KDP eliyle yitirilen fedailer- II

Kardeşini ve yeğenini KDP’nin ihanet saldırılarında kaybeden Rabîa Weqas, “Binlerce genç onların elinde şehit düştü. Kürtlük adına hiçbir şey yapmayanlara Kürt demiyorum. Kendi ihanetlerinde boğulacaklar” dedi.

30 yılı aşkın süredir devam eden KDP ihaneti sonucu şehit düşürülen Rojavalı gerillaların aileleri, KDP’nin ve ihanetinin artık sonunun getirilmesi için mücadelenin zirveye ulaşması gerektiğini söylüyor. Aileler, bitmek bilmeyen ihaneti ve bedellerini anlatıyor.

Efrînli Rabîa Weqas, KDP saldırılarında kardeşini ve yeğenini yitirdi. Kardeşi Nûrî Mustafa Weqas, gerilladaki adıyla Dersim Silvan, 1968 Efrîn’in Kaxur köyü doğumlu. 1991 yılında Kürt Özgürlük Mücadelesine katılan Dersim, 14 Kasım 1995’te Metîna’da KDP güçlerinin saldırısı sonucu şehit düştü.

Yeğeni Arîf Xelîl (Diyar) ise 1975 Efrîn doğumlu. 1994 yılında Kürt Özgürlük Mücadelesine katıldı. 1997 yılında Zap’ın Kurê Jaro bölgesinde KDP güçlerinin saldırısı sonucu yaşanan çatışmada şehit düştü.

APOCU FİKİRLE TANIŞTI

ANF'ye konuşan Rabîa, kardeşi Nûrî’nin Kürt Özgürlük Mücadelesine katılımını şöyle anlattı: “Nûrî, askere gitmeden önce Apocu fikirle tanıştı. Aynı zamanda okuyordu da. Askere gitti. Dönüşte, ‘Okuluna devam edecek misin?’ diye sorduğumuzda ‘Askerdeyken bir şeyler duydum. Kürtler eziliyor, bizim devrimimiz başlamış. Ben de o devrime katılacağım’ dedi. Diğer abim ve kuzenimle birlikte oturmuştuk. Her ikisi de ‘Düşmana askerlik yapmayacağız. Askerlik yapacaksak da Kürtlere yapacağız. Bu devrime katılacağız’ dediler. Her üçü de birbirlerine söz verdi. 1991’de hep birlikte Kürt Özgürlük Mücadelesi Devrimine katıldılar.”

Dersim’in de arkadaşlarına ve ailesine öncülük yaptığını söyleyen Rabîa Weqas, “Nûrî devrime katıldığında arkadaşları ve ailesi çok etkilendi. Kardeşim Nûrî, ailemizin ilk şehidiydi. Yeğenim Arîf de 1997’de şehit düştü. Nûrî, ailemize ve mahallenin tamamına öncü oldu. Kardeşimin şehit düşmesinin ardından amcamın kızı da devrime katıldı ve yönünü dağlara çevirdi. Biri diğerini çekti. Ailemizde herkes bu devrime katıldı” diye konuştu. 

HER ŞEYİN İYİSİ ONDA VARDI

Saflara katıldıklarında babasının çocuklarına nasihatini de hatırlatan Rabîa, şunları söyledi: “Kardeşimin duruşu tüm köy tarafından bilinirdi. Bu doğrultuda sonuna kadar onun izinde olacağımızın sözünü verdik. Çok değerliydi. Her şeyin iyisi onda vardı. Tarif edemem. Hiçbir zaman ona kızmadık. Sevgisi gönüldendi. Devrime katıldıklarını duyduğumuzda ailece çok sevindik. Babam elini sırtına koyarak, ‘Bu devrime layık olun. Sizinle gurur duyuyoruz. Çocuklarımı nasıl yetiştirdiğimi biliyorum. Düşmana karşı Kürtlüğe sahip çıkın’ dedi.”

Rabîa, Nûrî’nin şehadetinin annelerinde derin bir yara bıraktığını belirterek, “Annem her zaman, ‘Diğer çocuklarım küçüktü, belki beni üzdüler ama Nûrî hiçbir zaman üzmedi. Bir kez ne yapmıştı bilmiyorum ama ona bir tokat atmıştım. Nûrî yanağının diğer tarafını çevirerek, ‘buraya da vur ana. Anamın vurduğu yerde gül açar’ demişti” diye ifade etti. 

İHANETİ ANLATAN ŞİİR

 Rabîa Weqas, 1997’de KDP güçlerince katledilen yeğeni Arîf Xelîl’i de “Ondan küçük olmama rağmen bana teyze diyordu. Beraber oyun oynuyorduk. Birlikte büyüdük. Kültür ve sanata merakı vardı. Bir gün bana, ‘Teyze birlikte zulme ve ihanete karşı şiir yazalım’ demişti. Halka ihanetin ne olduğunu ve şimdiye kadar Kürtlerin niçin bu halde olduğunu anlatmak isteyen bir şiir” sözleriyle anlattı. 

“Binler Diyar ve Dersim’in izinde gitmek için söz veriyor” diyerek bu haklı davanın hiçbir zaman sonlanmayacağının altını çizen Rabîa Weqas, “Onlar biliyordu. ‘Belki ben görmem ama siz Kürdistan’ı görürsünüz’ diyordu. Her gün binlerce kişi izlerinden gidiyor ve söz veriyor. Onur ve şeref budur” diye devam etti.

‘BİNLERCE AİLEYİ YASA BOĞDULAR’

“Maalesef Kürtlerin elinde şehit oldular. Bize zor gelen de buydu. Türklerin elinde olsaydı düşmanımızdır, derdik. Kürt olduğunu söyleyenler hangi esasla bunu yapıyor? Binlerce genç onların elinde şehit düştü. Binlerce aileyi yasa boğdular, ciğerlerini yaktılar” ifadeleriyle ihanete karşı tepkisini dile getiren Rabîa, Barzani ailesine ve KDP’nin izinden gidenlere seslendi:

“Barzani ailesi sen kimsin ki onca kan döküyorsun? Nasıl kafanı yastığa koyup uyuyabiliyorsun? Bugüne kadar onca gencin kanında eliniz var. Düşman onlara saldırıyor; sana ne oluyor da düşmanın yanında duruyorsun? Kürtlük adına hiçbir şey yapmayanlara Kürt demiyorum.

 ‘İHANETÇİLERİ TANIYIN’

Barzanilerin izinden gidenlere sesleniyorum; kendinizi ve onları tanıyın; bu yoldan dönün. İnsanlığa, Kürtlüğe hiçbir hizmet yapmamışlar. Yol yakınken dönün. Bunlar bu zamana kadar bize, Kürt halkına ve gerillasına bela olmuştur. Bu kadar bela oldukları yeter. Bu bela gün gelecek onlara dönecektir. Kendi ihanetlerinde boğulacaklardır. Şehit aileleri olarak gerillamızın, şervanlarımızın izindeyiz. Bizi öldürerek bitiremeyecekler. Biz milyonlarız. Bu devrime kendilerini ve her şeylerini adayan milyonlar var.”

YARIN: Nuri Ehmed Ehmed, KDP eliyle katledilen kardeşi Mustafa Ehmed’i (Hamit) anlattı.