Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) 3'ü büyükşehir belediyesinin gasp edilmesine karşı başlattığı Demokrasi Nöbeti, 50’nci gününde  Van'da HDP İpekyolu İlçe Örgütü binası önünde gerçekleştirildi. Nöbet eylemine HDP'li milletvekilleri, belediye eşbaşkanları, Barış Anneleri Meclisi üyeleri ve çok sayıda kişi katıldı. 

“Direne direne kazanacağız", "Eşbaşkanlık mor çizgimizdir" ve "Kayyum gidecek, halk gelecek" sloganlarının atıldığı eylemde, HDP Van Milletvekili Murat Sarısaç açıklamalarda bulundu. 

Sarısaç, dün kaldırıldığı Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Araştırma Hastanesi'nde yaşamını yitiren hasta tutsak Kinyas Gülcan’ın, ayağında bulunan platinin çürümesi sonucu enfeksiyon kaptığını ve cezaevine yönetimine yaptığı başvurulara rağmen revire götürülmediğini kaydetti. Partisinin ve avukatların yaptıkları başvurular sonucunda Gülcan’ın hastaneye sevk edildiğini ancak üç gün boyunca hastanenin bodrum katında bekletildiğini belirten Sarısaç, bu sürede tedavi edilmediğini ve yemek verilmediğini söyledi. Cezaevlerinde yüzlerce hasta tutsağın bulunduğunu dile getiren Sarısaç, hasta tutukluların ölüme terk edildiğini sözlerine ekledi.

Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik işgal tehditlerine de dikkat çeken Sarısaç, “Kürtler IŞİD ve El-Nusra gibi insanlık düşmanı örgütlere karşı savaştı. Bu örgütlerin insanlığa, kadınlara, çocuklara nasıl baktığını hepimiz biliyoruz. Bugün görüyoruz ki; AKP-MHP iktidarı IŞİD’in yapamadığını, yapmak istiyor. Erdoğan’ın, Birleşmiş Milletler'de (BM) Rojava’yı kendi topraklarına katmak istediği bir harita gösterdi. Erdoğan, BM'de İsrail’in işgalci politikalarını eleştirirken, iki dakika sonra kendisi işgal haritasını yayınladı. Bugün herkesin bu savaşa karşı çıkması ve ses çıkarması gerekiyor" dedi.

Türkiye’nin savaş politikalarına karşı sessiz kalınmaması gerektiğini vurgulayan Sarısaç, “Aydınlara, sivil toplum örgütlerine ve halka çağrımızdır; yapılan bu zulümlerin tek sebebi faşist güçler değildir, bu savaşa karşı sessiz oluşumuzdur. Yapılan zulümlere karşı devrimci ve hakikati esas alan bir tavırla karşı durun. Bu faşizmi tarihin çöplüğüne birlikte gönderelim” çağrısında bulundu.

Nöbet eylemi, oturma eylemiyle sona erdi.