YPG savaşçıları çatışma anlarını anlattı
YPG savaşçıları çatışma anlarını anlattı
YPG savaşçıları çatışma anlarını anlattı
Dün sabah Türkiye tarafından gelen DAİŞ çetelerinin Kobanê Gümrük Kapısına yönelik saldırısına ilk müdahale eden YPG savaşçıları çatışma anlarını anlattı. Savaşçılar, ''O an da tek düşüncemiz kapıya DAİŞ çeteleri hakim olmadan saldırıyı püskürtmekti'' dedi.
DAİŞ çeteleri dün sabah saatlerinde Türkiye sınırını kullanarak gümrük kapısına yönelik saldırıya geçti. DAİŞ saldırılarına ilk müdahale eden iki kişiden biri olan Givara Reşo ve ilk gelen gruplar içinde yer alan Botan Başurî ile patlama sırasında yaralanan YPG savaşçısı Rojhat Afrîn yaşananları anlattı.
'TEK İSTEĞİM DAİŞ'İ GÜMRÜK BİNASINDAN ÇIKARTMAKTI'
Girava Reşo: Sabah saatlernde kapıdan bir araç geldi ve bir anda büyük bir patlama oldu. Bu sırada kapıya yakın bir yerdeydik. Patlamanın ardından bu defa da ateş etmeye başladılar. Türkiye tarafındaki gümrük binası ve buğday ambarından ateş ediyorlardı. Bu sırada biz hemen harekete geçtik, hiç panik yapmadan saldırının yapıldığı noktaya yöneldik. Gümrük binasına kadar girdik, bu sırada tek hissettiğim tek şey bir an önce kapıya ulaşmak ve gümrük binasında bulunan DAİŞ çeteleri kapıya tam konumlanmadan onları oradan çıkartmaktı. Kapı bizim açımızdan önemli, her şeyden önce Kobanê'nin bir parçası ve stratejik bir nokta. DAİŞ çeteleri bizi dört koldan kuşatmak için başından beri kapıya saldırdı. Ancak bu son saldırı beklemediğimiz bir yerden geldi. Doğrudan Türkiye tarafından geldiler. Biz böyle bir saldırı beklemediğimiz için buna göre bir hazırlığımız olmamasına rağmen saldırı anında hiç paniklemeden, kararlı ve hızlı bir şekilde çetelerin ateş açtığı gümrük binasına yöneldik. Gümrük binasına yönelen ilk iki kişiden biri bendim. Burada o sırada göğüs göğüse bir çatışma yaşandı. El bombalarımızla oda oda direndik. Ben o an da sadece çeteler kapıyı alamasın da ne olursa olsun diye düşünüyordum. Çok sayıda DAİŞ çetesini öldürdük. Kalanlar da Türkiye tarafındaki köylere doğru kaçmaya başladı. Kaçan DAİŞ çetelerinin ardından bu defa Türkiye tarafından yaya olarak iki DAİŞ çetesi daha bize doğru koşmaya başladı. Kendilerini patlatacaklarını anladık. Ateş açmamız üzerine yanımıza varamadan bombalarını patlattılar. Kapıyı kanımızın son damlasına kadar savunacağız.
'FEDAİCE SALDIRIYI PÜSKÜRTTÜK'
Botan Başurî: Dün sabah patlama ve saldırı olduğunda ben de ilk müdahale eden grupta yer aldım. Gümrük kapısından yoğun olarak ateş ediliyordu. Patlamadan dolayı her yer yıkılmıştı. Ancak biz hiç bir şekilde panik yapmadan ve kararlı bibr şekilde kapıya yöneldik. O sırada düşüncem sadece bizim için çok stratejik olan kapıyı korumak ve DAİŞ teröristlerini oradan çıkartmaktı. Bizim için o an da yapılması gereken tek şey fedaice Gümrük binasına ulaşarak DAİŞ çetesini orada etkisizleştirmekti. Beklemediğimiz bir yerden saldırı olduğu için önceden bir hazırlığımız yoktu. O an da yapılması gereken tek şey ne pahasına olursa olsun kapıyı bırakmamak ve savunmaktı. Burada önemli olan bizi ''şok etmek'' üzerine yapılan bu saldırı karşısında soğukkanlı ve kararlı davranmamız ve asla disiplin ve kararlılığımızı kaybetmememizdi. Şu an da Türk devletinin koruması gereken gümrük kapısını biz koruyoruz. Sınır kapısına bizim hatlarımızdan ulaşamayan DAİŞ çeteleri Türk devleti ile işbirliği içerisinde bir saldırıya girişti. Ancak biz fedaice ve disiplin içerisinde bu saldırıyı boşa çıkarttık. Kobanê'yi ve Kürdistan'ın her bir parçasını sonuna kadar savunacağız.
'TÜRK ASKERİNİN GÖZETİMİNDE GEÇTİ'
Rojhat Afrîn: Kapıdan bir araç geldi. Başta Türk devletinin aracı olduğunu düşünerek müdahale etmedik. Araç tamamen Türk ordusunun gözetiminde sınır kapısından geçti. Araç aniden hızlanarak bize doğru geldi. Bu sırada artık bir patlama olacağını anladım ancak vakit kalmadı ve araç patladı. Aracın Türk devletinin denetiminde sınır kapısından geçtiğini gördüm. Her şey gözümüzün önünde oldu.