Demokratîk Özerklik Yönetimi Cizre Kantonu Yürütme Meclisi Eş Başkanı Ekrem Hûso, 2015 yılının Rojava açısından tarihi başarılar yılı olduğunu söyledi. DAİŞ ve Türk devletinin saldırılarını boşa çıkardıklarını belirten Hûso, “Tüm gerici güçlere Kobanê zaferiyle iyi bir cevap verdi” dedi

2015 yılını ANF’ye değerlendiren Demokratîk Özerklik Yönetimi Cizre Kantonu Yürütme Meclisi Eş Başkanı Ekrem Hûso, demokratik özerkliğin Suriye'nin demokratikleşmesi için büyük bir adım olduğunu söyledi. Kürt, Arap, Ermeni, Süryani ve Asuri'siyle, toplumun tüm renklerini içinde barındıran ve halkların kardeşliğini esas alan sistemi inşa ettiklerini belirten Hûso, hem ekonomi, hem toplumsal, hem sağlık, hem de eğitim alanında olumlu sonuçlar aldıklarını vurguladı. Demokratik özerklik ile birçok projenin hayat geçirildiğini ve geçirilmeye devam edildiğini de kaydeden Hûso, “Bazı projelerde başarılı olduk, bazı projelerde hala çalışmalar devam ediyor” dedi.

“Halkımızın beklentileri ve istekleri önceliğimizdir” diyen Hûso, “Demokratik özerklik, askeri, siyasi, ekonomi alanında güçlü çalışmalar yaptı, başarılı çalışmalar gerçekleştirdi. Önümüzde birçok görev var, daha çok çalışmak, daha çok hizmet, daha çok başarı elde edeceğiz” diye devam etti.

'DAİŞ'İ GERİLETİK, ÖZGÜR ALANLAR YARATTIK'

2015 yılında Rojava için yeni bir yaşamı inşa ettiklerini söyleyen Hûso şöyle devam etti: “Bu yaşamın adı demokratik özerkliktir. DAİŞ'i gerilettik, bir çok alanı özgürleştirdik, Hol gibi önemli strateji alanlarını özgürleştirip, orada yaşayan halkların kendi kendini yönetme imkanı sağladık. Tüm Rojava sınırlarında özgürleştirme hamlesi başlattık. Demokratik bir Suriye çabasıyla, halkların kendi kendilerini yönetme modeli geliştirme çabası sarf ettik.”

'DEMOKRATİK ÖZERKLİK BÜYÜK İLGİ GÖRDÜ'

Demokratik özerkliğin uluslararası boyutunu da değerlendiren  Demokratîk Özerklik Yönetimi Cizre Kantonu Yürütme Meclisi Eş Başkanı Ekrem Hûso, farklı ülkelerden gelen heyetlere demokratik özerkliğin nasıl bir model olduğunu, altyapısının nasıl gerçekleştiğini söylediklerini ifade etti. Birçok kez uluslararası alanda gerçekleşen kongre ve seminerlere davet edildiklerini söyleyen Hûso “Dışardaki devletlerin oluşturduğu heyetler, Rojava modelini yerinde gördü. İyi bir model örneği olduğunu ve bu modelin Rojava sınırları dışında uygulamaları için çalışmalar yürüteceğiz” dedi.

'ROJAVA TARİHE ADINI YAZDIRDI'

Rojava’nın tarihe adını yazdırdığını söyleyen Hûso şunları vurguladı: “Demokratik özerkliğin en önemli ayaklarından biri de toplumundur, toplumun barış içerisinde yaşamasıdır. Halkların kardeşliğidir, birlikte yaşamın kendisidir. En önemlisi kadın eşitliğini sağlayan bir sistemdir. Toplumu yaratan alt yapıdır. İnanıyorum ki demokratik özerklik tüm dünyaya model olacaktır. Bunun için bu sistem hem Rojava için, hem de Suriye için demokratikleşme modeli olacaktır.”

'KÜRTLER KOBANÊ ÜZERİNDEN TASFİYE EDİLMEK İSTENDİ”

Rojava’nın 2015 yılında tarihi bir direnişe sahne olduğunu da söyleyen Hûso, “Kobanê direnişi ve zaferi yaşadı. Köy köy, kent kent özgürleşme hamleleri oldu. En önemli ve güçlü mesaj Kobanê oldu. YPG tüm gerici güçlere gerekli cevabı verdi. Kobanê direnişinde görüldü ki; demokratik özerklik kendi halkını savunabilir, düşmanlarını geriletebilir. Kendi sınırları koruyacak güce ulaşmış bir halkın iradesine karşı hiçbir güç duramaz. Bu güç Kürt halkıdır ve dostlarıdır. Kobanê'ye yapılan saldırılarla ‘işte YPG ve demokratik özerklik halkını savunamadı’ mesajı verilmek istendi. Biz de halkımızı koruyabileceğimiz ve savunabileceğiz gösterdik. En önemlisi Kobanê halkı kendi topraklarında yaşamasıdır. Yeni bir yaşama adım atmışlarıdır ve demokratik bir toplum inşası imkanı doğmuştur” dedi.