet Kaya gibi karşısında olur. Otur Ahmet Kaya'nın gösterdiği yürekliliği göster" ifadesini kullandı.

QAMİŞLO SENİN DERDİNSE DUVARI KİM ÖRÜYOR?

Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan'ın "Qamişlo'nun derdi benim derdimdir" demesini de eleştirerek, "O Nusaybin'de örülen duvarı peki kim örüyor. Oralarda yakılan ağıtların bütün sorumlusu sensin bunu nasıl bilmezsin. 'Şam'da dökülen kanın sorumlusu benim, her silahı ben temin ettim' dese doğru olurdu" dedi. Barzani'ye de değinen Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan'ın 2007 yılında katıldığı bir televizyon programında "Bizim muhatabımız oradaki Kürt liderler değil merkezi hükümettir. Ben onlarla görüştüm, kabile reisi ile görüşmem" dediğini hatırlattı. Kılıçdaroğlu, "Nasıl bir kabile reisi ki bu Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'nı ayağına getiriyor. Hangi Erdoğan'a biz inanacağız. Barzani ve Irak değişmedi. Değişen Erdoğan'dır" dedi.

Kılıçdaroğlu, Türkiye'de cezaevlerini dolduranın AKP hükümeti olduğunu vurgulayarak, "Erdoğan budur. Herkes bunu görmeli ve tanımalıdır. Halen Gezi olayını içinden atmış değil. Halen suçluyor" dedi. Medeni Yıldırım'ın annesinin yaptığı protestoya değinen Kılıçdaroğlu, "Diyarbakır sokaklarında sırtında oğlunun fotoğrafı ile protesto yaptı. Bu kadının sesi o meydanda toplanan binlerin sesinden daha güçlüdür. Bu kadın oğlunun hesabını soruyor. Diğer tarafta ise her şey kullanılarak seçim şovu yapılıyor. Binlerce Diyarbakırlı o tabloyu görmeyerek Erdoğan'ı alkışlıyor. Bir annenin talebi on binlerden güçlüdür. Diyarbakır'da şov yapılıyor, Erdoğan'a övgü düzülüyor. Türkü söyleniyor koro halinde ağlıyorlar. Ali İsmail Korkmaz için ağlamıyorlar" dedi.