Özerk Yönetim: Tüm halkların ve insanlığın zaferidir

Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi: Baxoz zaferi sadece QSD’nin değil, tüm halkların ve insanlığın ortak zaferidir. Medeniyetin karanlık ve vahşet karşısındaki zaferidir.

Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi, Demokratik Suriye Güçleri’nin (QSD) DAİŞ’e karşı ilan ettiği zaferin yıl dönümü vesilesi dolayısıyla yazılı açıklama yaptı.

“DAİŞ terör örgütüne karşı Baxoz’da kazanılan zaferin ilan edilmesi üzerinden bir yıl geçti" denilen açıklamada, "Bu tarihi zafer ile insanlık tarihinin en büyük terör örgütünün coğrafi varlığına son verildi. DAİŞ’in hayatlarını zindana dönüştürdüğü binlerce sivil de kurtarıldı.

YPG, YPJ ve QSD güçleri DAİŞ çetelerinin katliam ve soykırımlarına karşı kahramanca savaştı ve binlerce şehit bu uğurda can verdi. Birçok merkezden destek alan DAİŞ’e karşı ilk zafer Kobanê direnişiyle gerçekleşti. Kobanê’de halklar, Kürdistani güçler, tüm demokratik ve özgürlükçü çevrelerin desteği ile DAİŞ saldırıları kırıldı ve DAİŞ ilk yenilgisini aldı.

Baxoz zaferi Musul ve Reqa’yı işgal edip Şengal’de Êzidî halkını katleden DAİŞ çetelerine karşı büyük bir zafer oldu. DAİŞ “Ele geçir ve yayıl” hamlesi ile kendisini çok daha fazla geliştiriyordu. Dünyanın her yerinden çeteye katılımlar oluyordu. Teknik olarak çok iyi bir yerde olan DAİŞ çetelerine istihbarati bilgileri de Türk devleti veriyordu. Tüm bunlar DAİŞ’in tüm dünya için ciddi tehditler oluşturmasına neden oldu" ifadelerine yer verildi.

Özerk Yönetim açıklamasında şu hususlara dikkat çekildi: 

"Baxoz zaferi sadece QSD’nin değil, tüm halkların, Uluslararası Koalisyon’un ve insanlığın ortak zaferidir. Medeniyetin karanlık ve vahşet karşısındaki zaferidir.

Baxoz zaferinin yıldönümünü DAİŞ’in tekrar canlanmak için harekete geçtiği bir süreçte karşılıyoruz. DAİŞ çeteleri Türk devletinin Kuzey ve Doğu Suriye’yi işgal etmesinden cesaret alarak sivillere saldırmayı, talan ve yağmaya devam etmek amacındadır.

Türk devleti ve ona bağlı çeteler Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik işgal saldırılarıyla DAİŞ çetelerine destek olmuş, tekrar toparlanması için zemin sunmuştur. DAİŞ çeteleri QSD’nin Türk devleti tarafından işgal edilen bölgelere yönelmesini fırsat bularak Türk devletinin desteği ile QSD’ye saldırılar düzenliyor.

Yine Özerk Yönetimin cezaevlerinde bulunan binlerce DAİŞ çetesi ve aileleri sürekli kaçmak için fırsat kolluyor. Bunların kaçması tüm dünya için tehlike oluşturacaktır. Örgüt cezaevlerinden kaçacak elemanları ile yeniden kendini örgütlemek isteyecektir.

Bu çeteler pimi çekilmiş bomba gibidir. Ne zaman nerede nasıl patlayacaklarını kimse kestirememektedir. Bu nedenle uluslararası güçler hem dikkatli olmalı hem de Özerk Yönetim’e destek olmalıdır.

Uluslararası topluma tutuklu DAİŞ’liler için bir çözüm üretmeleri çağrısında bulunuyoruz. Çetelerin yükü sadece Özerk Yönetim ve kurumlarının omuzlarında kalmamalıdır. Uluslararası mahkemeler kurulmalı ve suçlular bu mahkemelerde yargılanmalıdır. Yine DAİŞ döneminde işgal edilip harap edilen bölgeler ile zarar gören yurttaşlara ilişkin net bir proje olmalıdır."