Kürdistanlılar, başta Almanya olmak üzere Avrupa’nın farklı kentlerinde siyasi ve hasta tutsaklara yönelik devlet zulmüne karşı Avrupa Demokratik Güç Birliği (ADBG) öncülüğünde  kitlesel eylemler gerçekleştirdi. Cezaevlerinde işkence ve ağır tecrit sonucu katledilen tutsakların anıldığı eylemlerde, hasta tutsak siyasetçi Aysel Tuğluk başta olmak üzere tüm hasta tutsakların derhal serbest bırakılması istendi.  

KÖLN

Almanya’nın Köln kentinde Demokratik Güç Birliği’nin (DGB) çağrısı ile yapılan miting, saat 16.00’da Bahnhofvorplatz’da başladı.

Kürdistanlı ve sol sosyalist devrimcilerin  katıldığı mitingde, cezaevlerinde Garibe Gezer'in hayatını kaybetmesi ile başlayan tutsak katliamlarına ve tutsaklara dönük uygulanan tecrit, işkence, insanlık dışı uygulamalara  dikkat çekildi.

Mitingde DGB adına konuşma yapan Süleyman Gürcan şunları söyledi: “Son bir ayda  işkence sonucu ve tedavi edilmedikleri için cezaevlerinde 7 tutsak hayatını kaybetti. Bu AKP-MHP rejiminin politik tutsaklara dönük tutumunun bir göstergesidir. Avrupa Demokratik Güç Birliği olarak herkesi cezaevlerinde bulunan tüm politik tutsakların sesi olmaya çağırıyoruz' dedi.

Sürgünde yaşayan HDP eski Milletvekili Nursel Aydoğan da burada bir konuşma yaptı. Aydoğan, “Bir ülkenin demokratik olup olmadığını bilmek istiyorsanız, o ülkenin cezaevlerine bakmalısınız. Cezaevleri o ülkenin aynasıdır. Bugün Türkiye’de cezaevlerinde on bini aşkın politik tutsak var. Gün geçmiyor ki cezaevlerinden ölüm, işkence, insan hakları ihlali  haberi gelmesin. Faşist Erdoğan-Bahçeli hükümeti büyük bir yalana sığınarak Türkiye’de demokrasi olduğunu söylüyor. Fakat cezaevleri tablosundan hareketle şunu rahatlıkla söyleyebilirim; Türkiye’de demokrasi yok. Türkiye’de faşist bir iktidar ve faşizm var” dedi.

Mitingde Avrupa Kürt Kadın Hareketi’nin cezaevlerindeki katliam ve işkencelere dönük yaptığı  açıklamada okundu.

Açıklamada AKP hükümetinin Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile yaptığı çözüm müzakerelerini sonlandırmasından sonra Kürt halkına dönük yok etme politikasına yöneldiği, binlerce siyasetçi, akademisyen ve kadın hakları savunucusunun tutsak edildiği belirtildi. 

Cezaevlerinde uygulanan işkence ve katliam politikalarının sonucu olarak son bir ayda Garibe Gezer'in ölümü  ile başlayan süreçte 7 tutsağın  katledildiği vurgulanan açıklamada, başta Aysel Tuğluk olmak üzere bütün hasta tutsakların derhal bırakılması talep edildi.

Miting, 8 Ocak’ta NRW çapında katılımlarla Düsseldorf’ta yapılacak Paris Katliamı’nı protesto yürüyüşüne katılım çağrısı ile sonlandırıldı.

HAMBURG

Almanya’nın Hamburg kentinde Türkiye ve Kürdistan zindanlarında devlet eliyle işlenen cinayetleri protesto etmek amacıyla protesto mitingi düzenlendi.

Avrupa Demokratik Güç Birliği ADGB tarafından organize edilen miting, kentin en işlek semti Altona’da yapıldı.

ADGB adına bir bildiri okuyan sanatçı ve insan hakları aktivisti Leman Stehn, cezaevlerinde katledilen insanların bizzat devlet emriyle katledildiğine dikkat çekerek, tüm bu katliamların önüne geçebilmek için de devrimcilerin omuz omuza, yürek yüreğe hareket etmesi gerektiğini söyledi.

KCDK-E Eşbaşkanı Yüksel Koç da yaptığı konuşmada şunlara değindi: ''Faşist AKP-MHP iktidarı Kürtlere karşı düşmanlık hukukuyla hareket ediyor. Kürt halkını ve onun cezaevlerindeki temsilcilerini katlederek, bunu kendisi için bir varlık gerekçesi yapıyor. İnsanları zindanlarda tutmak yetmiyormuş gibi içeride de öldürüyor. Bu cinayetlere karşı sesimizi yükseltmezsek, devlet pervasızca bu insanları katletmeye devam edecektir. Kendisine insanim ve vicdan sahibiyim diyen herkesin bu cinayetlere karşı tepkisini ortaya koyması gerekiyor.''

Young Struggle gençlik örgütü adına okunan bildiride de, siyasi tutsaklar özerinde devam eden baskı, işkence ve cinayetlerin bir an evvel son bulması gerektiği kaydedilerek, sosyalist gençlik hareketi olarak her zaman Kürt halkı ve cezaevlerinde rehin tutulan insanlar için ortak mücadele vurgusu yapıldı.

KIEL

Almanya'nın Kiel kentinde Türk devletinin zindanlarda tutsaklara faşist saldırıları ve işkenceleri protesto edildi.

Kiel Hauptbahnhof önünde toplanan Kürdistanlıların eylemi saygı duruşu ile başladı.

Türkiye hapishanelerinde bir ay içerisinde şehit düşen 7 tutsağın fotoğrafları taşındığı eylemde, devlet terörüne son verilmesi ve hasta tutsakların derhal serbest bırakılması istendi.

Eylem, sloganlarla son buldu.

LONDRA

Britanya’da 18 demokratik kitle örgütünden oluşan Demokratik Güç Birliği (DGB), cezaevlerindeki hasta tutsaklar ve baskılara dikkat çekmek amacıyla başkent Londra’da, Manor House Kütüphanesi önünde bir araya gelerek protesto eylemi düzenledi.

Kalabalık bir kitlenin katıldığı eylemde, "Türkiye hapishanelerinde katliam var" pankart ve dövizleri açıldı.

Hasta tutsaklar ile Kürt siyasetçi Aysel Tuğluk’un fotoğraflarının taşındığı eylemde, sık sık "Politik tutsaklara özgürlük", Hasta tutsaklar serbest bırakılsın", “Terörist devlet katil Erdoğan”, Aysel Tuğluk'a özgürlük" sloganları atıldı. 

Burada DGB adına Abdullah Yoldaş ve Helin Peköz, ortak basın açıklamasını İngilizce ve Türkçe olarak okudu.

Kürdistan ve Türkiye cezaevlerinde hasta tutsakların ölüme terk edilmesinin infaz olduğu vurgulanan açıklamada, 19 Aralık 2000 yılında başlatılan tutsakların iradelerini teslim alma girişimlerinin günümüze kadar süregeldiği belirtildi.

Hapishanelerde şu an 604'ü ağır olmak üzere bin 605 hasta tutsağın bulunduğuna dikkat çekilen açıklamada, AKP-MHP faşist iktidarı içine düştüğü yapısal krizin etkisiyle artan toplumsal muhalefet karşısında  yüreklerine düşen korku ile saldırılarını yoğunlaştırıyor. Garibe Gezer, Vedat Erkmen, Halil Güneş gibi devrimci yurtsever tutsakların katili devlettir. Tutsak eski HDP Milletvekili Aysel Tuğluk ve yüzlerce ilerici, devrimci ve yurtsever tutuklu ağır hastalık koşullarında direnişini sürdürmektedir” denildi.

DGB, hasta tutsakların derhal serbest bırakılmasını isterken, Türk devletinin katliamlarına karşı birleşik mücadele çağrısı yaptı.

Eylemde Kürt Halk Meclisi adına bir konuşma yapan Ercan Akbal ise, Türk devletinin gerçekleştirdiği Roboskî Katliamı’na dikkat çekerek, Kürt halkının asla boyun etmeyeceğini ve Kür devrimcilerin katliamların emrini verenlerden hesap soracağını ifade etti.

Akbal’ın konuşmasının ardından kitle, “Katil devlet hesap verecek”, “Bijî Serok Apo” sloganları attı.

MONTPELLIER

Fransa’nın Montpellier kentinde Delal Amed Kadın komünü öncülüğünde hapishanelerde tutsaklara yönelik zulüm ve katliamlar protesto edildi.
Yapılan basın açıklamasında, “Türkiye hapishanelerinde tutsaklara yönelik sistematik hale getirilen ölüm, işkence, cinsel saldırılar teşhir edildi; “hasta”, “intihar” diye lanse edilen tutsak ölümlerinin failinin devlet olduğu belirtildi.

“HDP eski Milletvekili Aysel Tuğluk ve yüzlerce ilerici, devrimci ve yurtsever tutuklu ağır hastalık koşullarında direnişlerini sürdürmektedir. Türk devletinin 'hasta', 'intihar' dediği katliamlara karşı mücadele edelim. Hasta tutsakların serbest bırakılması için dayanışmayı büyütelim” denildi.

LİMASOL

Kıbrıs'ın Limasol kentinde Türk devletinin zindanlarda siyasi tutsaklara yönelik terörüne dikkat çekmek, Roboskî Katliamı’nın faillerinden hesap sormak amacıyla Moloz Park’ta bir araya geldi.

Eylem, cezaevlerinde ve Roboskî Katliamı’nda yaşamını yitirenler şahsında tüm Kürdistan şehitleri anısına yapılan saygı duruşu ile başladı.

Cezaevlerinde yaşanan hak ihlalleri, tutsaklara yönelik TC devletinin katliamvari girişimleri, sık sık atılan "Kahrolsun TC","Faşist Erdoğan" sloganlarıyla protesto edildi.

Yine eylemde Roboskî Katliamı’nın failleri belli olmasına rağmen bugüne kadar yargılanmadıkları, hesap vermedikleri dile getirilerek, "Roboskî Katliamı’nı unutmayacağız, unutturmayacağız. Failler hesap verene kadar mücadelemiz devam edecektir. Kendine insanım diyen her bireyin bu mücadeleye destek vermesi ve insan hakları mücadelesi yürüten tüm kurumların hesap sorması gerekir” denildi.

Ardından eylem, "PKK terör örgütü değil, Kürt halkının öz savunma gücüdür" imza kampanyasının startının verildiği duyurusu ardından sona erdi.

DEN HAAG

Hollanda’nın Den Haag şehrinde Türk Büyükelçiliği önünde cezaevlerindeki infazlara karşı eylem düzenlendi.

Demokratik Güç Birliği öncülüğünde Malieveld alanında yapılan eylemde Roboskî, Maraş ve 19 Aralık katliamları da protesto edildi.

Eylem yerinde okunan Hollandaca bildiride, “AB, Türkiye NATO üyesi olduğu için tüm katliamlara gözlerini kapatıyor” vurgusu yer aldı.

Dünyanın gözü önünde Türk cezaevlerinde sistemli bir şekilde cinayetlerin işlendiğine dikkat çekilen eylemde, diktatör Erdoğan yönetimi altındaki Türk hapishanelerinde 2020'den bu yana 104 kişi öldürüldüğü hatırlatıldı.