Kobanê’de YPG ve YPJ savaşçıları DAİŞ çeteleri ve destekçilerine karşı direnişini sürdürürken, Suruç halkı da ilçeye gelen Kobanêlilerle dayanışma örneği sergileyerek cephe gerisinde mücadele ediyor. Sınırı geçtikleri andan itibaren Kobanêlileri karşılayan Suruçlular, “Suruç Kobanê birdir” diyerek, Kobanê halkıyla evini, yemeğini, suyunu, elektriğini her şeyini paylaşıyor.

Kobanê’de YPG/YPJ savaşçıları ve halkın çetelere karşı direnişi 79 gündür devam ederken, çetelere ve destekçilerine karşı büyük bir mücadelede Suruç’ta veriliyor. “Cephenin geresinde” mücadele veren Suruçlular Kobanêliler sınırdan geçtikleri gibi hazırlıklarını yapmaya başladı. Suruç halkı merkezdeki 8 mahallede ve köylerinde Kobanêliler için evlerinde yerlerini ayırdı. Evlerinde, evlerinin yanında, bahçelerinde ya da altında bulunan odaları akrabalarına, misafirlerine veren Suruçlular “Burası zaten onların toprağı, Suruç-Kobanê birdir” diyerek, Kobanêlilerle birlikte DAİŞ çetelerine karşı mücadelesini vermeye devam ediyor. Direnişte yaşamını yitiren YPG ve YPJ savaşçıları için halk düğünlerini de iptal etti. Halk ilçeye gelenler için iş bularak kendi ayakları üzerinde durarak Kobanê’ye dönene kadar bir yaşam kurmasına yardımcı oluyor. Kadınlar mahallelilerin verdikleri unla kendi ekmeklerini pişirip üretime katılıyor. 

Varlıklı bir ilçe olmayan Suruç’ta kadınlar, erkekler, esnaflar, memurlar, işçiler, ilçede bulunan herkes, sınırlı imkanlarına rağmen her şeyini Kobanêlilerle paylaşıyor. Mahallelerdeki kadınlar, gelen ailelerden çamaşırlarını alıp makinelerde yıkıyor, onlar için yemek yapıyor. Evlerinde pişirdiklerini paylaşıyor. Devlet elektrik ve su hattı vermediği için de yine kendi evlerinde kullandıkları su ve elektrik hatlarını Kobanêlilerin evlerine taşıyor. Suruç halkının kendilerine bu şekilde kucak açması da Kobanê halkının moralini yükseltirken, bu savaşı asla kaybetmeyeceklerine olan inançları pekişiyor.

‘NE KADAR BİRLİK OLURSAK DAİŞ O KADAR ÇABUK BİTER’

Sarayaltı Mahallesi’nde Suruç halkının kendileri için hazırladığı evde ailesiyle birlikte yaşamını sürdüren 60 yaşındaki Kobanêli Ahmet Muslim, “Suruç halkı bize çok yardımcı oldu ama Türkiye devleti kendi sınırından Kobanê’ye saldırıyor. Onların Islamla hiçbir alakası yok. Kim ne yaparsa yapsın biz kazanacağız” diyor.

55 yaşındaki Sedika Hisen ise, “YPG ve YPJ varken DAİŞ bize zulüm edemez. Ne kadar saldırırlarsa saldırışınlar Kobanê düşmez. Kürtler hiçbir zaman düşmedi. Burada da tüm komşularımızı bize elinden gelen her şeyi yapıyor. Biz ne kadar birlik olursak DAİŞ’i o kadar fazla vururuz” diyor.

‘BİZ ELİMİZİ UZATIYORUZ TÜRK DEVLETİ ÇETELERE DESTEK VERİYOR’

Derme çatma kendi imkanlarıyla yaptığı iki evini Kobanêli ailelere açan Cahit Deniz, “Suruç Kobanê’ye sahip çıktı. Biz evimizi açtık, yemeğimizi paylaştık. Biz burada birbirimizin elini tutuyoruz ama Türk devletinin yardımıyla çeteler saldırmaya devam ediyor” diyor. Deniz, kendi imkanları dahilinde paylaşımlarda bulunduklarını ancak insani ihtiyaçlar için çok daha büyük desteklerin gelmesi gerektiğini belirterek, Kobanê halkı ile dayanışma çağrısında bulundu.

‘BİR EVİMİZ SURUÇ’TE BİR EVİMİZ KOBANÊ’DE’

Aydın Mahallesi’nin sakinlerinden Mustafa Uçar da, Kobanê halkı ile dayanışma nedenini şöyle anlatıyor: “Onlar bizim kardeşimiz. Kobanê bizim evimizdir. Bir evimiz buradaysa bir evimiz de orada. Bu bir savaş ve böyle zor günlerde biz birbirimizin yanındayız.”

'ONLARIN ÇOCUKLARI BENİM DE ÇOCUKLARIM’

Cumhuriyet Mahallesi sakinlerinden Emine Yönten de, mahalledeki kadınlarla birlikte Kobanêli kadın ve çocukların için ellerinden gelen her şeyi yapmaya çalıştıklarını, gelen ailelerin çamaşırlarını düzenli şekilde yıkadıklarını, yemeklerini paylaştıklarını, gelen ailelere yatak, yorgan ve diğer ihtiyaçlarını karşılamada yardımcı olduklarını dile getirerek, “Onların çocukları benim çocuklarım” diye vurguluyor. Yönten’in eşi Fevzi Yönten, “Cephenin gerisinde savaş veriyoruz” diyor.

‘ELEKTİRK İÇİN BAŞVURUMUZ KABUL EDİLMİYOR’

Kobanêli Yusif Ahmed de Suruç halkının kendilerini kucaklamasına rağmen devletin kendilerine yardım etmek bir yana ihtiyaçlarını hiçbir şekilde karşılamadıklarına dikkat çekiyor. Ahmed, “Pirsus halkı bizi sınırda karşıladı ve evlerine getirdi. Devlet bizim kardeşliğimizi görünce saldırıyor. Biz elektrik için başvuruyoruz ama kabul etmiyorlar. Evlerinden hat çekenlere de ceza kesiliyor” dedi.