Nükleer anlaşma: Yaptırım ve sabotaj arasında kurtarma müzakereleri

İran ile nükleer anlaşmanın diğer imzacıları arasında Viyana’da müzakereler yürütülüyor. Görüşmeler sırasında Natanz uranyum zenginleştirme fabrikasında bomba patladı, AB insan haklarını hatırlayarak yaptırım uyguladı.

2015’te İran ile ABD, Rusya, Çin, Fransa, Birleşik Krallık ve Almanya arasında imzalanan anlaşmanın kurtarılması için Viyana’da müzakereler yürütülüyor.

ABD’nin 2018’te anlaşmadan tek taraflı olarak çekilerek yaptırımlara geri dönmesiyle anlaşma zan altına alınmıştı. İran da bir yıl yıl sonra, kademeli olarak taahhütlerini askıya almaya başlamıştı.

Pazar günü Natanz uranyum zenginleştirme fabrikasında bir patlama yaşandı. Patlamada bir çok santrifüjün zarar gördüğü belirtiliyor. Tahran yönetimi İsrail’i sorumlu tuttu. Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif, bunun kötü bir bahis olduğunu belirterek, yakın gelecekte daha kusursuz santrifüjler yerleştireceklerini belirtti. İran’a göre bu saldırı, Viyana’daki müzakereleri sabote etmeyi amaçlıyor. Dışişleri Bakanlığı, “uygun zaman ve yerde intikam alacaklarını” belirtti.

Müzakerelerin sürdüğü sırada bir adım da Avrupa Birliği’nden geldi. AB, pazartesi günü yeni yaptırımlar açıkladı. Bu yaptırımlar, Kasım 2019’daki eylemlerin bastırılmasında rol alan güvenlik güçlerinin sekiz sorumlusunu hedef alıyor.

Anlaşmanın imzacılarından Rusya, ABD’nin de geri dönmesi halinde anlaşmanın sürmesi üzerine hesap yaptıklarını açıkladı.

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Tahran’a yaptığı ziyaret sırasında “Anlaşmayı kurtarabileceğimize ve Washington'un nihayet ilgili BM kararının tam olarak uygulanmasına döneceğine güveniyoruz” dedi.

Lavrov, ABD eski başkanı Donald Trump’ın nükleer anlaşmadan çıkmasından bu yana uyguladığı yaptırımların kaldırılması çağrısında bulundu.

Lavrov, AB’nin yaptırım kararına da tepki göstererek, “AB’de hiçbir koordinasyon yok, sağ elin yaptığını sol el bilmiyor, bu talihsiz” dedi.

Lavrov, “Bu karar Viyana'daki müzakereler sırasında gönüllü olarak alınmışsa, artık talihsiz değil, suçtan daha kötü bir hatadır” diye ekledi.