Newroz Kampı'ndaki Êzîdîler, Şengal'de KDP'yi istemediklerini söyledi. Yaşadıkları katliam ve saldırıların sorumlusunun KDP olduğunu belirten Êzîdîler, YPG ve HPG’nin sayesinde daha büyük katliamdan kurtulduklarını anlattı. Êzîdîler, "Bizi DAIŞ çetelerinin eline bırakan KDP’yi şimdi Şengal’de istemiyoruz. Yeni bir saldırıda KDP’nin bize ihanet etmeyeceğini kim ikna inandırabilir" dedi.

Newroz Kampı Ezidîleri, Şengal’in özgürleştirilmesinden sonra yeniden Şengal’a dönüşlerinin tartışıldığı bir süreçte ANF’ye değerlendirmelerde bulundu. Ezidîler, "Şengal katliamına sebep olanlarla bir daha yan yana olmak istemiyoruz" dedi.

'KENDİ KENDİMİZİ YÖNETMEK İSTİYORUZ'

Xelil Hemed Kasım, 50 yaşında ve 6 çocuk babası, YBŞ Üyesi Newroz Kampı sakini:

"Şengal’a dönmek istiyoruz. Ama eskisi gibi bazı partiler üzerimizde egemenlik kurmasını istemiyoruz. Ezidî halkı kendi kendine Şengal’i korusun ve yönetsin. Ezidîler için bedel ödemeyen, kan akıtmayanlar şimdi Ezidî üzerine konuşuyor, 'şöyle böyle yapacağım' diyorsa o yalan söylüyor. Kasım Şeşo, Kasım Dirbo ve Mihemed Xelil gibi insanlar kendilerine ne diyecek... Bu insanların Şengal’ın içine elini koymalarına izin vermeyeceğiz. İlk günden bugüne kadar onlar Şengal'e ne bir emek verdi, ne Şengal’de bir savaş yürüttü. Yalanlarla her biri etrafında 20-30 kişiyi toplamışlar. Yalanlar üzerine ‘şunu bunu yapacağız’ diyorlar. 

Şengal’i kendi kanımız ve emeğimizle korumak istiyoruz. Bir yıldan fazladır YPŞ saflarında yer alıyorum. Çalıştık, emek verdik, kan verdik. Biz emek vermeyen, kan vermeyenlerin kendilerini Şengal’den çekmesini istiyoruz. Eğer bu çevreler ikinci derece gelip Şengal’de kalıyorsa kalsın, yoksa Şengal’de yeri yoktur. Çıkarlarını esas alan bazı kesimler Şengal’de bozgunculuk yapmak istiyorlar. Bu kesimler daha çok Barzani’nin partisidir. Karışıklık yaratmak istiyorlar. KDP Kasım Şeşo gibi adamları para ile satın alarak üstümüze salıyor. DAIŞ’ten önce bunlara karşı kanımızı akıtmaya hazırız.  

Şengal tehlike anındayken bırakıp kaçanların, şimdi Şengal üzerine bir talepte bulunma hakkı yoktur. Katliam öncesinde KDP’nin Şengal’de 12 bin peşmergesi vardı, şimdi ise 24 bin getirmiştir. Kapusi, Serhoki gibi çevrelerle gelip Şengal kızlarını kaçıranlar gelip kalanları da bitirmek istediler. Şengal’in neresini özgürleştirmişler?Siba Şex Xidirê, Gir zerik ve Til Xizer gibi yerler halen DAIŞ çetelerinin elindedir. 

Bizi rahat bıraksalardı Şengal’i koruyabilirdik. YBŞ ve içimizden ellerini çekmelerini istiyoruz. DAIŞ çeteleri gelirse gelsin. KDP düşmanlarımızın hepsini Şengal’in etrafından toplayıp Güney'de ev verdi."

'KADIN VE KIZLARIMIZ GÖTÜRLÜĞÜNDE NİYE SES ÇIKARMADILAR?'

50 yaşında ve 6 çocuk annesi Naima Fesih:

"Çeteler babamın evini viran etti. Dört yeğen ve yengem şimdi DAIŞ çetelerinin elinde bulunuyor. Umut ediyorum Şengal tümden temizlenir, kim içimize elini sokuyorsa Allah hakkımızı ondan alsın. Kadın ve kızlarımız halen çetelerin elindedir. Şengal Dağı'nda YPG ve HPG’nin dışında yardımımıza kimse gelmedi. Soruyorum, Mihemin Xelil, Kasım Şeşo, Kasım Dirbo ya da Şex Şamo neredeydi, niye yardımlarımıza gelmedi? Kanımız akıyor asla aramıza girmelerini kabul etmiyoruz. 

Serok Apo’ya, YPG, YBŞ'ye selamlarımı yolluyorum. Tüm devletler yardımımıza gelsin. Zor günlerimizde bize yardım etmeyenler şimdi Şengal’a giriyorsa Şengal onlara kalsın. Biz Apocuyuz. Derdimiz ağırdır, yakamızı bıraksınlar. Laleş, Ezidîlik bunların umurlarında değildir. 11 gün Şengal Dağı'nda mahsur kaldık, ayaklarımız şişti. Açlık ve susuzluktan dolayı öldük. YPG, HPG dışında kimse bize sahip çıkmadı. Rojava halkı sahip çıktı, Newroz Kampı'nı bize açtı. Soruyorum, kadın ve kızlarımız görüldüğünde KDP ve onun işbirlikçileri neden ses çıkarmadı? Kafamdaki tülbent ile çocuğumun başını bağladım. Evimden 4 kişi YPG ve YBŞ içinde yer alıyor. Oğlumu iki yıldır göremedim."

'KDP BİZİ BİR DAHA SATAR!'

1 oğlu YBŞ'de olan, Şemê adlı 50 yaşındaki Ezidî kadın:

"Şengal'in özgürleşmesini ve geri yerimize, yurdumuza dönmek istiyoruz. Ancak yanımızda hevalleri istiyoruz. Eğer hevaller orada olmaz ve bizi korumazsa, birileri onlara bayraklarını indirip buradan gitsin derse biz de Şengal’a gitmiyoruz. Hevallar bizi kurtardı, şehitler verdi. Şimdi biz onların arkasından kaçamayız. Bizim de onlar için kanımızı dökmemiz gerekiyor. 

Kendi kendimizi korumak ve yönetmek istiyoruz. Ama bize zor günlerde destek veren, katliamdan kurtaran PKK’nin bizim arkamızı tutması gerekir. Bizim sahipsiz olmamamız gerekiyor. Şengal’a gidip KDP’nin yine bizi satmasını, yine katledilmek ve yine kaçmak istemiyoruz.  KDP’nin yaptığını DAIŞ yapmadı. Bize gelen erzak ve eşyalara el koydular. Tüm şexleri peşmerge yapıp yanlarında Şengal’a getirdiler. Bunlar bize saldıranlardır. Kanımız akıyor, tek birimiz kalsak onları Şengal’da bırakmayız. Kasım Dirbo, Şex Şabo Şengal’de aç, susuz kaldığımızı bilmiyorlar mıydı?"

'ASLA O GÜNÜ UNUTAMAM'

Şengal analarına,  çocuklarına ve yaşlılarına bunca eziyet veren, katliamlarla yüz yüze bırakan ve kadınlarını pazarlarda köle olarak satılmasına sebep olanlar şimdi asla Şengal’a gelmemesi gerekir. Onlar Şengal halkını sattı, ihanet etti. Bu güçler şimdi PKK ve gerillaya buradan çık diyorlar. Biz bunu kabul etmiyoruz. KDP kendisini Şengal’in kurtarıcısı olarak gösteriyor, tamamen yalan ve iftira atıyor. Şengal’de kaç peşmerge şehit oldu, söylesinler...

Bizi bırakıp kaçtılar, dağda susuzluktan dilim damağıma yapıştı. Bir heval bana kendi suyunu verdi de ben yaşama dönebildim. Asla o günleri unutamam. Eğer bu KDP ve onun işbirlikçi menfaatçı çevreleri Şengal’da kalırsa biz asla Şengal’a gitmeyeceğiz. Bizi satanları kabul etmiyoruz, unutmayacağız. Bu çevreler şimdi KDP bayrakları ile halkın malını çalıyor, talan ediyor."

'YPG-HPG-YBŞ BEDEL ÖDEDİ, BAŞKALARI NE YAPTI?'

65 yaşındaki Reşit Seydo adlı Ezidî:

"Şengal’in özgürlüğü için baştan beri YPG, YBŞ ve HPG’nin savaşçıları mücadele etti, bedel ödedi. 73. fermana maruz kalmamızın altında öz savunma gücümüzün olmayışı yatıyor. Şimdi kendimizi korumak istiyoruz. Bunun dışında hevallarin bizi koruması gerekiyor.  Himayesiz orada kalmamız çok zordur. 

Yanımızda birileri olmadan kendi kendimizi korumamız ve yönetmemiz zahmettir. Biz Şengal’de kendi kendimizi korumak ve yönetmek istiyoruz. Ayrıca burada gerilla ve peşmergenin birlikte ve el ele vermesini istiyoruz."

'DERS ALMIŞ OLALIM'

Newroz Kampı'nda çadır içinde küçük bir dükkan işleten Nuri Seid:

"Şengal halkı topraklarına dönmek istiyor. Ancak yönetimini kendisinin yapmasını istiyor. Temel yaşam ihtiyaçlarımızın karşılanması gerekiyor. Başkasının bizi korumasına güvenmiyoruz, kendi korumamızı kendimiz sağlamalıyız. Eğer yanımızda HPG, YJA-STAR gerillaları olmazsa dönemeyiz. Gerillanın dışında kimsenin bizi korumasını istemiyoruz. Biz KDP peşmergelerinin olduğu bir zamanda saldırıya, katliama uğradık, kadın ve kızlarımız çetelerin elinde pazarlarda satılmaya başlandı. 

Şengal çetelerden temizlendikten sonra basın yayında peşmerge elbisesi içinde bazı güçlerin fakir fukaranın malını, eşyalarını çaldıklarını gördük. Şimdi Şengal'e gelen bazı peşmergeler sözde Şengal'i kurtaramaya gelmiş, ama -Ezidî, Arap fark etmez- önüne kimin malı geliyorsa çalıyor. Bu asla kabul edilecek bir durum değildir. 

Biz birlik olmadığımız için katliama uğradık, topraklarımız işgal edildi. Bundan sonra eğer birlik olmazsak Ezidîler tamamen yok olacaklar. Çağrımız; bu katliam ve ihanetlerden herkes ders çıkarsın, birlik olsun ve kendilerine sahip çıksın. Eğer birlik olursak saldırılara karşı da direnebiliriz."

'KDP BİZİ ESKİDEN UCUZA SATTI, ŞİMDİ PAHALI SATACAK!'

Cirdo Erebo, 9 çocuk babası:

"Şengal’in hevaller tarafından özgürleştirmesi bizi sevindirdi. Bu aşamadan sonra hevallerin dışında birilerinin Şengal’de bulunmasında bizim bir çıkarımız yoktur. Eskiden olduğu gibi KDP ve diğer güçler gelse bizim bir çıkarımız olmayacak ve biz kaçmak zorunda kalacağız. Yine katliamları yaşayacağız. Eğer hevaller bize yardım etse, destek sunsa yerimize, Şengal’e döneceğiz. Eğer hevaller bize yardım etmezse ne Şengal’a döneriz ne de Şengal’i istiyoruz. Eğer başkası bizi korumaya çalışırsa eskiden bizi ucuz sattı, şimdi ucuz sattıklarına pişman olmuşlar daha pahalıya satacaklar. 

Biz statü istiyoruz ve bu statünün de hevaller tarafından korunmasını istiyoruz. KDP’nin 12 bin peşmergesi olmasına rağmen bizi bırakıp kaçtı. Şimdi yine yanımıza gelip oturmasını istemiyoruz. Biz eskiden inandık, güvendik, bizi koruyacaklarını söylediler. Elimizde ağır silahlar yoktu. Hafif silahlarımız vardı. Biz de yanlarında kendimizi koruruz dedik. Ellerinde ağır silahlar vardı bizde onlara güvendik. 

'BİZDEN ÖNCE KAÇTILAR...'

Şengal şerefimiz, koruyacağız dediler. Ancak DAIŞ çeteleri Şengal’a saldırdığında KDP peşmergeleri bizden önce kaçtı. Eğer onlar kaçmamış olsalardı, biz şerefsiz değiliz, topraklarımızı koruyacaktık. 

O kaçan peşmergeler şimdi Şengal’in gerçek sahiplerinin kendileri olduklarını söyleyecek kadar ahlaktan bir yoksunluğu yaşıyorlar. Ezidîleri Şengal’den büyük bir katliamdan kurtaran hevallerdir, Şengal’i özgürleştirmek içinde 15 ay boyunca direniş geliştiren hevaller oldu. Peşmergenin Şengal’i özgürleştirdiği büyük bir yalandır. Şengal’i hevaller özgürleştirdi, onlar değil. 

Bize yardım edenlerin tümüne teşekkür ediyoruz. Ama şunu söylesinler; Şengal’i özgürleştirdik diyen peşmergelerden birinin eli kanadı mı? Bir şehit verdiler mi? Ya da peşmerge bir çeteyi Şengal’de öldürdü mü? O zaman ne diye yalan söyleyip şehitlerin emeği üzerine konuyorlar. Televizyonda göstersinler. 

'HEVALLERİN DIŞINDA BİZE YARDIM EDEN OLMADI'

Şimdi hazırlanıp Şengal’a gidiyorum.  Hiçbir akrabamız oradan gelmemiş, gidip onlara katılacağım. Şimdi bazıları kadın ve kızlarımızın DAIŞ çetelerinin elinde olmasından dolayı bize gülüyor. Bize saldıranların ellerinden tutuyorlar onları Güney Kürdistan’a getirip her birisine bir ev veriyorlar.

Şengal özerk bir şekilde kendi kendini yönetmelidir. Bizim ne Irak merkezi hükümetine, ne de Güney hükümetine güvenimiz vardır. Şengal’e saldırı olduğunda PKK’nin dışında kimse bize yardım etmedi. Kimse ne bize yol açtı, ne de gelip DAIŞ çetelerine karşı savaştı. Onlar gelip bize yol açtılar, şehitler verdiler. Onlara minnettarız. Allah'tan umudumuz odur ki, Serok APO da zindandan çıksın, kadın ve çocuklarımızın da DAIŞ çetelerinin elinden çıksın."