Doğu Kürdistan Özgürlük ve Demokrasi Hareketi (KODAR) Yönetim Kurulu Üyesi  Ario Berzen, İran’da 18 Haziran’da yapılacak seçimleri boykot edilmesi çağrısında bulunarak, mevcut sistemin halklara vereceği bir şey olmadığını ve hiçbir meşruiyetinin kalmadığını belirtti.

KODAR Yönetim Kurulu Üyesi  Ario Berzen, İran’da 18 Haziran’da yapılacak Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimlere ilişkin yaptığı değerlendirmede bu seçimleri halka vereceği bir şey olmadığını belirtti.

Berzen, “İran şu anda çok hassas ve ciddi bir durumda” derken, bir önceki seçimlerde yoğun sahtekarlık ve hilelere rağmen yüzde 42’lik bir katılım ancak gerçekleştiğine dikkat çekti.  

“Bu da ülkenin içerisinde bulunduğu siyasi ve ekonomik krizin boyutlarına işaret ediyor” diyen Berzen, “İran bu dönemde siyasi, ekonomik, diplomatik ve her yönden çok hassas bir durumda” diye ekledi.

SİSTEMİN MEŞRUİYETİ KALMADI

Berzen, “Kısaca şunu söyleyebiliriz; sistemin meşruluğu kalmadı. İktidar, bu seçimlerle halkın iktidarın yanında olduğunu göstermek istiyor, ancak gerçek bu değil” şeklinde konuştu.

İran’ın hem kendi içerisinde çürüdüğünü hem de uluslararası alanda zor durumda olduğunu ifade eden Berzen, bu koşullarda halkın sandık başına gitmesinin mümkün olmadığını kaydetti.

Berzen şöyle devam etti: “Yapılacak bu seçimler, bir öncekinin tekrarıdır. İran İslam Cumhuriyeti, meşruiyetini hiç olmadığı kadar yitirdiği bir dönemde, seçimlere hiçbir şekilde güven kalmadı. Devlet de bir kez daha halkı sahtekarlıklarla sandık başına götüremez. Halk sistemi artık iyi tanıyor, bu nedenle alternatif arıyor.”

HALKLAR İÇİN ÇÖZÜM DEĞİL

Mevcut sistemin halkın taleplerine cevap olmadığını ifade eden Berzen, özellikle Kürt, Lor ve Beluci halkına yönelik sistemin hiçbir proje vaat etmediğini vurguladı.

Berzen, “İran’ın Kürt, Lor ve Belucilere yönelik bir çözümü yok. Aynı zamanda kolberlerin katledilmesi, kadınlara yönelik saldırılar ve çevresel kirliliğin önüne geçmek, halkların birlikte yaşaması için hiçbir proje yok. Tüm çabaları iktidara gelmek ve bir koltuk sahibi olmak” dedi.

SEÇİM DEĞİL SAHTEKARLIK

Seçimlerde hiçbir halk temsilcisine yer verilmediğinin altını çizen Berzen, “Bize göre bu bir seçim değil sahtekarlıktır. Çünkü halkın zorla sandık başına götürülerek oy kullandırtılması seçim değildir. Oy vermek seçim yapıldığı anlamına gelmez. Seçimlerin demokratik bir atmosferde yapılması gerekiyor” diye konuştu.

BOYKOT EDİLMELİ

Berzen şu çağrılarda bulundu: “Halk hiçbir şekilde cumhurbaşkanlığı seçimine katılmamalı, boykot etmeli. Seçimlerin boykot edilmesi, tarihi bir görevdir. Çünkü İran, işgalci bir devlettir ve halkımıza zulmediyor. Sadece boykot da yeterli değil, alanlara çıkmalı ve örgütlenmeli. Tutum sahibi olunmalı. Kimse oy vermemeli, zira onlara giden her oy, kolbere kurşun olarak, çevreye kirlilik olarak dönüyor, işgalciliği güçlendiriyor ve idamları arttırıyor.”